◻12.Bölüm◻

84 4 0
                                    


Geçenki bölümde kaldığımız yer

Su'dan;

Başımın arkasındaki bir sızıyla uyandım. Ancak gözlerim,ağzım,ellerim ve ayaklarım bağlıydı. Sandalyeye oturtulmuştum. Başımın arkasındaki sızı iyice beni rahatsız etmişti. Ben neden bu haldeydim. En son İstanbul'a ailemin yanına gelmiştim. Bavulumu hazırlayıp,telefonla oynayıp uyumuştum. Ondan sonra hiçbir şey olmamıştı.

Kaldığımız yerden devam

Osman'dan;

Cenk bana keskin bıçakları verip tekrar tekneye dönmüştü. Bende ağaç eve geri dönmüştüm. İkiside hala uyanmamıştı. Yere oturdum biraz bekledim. Bir müddet sonra Sajen kıpırdamaya başladı. Ben hareket etmeden onu izliyordum. Sanırım başının ağrısı geçmişti. Beni gördüğünde sıçradı. Güldüm, demek ki fazla korkutmuştum onları.

"Bana zarar verme. Ben bir şey yapmadım."

"Sana zarar vermeyeceğim Sajen. Of ismin çok garip neyse sana zarar vermeyeceğim ama bana yardım edeceksin." bunu dediğimde Su'yu farketti.

"Onu da mı kaçırdın?" dedi. Sertçe baktım ona. Bakışlarımdan korkmuş olmalı ki kekeleyerek soru sordu.

"Ne yardımı Osman?"

"Su'ya işkence etmem de yardım edeceksin."

"Ne? Asla! Sevmiyor olabilirim ama asla böyle bir şey yapmam ona!" diye bağırdı.

"Sesini alçalt lan! Eğer yardım etmezsen işkenceyi sana da uygularım." diye bağırdım. Sajen tam bir şey söyleyecekken elimi ağzıma götürerek 'sus' dedim. Çünkü Su hareket etmeye başlamıştı. Ellerini ayaklarını kıpırdatmaya başlamıştı.

"Sonunda uyandın." dedim. Ağzı bağlı olduğu için konuşamıyordu. Ağzını açmayacaktım.

"Sajen köşedeki keskin bıçakları getir." dedim. Sajen bıçakları aldı ve yanıma gelip bıçakları verdi.

Ateş'ten;

Su'yu aramaya başlamıştık. Osman'ı bulduğum yerde öldürecektim. Ah be Su'yum özür dilerim, çok özür dilerim. Benim yüzünden sana bir zarar gelirse kendimi affetmem. Daha fazla zarar görme diye söz senden uzak duracağım, söz.

"Yok işte hiç bir yerde yoklar." dedi Selim.

"Sakin olun. Ada'nın her yerini aradık. Gece oldu zaten. Biraz dinlenelim. Gün ağarmaya başlayınca tekrar aramaya kuruluruz." dedi Korcan. Herkes onaylar tarzda sesler çıkarınca sırtımızı ağaca yaslayıp dinlenmeye başladık.

Su'dan;

Tanımadığım bir erkek sesi "Sajen köşedeki keskin bıçakları getir." dedi. Ağzım bağlı olduğu için konuşamıyordum. Neden bağlıydım? Bıçakları neden istedi? Kafamda bir sürü soru vardı. İki kişilerdi. Biri kız biri erkekti. Ne yaptım ki ben onlara? Birden avucumun içinde büyük bir acı hissettim. Çığlık attım ama ağzım kapalı olduğundan sesim çıkmadı. Gözyaşlarım akmaya başlamıştı.

"Sajen şunun elini bağla kan kaybından ölmesin. Daha işimiz var onunla."

Korkuyordum. Canım yanıyordu. Sebepsiz yere neden bana işkence ediyorlardı ki ben ne yaptım onlara? Sajen adındakı kız elimi bağladıktan sonra suratımda acı hissettim. Bana tokat atmıştı. Niye ben bu psikopatların elindeyim? Biri kurtarsın beni. Nolur Allah'ım nolur?

Bölüm sonu ☺☺☺☺
Bu bölüm bayağı kısa oldu. (Sadece 400 kelimecik) Sebebi ise noel ve sınavlarım bu hafta başlıyor. Bölüm atmaya çalışacağım. Ama kısa olur. Onun dışında sömestr tatilinde uzun bölümler yazmayı planlıyorum. Büyük ihtimal sömestr tatilinin sonlarına doğru hikayemiz biter. Ada Mahsurları bitince yeni bir kurguya başlayacağım. Tamamen farklı bir konu. Hepinize mutlu yıllar. Mutlu Noeller  💛💛💛💛💛💛💛

Ada Mahsurları Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin