1997 1 Mart
Anna, her zamankinden iyi hissediyordu bir kaç aydır. Aslında çok çok iyi hissediyordu.
9.aya girmişlerdi. Bebeğin gelmesine çok az kalmıştı.
O'nu görebiliecek miydi?
Bebeğine sarılıp, O'nu koklayabilecek miydi?
Sütü olacak mıydı??
Ya da bebek 9 ayda mı gelecekti? Süt içecek miydi? Gözleri var mıydı? Neye benzeyecekti? Cinsiyeti neydi?
Oturma odasında kucağında yastıkla oturuyorken içeri doktor girdi telaşla.
Elinin birini havaya kaldırdı ve ;
- Anna, eşyalarını topla gidiyoruz. dedi
Bardaktan bir yudum alıyordu o sırada. Bardağı sakince bıraktıktan sonra;
- Ne?? dedi
Doktor biraz çıldırmış görünüyordu.
-Eşyalarını topla dedim Anna. Bunda anlaşılmayacak ne var? dedi gayet sakince
- Doktor, sen ciddisin yani? dedi Anna
- Anna! Kalk ve eşyalarını topla !! diye sitem etti doktor.
Anna dudağını ısırıp kalktı. Doktor'un yanından O'na garip garip bakarak geçti. Doktor'sa tavanı izliyordu.
Yukarı odasına çıktığında alması gereken şeyleri düşündü. Gerçi..
Gerçi zaten artık ne anlamı vardı ki?? Sonuçta O ölüyordu...
Çok.. Çok az kalmıştı ölmesine..
Korkmalı mıydı?...
Sonuçta ölecekti işte...
Günlüğünü, bebeği için yazdığı mektupları ve birkaç kıyafet alıp çıktı odadan.
Doktor, aşağıda O'nu bekliyordu ve elini saçlarının arasında gezdiriyordu.
Anna, merdivenleri ikili üçlü atlayarak indi. Doktor, kıyafetinin kenarına iliştirilmiş saate baktıktan sonra ;
- Buraya veda et Anna. Bir daha asla dönmeyeceğiz. Aslında... Aslında Amerika'ya veda et. Bir daha Amerika'ya da dönmeyeceğiz. dedi
Anna yine dudağını ısırıp;
- Doktor sen ciddi misin? dedi
- Kesinlikle genç bayan. dedi doktor parmağını şıklatarak
Anna O'nun ciddiyetini fark edince döndü ve eve baktı. Burada...
Burada geçirdiği üç ay hayatının en güzel zamanlarıydı..
Hiçbir şey için üzülmeye gerek duymadan sadece eğlenmişti. Mutluydu...
Şimdiyse gitmesi gerekiyordu. Galiba iyi olan, mutluluk ve huzur burada bitmişti..
- İşte burası tam anlamıyla cennetti Doktor... dedi Anna gülerek
Doktor'un hüzünlü sesi geldi arkadan ;
- Değil mi?.. dedi sadece
Elini Anna'nın beline koyup O'nu evden çıkardı.
Arabaya bindiklerinde eğilip torpidodan birkaç şey çıkardı.
-Bunlar yeni kimlikler.. Yani artık Amerikan vatandaşı değiliz. Al.. dedi ve uzattı
-Amelia Derniére mi?? dedi yüzünü buruşturarak. Senin adın ne?
-Benim adımda Charles W. Walhberg III .. dedi doktor
- Çok saçma. Neden fransızım?? dedi Anna
- Amerika'da böyle geçecek isimlerimiz. Ona kalsa ismimdeki W'nin açılımını bile bilmiyorum Anna. Ingiltere'ye inene kadar bunları kullanacağız. Daha sonra gerekli değil. dedi doktor
- Ingiltere mi?? dedi Anna heyecanla
-Evet Anna. Doğduğum yere gidiyoruz.. Northampton, Northamptonshire.. Bebeği orada doğuracaksın..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
- DOĞAÜSTÜ -
ParanormalBeynim sahip olduğum en değerli şeydi,ve en büyük düşmanım. Aklımın beyaz bir odadaki köşesinde diğer yarım okul sıralarındaydı. Bir yanım fotonların içinde diğer yarım olasılılıkların. Gerçek olan hangisiydi? Nasıl bu kadar eksik hissediyordum? Bu...