1996 15 Aralık
Anna, içindeki şeyi yavaş yavaş hissediyordu.
Sakindi.. Tekmelemiyordu.. Sakindi..
Bazen rüyasında binlerce sayılı yazılımlar görüyordu..
Sayılar, teoriler..
Doktor Harrison, bir doktor daha getirmişti. Bu doktorun psikiyatrist olduğunu söylemişti.
Adı Wance Digger'dı..
O da kırklarındaydı. Uzun ve yapılı bir adamdı. Saçları hafiften ağarmıştı..
- Anna.. Herhangi bir şey hissediyor musun?? dedi
- Nasıl yani?? dedi Anna.
-Sadece şu an ne hisediyorsun?? Herhangi bir şey.. dedi Doktor Digger
Anna, düşündü.
-Boşluk ve karanlık hissediyorum. Ve sayılar...
-Anladım. Şimdi senden bir şey yapmanı isteyeceğim. dedi
Anna, endişeli gözlerle baktı O'na.
- Doktor Harrison'ın bundan haberi var mı?? dedi
- Elbette var. dedi Digger
-Bay Harrison buraya gelsin. dedi Anna
5 aydır buradaydı ve Doktor Harrison'un O'na öğrettiği en önemli şey "Asla kimseye güvenme. Gerekirse kendine bile.. "...
Anna'nın baskısı üzerine Doktor Harrison'da geldi.
Sandalye çekip oturdu.
- Anna, şimdi gözlerini kapat. Önce hiçliğin içinde bir çiçek hayal etmeni istiyorum. Herhangi bir çiçek.. Ama her ayrıntısına kadar.. Yapraklarındaki damarlar, tüyleri, renk tonlamaları.. Netliği, kokusu kısacası herşeyini iyice gözünün önüne getirdikten sonra kendine bir yol belirle. Senin için huzurlu kavramının olduğu bir yeri hayal et. Oraya doğru yürümeye başla. Çiçeği yolun kenarına dik. Unutmaman gereken en önemli şeyse geldiğin yolu ezberle. Dinlenmek için mola ver. Örneğin bir dere kenarı, bir ağacın altı.. Dinlendikten sonra aynı yoldan eve dön. Unutma, yolu asla şaşırmaman gerekiyor. Aynı yol.. Eksiksiz bir şekilde dön.. dedi Doktor Digger
Anna , gözlerini kapattı. Bir mine çiçeği hayal ediyordu. Nedense aklına o gelmişti.
Kokusunu, teninde verdiği hissi dahi hayal ettikten sonra yürümeye başladı. Onu yolun kenarına bıraktı. Dağa doğru çıkan taş bir yolda yürümeye başladı. Ormanın içine girdi ve biraz yürüdükten dere kenarında oturdu.
Gözlerini kapattı. Dinlendiğini hissettiğinde kalktı.
Tıpkı, Digger'in dediği gibi aynı yoldan döndü.
Gözlerini açtığında uzun zamandır kendini ilk defa huzurlu hissediyordu.
-Şimdi , bu defteri alıp 15 dakika boyunca aklına gelen şeyleri resmetmeni ve not almanı istiyorum, anlaşıldı mı?? dedi Digger.
Defteri aldı.
Uzun binalar çizdi önce... Sonra duman çıktı üzerletinden.. Altına 11092001 yazdı.
Diğer sayfayı çevirdi. Oraya.. Oraya elleriyle yüzünü tutup çığlık atan bir kadın çizdi ve arka planda yangın vardı. Ve bir çok ölü daha.. Ve geri kalanında aynı sayıyı yazdı..Defalarca... 11092001...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
- DOĞAÜSTÜ -
ParanormalBeynim sahip olduğum en değerli şeydi,ve en büyük düşmanım. Aklımın beyaz bir odadaki köşesinde diğer yarım okul sıralarındaydı. Bir yanım fotonların içinde diğer yarım olasılılıkların. Gerçek olan hangisiydi? Nasıl bu kadar eksik hissediyordum? Bu...