11.Bölüm "Pişmanlık Duygusu"

937 46 10
                                    

SA kardolar :Dd yb yi erken yazmaya çalıştım umarım beğenirsiniz ;)) Bu arada yarın dersanem başlıyo ve yb yazmakta zorlanabilrim :/ Yani bölümler artık daha da gecikebilir bu yüzden hepinizden özür dilerim :(( Neyse fazla uzatmıcam iyi okumalar :D

Multide Ela ve Ayaz var ;))

Ayaz'dan Devam

Gözleri açtığımda gökyüzünü gördüm. Ben nerdeydim? Peki burası nereydi? Ayağa kalkmaya çalıştığımda ağrılar bir iğne misali vücuduma hücum etti. Tabi buna karşılık olarak aslan kükremesine benzeyen feci öksürüğümü saymıyorum bile. Yavaşça ayağa doğruldum ve etrafa bakmaya başladım. Birden herşey aklıma hücum etti. Dün olanlar... Gözlerim dolmaya burnum sızlamaya başladı ama HAYIR!! Ağ-la-mı-cam!!! Yanağımdan süzülen gözyaşını elimin tersiyle sildim ve derin bir nefes aldım.Sonra arabama atlayıp okula gittim. 

Ela'dan Devam

Şu an okulda deli gibi Ayaz'ı arıyorum. Offf nerde bu çocuk!! Bütün katları hepimiz aramaya başladık. En sonunda sınıfa umutsuzca geri döndüm. Sınıfın kapısından girdiğimde karşımda Ayaz'ı görünce o kadar çok mutlu oldum ki koşarak gidip boynuna atladım.

"Ayaaazz nerdeydin? Seni çok merak ettim!!! Başına birşey geldi sandım!! Se-sen çok yorgun görünüyosun noldu sana? Ayaz bir cevap ver ne oldu sana?" 

Ayaz hiç ifadesiz ellerimi boynundan çekti ve ruhsuzca konuştu:

"Yok bişey Ela ben gayet iyiyim hem olmasam bile bu seni ilgilendirmez. Sen benim hiçbir şeyim değilsin ki neden beni merak ediyosun hı? Şimdi beni derhal yalnız bırakın biraz uyumak istiyorum."

"A-Ayaz neden böyle davranıyosun? Sadece ben değil hepimiz merak ettik. Hem dün olanlar için özür di-"

"Tamam Ela önemli değil açıklama yapmak zorunda değilsin." dedi ve başını sıraya koyup gözlerini kapattı.

Hızla sınıftan çıkıp kendimi tuvalete attım. Şıçarak rahatlıcam dermişim şaka lan şaka asdasd. Tuvaletin kapısından girer girmez gözlerimden yaşlar akmaya başladı. Allah'tan kimse yoktu. Ben Ayaz'a naptım ki neden benle ruhsuz bir şekilde konuştu? Tabi yaa dün çok kırdım onu kesinlikle çok kırdım. Şimdi de beni affetmiyo off ya ben naptım böyle. Gözlerim kızarmaya başladı. Ağlamayım belli olmasın diyorum ama gözyaşlarım istemsizce yanaklarımdan süzülüyo. Gözyaşlarımı elimin tersiyle silip sııfa gittim.

Ayaz başını kaldırmış öylece sınıfa bakıyordu. Beni görünce kaşları hafifçe havaya kalkmıştı. Off ağladığımı anladı işte. Onu umursamamaya çalışarak çantamı aldım. Eda şaşkınca bana bakıyordu.

"Eda hiçbir şey sorma ben bugün derslere girmicem biraz yalnız kalmak istiyorum. Hocayada hastaydı gelemedi falan dersin. Akşam evde görüşürüz." Eda sadece başını sallamakla yetindi.

Çantamı alıp sınıftan çıktım. Yolda yavaş yavaş yürümeye başladım. Gözlerim yine doldu ama umursamadım. Elimin tersiyle hızlıca sildim. Bir taksiye atlayıp sahile gittim. Denize bakan bir banka oturdum ve denizin sesini dinlemeye başladım. Sessiz kaldıkça aklıma düşünceler hücum ediyordu. Peki şimdi ben Ayaz'a kendimi nasıl affettiricem? Sahil neredeyse bomboştu en fazla 2-3 kişi vardı. Birbirlerine sevgiyle bakan yaşlı teyze ve yaşlı amca, bir de aynı ben gibi tek başına oturan bir kız. Sanırım benim yaşlarımda falan işte. Her neyse. Aklımdaki düşünceleri umursamamaya çalışarak denizi izledim. Aynı bir insanın duyguları gibiydi. Kimi zaman durgun kimi zaman sanki öfkelenmişcesine dalgalıydı. Şu anda gayet sakindi. Bu sakinlikte benim hoşuma gitmişti.

Ayaz'ın sözleri beynimde yankılanmaya başladı.

"Yok bişey Ela ben gayet iyiyim hem olmasam bile bu seni ilgilendirmez. Sen benim hiçbir şeyim değilsin ki neden beni merak ediyosun hı? Şimdi beni derhal yalnız bırakın biraz uyumak istiyorum."

MaceraperestlerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin