bölüm 6

11 1 0
                                    

Herkesin sahip olmak istediği Kutay Bey beni mi istiyordu? Onu kafede bir kaç kez görmüştüm. Yakışıklı olmasının yanı sıra ürkütücü bir kişiliğe sahipti. Yamaç gibi. Kafedeki kızlar onun için ölüp biterken ben her zaman ondan uzak dururdum. Bilirdim o adamda bir şeyler olduğunu. İsmini tesadüfen bizim patrondan öğrenmiştim.

Ömer kolumdan tutup arabaya sürüklemeye başladı. Ben ne olduğunu anlamadan arabanın içine tıkıştırmıştı bile!

"Ömer?" dedim hızlıca o hala beni dinlemiyordu. " neler oluyor? Ben o adamı tanıyorum bırak bende geleceğim."

"O piçin seni doğrama ihtimalini göze alıyor musun peki?"

Tamam belki psikopat olabilirdi ama insan doğramak da neyin nesi?

Olduğum yerde gerildim. Durumumu anlayıp kapıyı üzerime kapattı. Hızlıca arka camdan bakmaya başladım, neler olduğunu öğrenmek istiyordum. Amacıma da ulaşmıştım zaten.

Kutay Bey' in arkasında takım elbiseli bir kaç adam vardı. Adamlar silahlarını Yamaç 'a dogrulttular. Derin bir nefes aldım. Korkudan olduğum yere daha çok sindim. Nasıl bir belaya bulaşmıştım ben? Buradan gitmeliydim o kadar adamdan kimse sağ çıkmazdı çünkü. Kurtulmaları imkansız gibi bir şeydi, eğer kaçarsam ne olacaktı peki?

Belki de ölürlerdi, belkisi bile yoktu direk ölürlerdi.

Ne yaptıklarına son kez baktım. Yamaç'ın arkası dönüktü ama sanırım konuşuyordu. Çünkü Kutay ona tek kaşı havada dinliyordu.

Arabanın kapısı kilitli değildi sanırım. Sessiz bir şekilde kapıyı açtım. Neysek kapı kilitli değildi. Çok açmadan geçebileceğim kadar aralayın arabadan indim.

Kutay beni gördü ve gözlerini hemen üzerimden çekti.

"Dediğim gibi Yamaç" iç çekti ve bana kısa süreli bir bakış attı" kıza zarar vermene gerek yok onu öldürmek yerine konuşsak daha iyi."

"Ne?"

Ağzımdan istemsiz çıkan kelimeyle herkes bana döndü Ömer üzerime doğru gelmeye başlayınca bacaklarımı hareketlendirip rasgele bir yere koşmaya başladım. Yamaç'ın arkamdan "aptal" bağırdığını duydum. Hızımı artırıp eski bir apartmana girdim. Merdiven sağlam durmuyordu, sağ tarafta gözüme duvarla aynı renge sahip bir kapı çarptı. Hızlıca kapıyı açtım ve içeriye göz attım. Eski bir bisiklet, masa sandalye gibi şeyler vardı. Burası depo gibi bir yerdi anlaşılan. İçeriye girip kapıyı kapattım. Önümü göremeyeceğim kadar karanlıktı.

Bir sure bekledikten sonra dışarıdan sesler geldiğini duydum, kalbim birden 180 'e yol almaya başladı.

Kapı birden açılınca kendimi geri attım. Karşımda nefes nefese kalan bir Yamaç vardı. Kızgın boğaları andırdı bana. Korkum zırvelere ulaşırken kaçacak yer aramaya başladım.

"Seni aptal muhatap olmadığın birine mi inanıyorsun?" sanırım şuan beni ciddi anlamda öldürecekti. "Seni öldürme arzum katbekat artıyor. Ama zamanı değil"

Nasıl??

Gizli GörevHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin