"Hey ver şunuu !"
"Vermessem n'olur ?"
Bunu derken hem sırıtıyor, hem de benim dondurmamı yiyordu. Bense sıcak kumsala basarak onu kovalıyordum.
"Vermezsen senin canını okurum, SINTIR !"
"Hahahh sıntır mı ? hahah sıntır ne ya ? hahaha"
"Kapa çeneni lanet olası piç !"
O pis pis sırıtırken bende pis pis gülümsüyordum. Az kalmıştı ve onu geberticektim.
Sonunda yakaladım derken.. Ah olamazz ! Tam onu yakalayacakken arkasını döndü ve bende onun üzerine düştüm. Ve dondurma suratıma yapıştı.
Sinirli sinirli Buluç'a baktım. O ise korkulu gözlerle masum masum gülümsüyordu.
Vee.. Hop !! Üzerimize denizin dalgası geldi ve şu an ikimizde sırılsıklamız. Şansıma tüküreyim ya !
"Seninle sonra görüşcez şapşal herif !"
diyerek hışımla Buluç'un üzerinden kalktım. Ve ayakkabılarımı alıp koşmaya başladım.
Daha sonra 6. sınıftan beri arkadaşım olan Buluç'a döndüm.
Buluç ise biraz daha korkmuş bir vaziyette gülümsemeye çalışıyordu.
Orta parmağımı kaldırdım ve bağırdım.
"Pisliğin tekisin!"
Buluç'a piç piç gülümseyerek tekrar koşmaya başladım.
Ayaklarımın biraz yandığını hissettim ve elimde duran sandaletleri giydim.
Allahtan evimiz sahile yakındı ve daha fazla ıslak kalmak zorunda kalmayacaktım.
Site görününce şükrettim. Ve hemen siteye doğru yürüdüm.
Evin önüne gelince cebimden anahtarı çıkarıp kapıyı açtım.
Annem ve babam evde değillerdi çok şükür. Annem mimar, babam da avukattı. Ben ise lise son öğrencisiydim.
Bugün tatil olduğu için çocukluk ve site arkadaşım PİÇ Buluç'la buluşmuştuk. Ama keşke buluşmasaydık. Hem dondurmamı çaldı hem suratıma yapıştırdı hem de onun sayesinde sırımsıklam oldum.
Hemen üst kata çıkıp odama girdim. Telefonumu ardım ve.. Te-le-fo-num ! TELEFONUM ! OFF HAYIRRRR !
Buluç'u kovalarken ayakkabılarımın yanına koymuştum. Ama sahilde unutmuştum.
Off ! OLAMAZ !
Üzerimi değiştirmeden aşağı indim.
Biliyorum sırılsıklamım ama söz konusu telefon abi napalım !
Tam kapıyı açtım kii.. Karşımda yamuk ağız gülümseyen BULUÇ ! Ve.. ve elinde duran telefonum !
Hemen telefonumu aldım ve Buluç'a sarıld- Bir dakika ya ! Ben Buluç' a niye sarılıyorum ki ! Ona hala sinirliyim.
Hemen kollarımı Buluç'tan çektim ve gülümseyip kapıyı suratına kapattım.
Daha sonra telefonuma sarıldım. Ay nasıl da özlemişim ya.
"Mal mısın lan sen ? Niye sarılıyon telefonuna ?"
İç sesime bir küfür savurup odama çıktım.
Daha sonra sevgilime mesaj attım.
Kime : Bitanem
"Bora beyler müsaitse sevgilisiyle buluşabilir mi ?"
Tam banyoya doğru gidecektim ki telefonun titremesiyle geri döndüm.
Kimden : Bitanem
"Üzgünüm bebeğim. Erkek erkeğe takılıcaz. Seni seviyorum."
Erkek erkeğeymişmiş. Pislik yaa ! Geri cevap vermicem tabii ki
Bende Masal ve Defne'ye mesaj attarım.
Kime : Masal Diyarım (masal), Defnem (defne)
"Hadi yarım saate bizim cafe de buluşalım."
Telefonu yatağın üzerine fırlattım ve kendimi banyoya attım.Ilık bir suyla duş alıp çıktım. Daha sonra gardrobumu açtım ve giyinmeye başladım.
Lacivert kot şort ve toz pembe salaç bir tişört giydim.
Turuncumsu saçlarımı kurutup at kuyruğu yaptım. Yeşil gözlerime ince bir eyeliner çektim. Telefonumu, paramı ve kulaklığımı elime aldım.
-2 yeni mesaj-
Kimden : Defnem
"Hesaplar sendense niye gelmeyelim kanka "
Vayyy. Sonra da diğer mesaja baktım.
Kimden : Masal Diyarım
"Kesin seninki seninle buluşmadı dimi. asadgds. Eyi hade geliyoz."
Tövbe yaa.
Kime : Masal Diyarım, Defnem
"Çok konuşmayın da çıkın."
Aşağı indim. Ve susadığımı farkedip buzdolabından soğuk bir su içtim.
Daha sonra bordo vanslarımı ayağıma geçirip çıktım.
.
Bizim cafeye yani sürekli geldigimiz cafeye girdim. Kızlar oturmuş beni bekliyorlardı.
Masal uzun düz saçlarını açık bırakmıştı. Fosforlu yeşil renginde salaş bir tişört ve siyah şort giymişti. Ayağında da fosforlu yeşil vanslar vardı. Ela gözlerine siyah bir kalem çekmişti. Ve telefonuyla uğraşıyordu. Kesin sevgilisi Kutay'la konuşuyordur.
Defne ise sarı saçlarını salaş bir şekilde örmüştü. Lacivert bir tişöt ve toz pembe bir tayt giymişti. Ayağında da lacivert sandaletler vardı. Yeşile dönük olan ela gözlerine eyeliner çekmişti. Ve boş boş etrafı süzüyordu. Sevgilisi olmadıgı nasıl da belli.
Anlayacağınız arkadaşlarımın ikiside cillop gibi. Ben onların yanında biraz pısırık kalıyorum.
Hemen kızların yanına oturdum.
Defne bıkmış bi vaziyette
"Hele şükürr" diye bağırdı.
Manyak mı bu kız herkes bize bakıyor.
Masal da başını telefondan kaldırmadan Defne'yi onayladı. "Aynen"
Gözlerimi devirdim ve etrafı süzmeye başladım.
Daha sonra Defne'nin Masal'ın kulağına bir şeyler fısıldadığını gördüm.
Masal telefondan başını kaldırdı ve gözleri faltaşı gibi açıldı.
Noluyor ya.
Masal'ın baktığı yöne doğru bakmak için arkamı döndüm ve UPS !
Bu çocuk hani erkek erkeğe takılacaktı lan !?
Bora ve bizim diğer sınıftan sarışın sürtük Gözde bir masaya oturuyorlardı.
Aldatılıyordum sanırım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZALIMIN EVLADI
Teen FictionEski sevgilimi ve beni aldattığı kızın bu tarafa doğru geldiğini görünce ağaca yaslanmış telefonunu kurcalayan Buluç'a döndüm. " Buluç !" Başını telefondan kaldırmadan cevap verdi. " Efendim ?" " Öp beni !" tek kaşını kaldırdı ve anlamayan gözlerle...