O ilk adımdan sonra gaza gelmiştim beyler. Akşam tekrar mesaj atmak aklımdan geçti fakat yanlış anlaşılırım diye korktum. Gerçi eğer öyle anlasa zaten doğru anlamış olacaktı ama işte ne bileyim kızın gözünde direk bana yazıyo bu imajı vermek istemedim. Akşam zor tuttum kendimi ertesi gün tekrardan bi mesaj attım. Sınav olmuştuk onu bahane ederek. “ nasıl geçti sınavın ?” diyerek gönderdim üniversiteden çıkar çıkmaz saat 4 gibi. Hazırlık sınıfı olduğumuz için liseden farksızdı. İsyan ederek cevap verdi ve benimkini sordu. İsyan etmesi normaldi her kız daha doğrusu her çalışkan kızdan beklenecek bi cevaptı o sonra da 90 ı çakarlardı ya. Ama önemli olan beni sormasıydı. Orada umuduma umut kattı. Ordan tekrar sohbeti açtım. Kendisi hakkında sorular sordum çok fazla soru soruyordum ve buradan onu önemsediğimi belli etmeye çalıştım . Kız da anlamıştı artık tepkisiz kalıyordu kısa kısa cevaplar da vermiyordu hani. Kendisini anlatmaktan hoşlandıysa demek ki. ben soruyorum o cevaplıyo, ben soruyorum o cevaplıyo. En sonunda dedim ki “neden sen hiçbir şey sormuyosun ? :)” . Dedi ki “ne sorayım ki aklıma soru gelmiyo”. Şeytanlıktı bu bana göre aklına soru gelmez olur mu hiç. Beni önemsemediğini belli etmeye çalışıyodu herhalde. Her neyse bu şekilde ben 1 hafta sonra 7/24 konuşur oldum kızla. Pis bağlanmıştım beyler. Kız da halinden şikayetçi değildi demek ki kız da istiyordu dedim o zaman kendi kendime. 1 ay kadar konuştum artık baya samimi olmuştuk. Ve niyetimi az da olsa anlamış olduğunu sanıyordum. Kızla kanka ayağına girmemiştim hiç. Kardeş ayağına falanda girmedik. Normal bir şekilde konuşuyorduk, artık onu tanıyordum ve sohbeti doyumsuzdu gerçektende. Kız çok doğaldı beyler, benim en çok sevdiğim şeyin doğallık olduğunu anlamıştım. İçimde delicesine ilanı aşk etmek yatarken sabır dedim kendi kendime sabır.