1 ay sonra
Yine bir deniz kenarına oturmuş elimdeki sigaramdan bir nefes çekip dışarıya bıraktım o gri sisi. Gözlerimi denizin o çarşaf gibi çarpan dalgalara çevirdim. Çok isterdim o çarşaf gibi dalgaların içinde boğulmayı.
Şarkı sözlerini mırıldanmaya başladım.
" Derdim olsun, kadehler dolsun ben kaybederken Azrail seyre dursun.
Dinliyorsun görmüyorsun, kurban ederler kimlerle geziyorsun.
Kaç cehennem söndü içimde bilmiyorum, deli sanıyorlar beni arıyorlar, görenler varmış.
Düşen bu yaprağım gençliğimin rüyasıymış, kağıda yaza yaza, hasretim beyaza, kararı vermişim ben ellerimde kanlıymış, tanrı vurdu saza ölmeden mezara... "
Elimdeki sigaradan bir nefes daha çekip gökyüzüne bıraktım. Sigarayı söndürüp kumları üzerine attım. Ayakkabılarımı çıkardım. Ve denize doğru yürümeye başladım üstümdeki çeketide fırlattım kumları üzerine yavaş yavaş suya girmeye başladım ilerlemeye devam ettim su boğazıma kadar gelince yürümeyi bıraktım ve suyun içine dalıp yüzmeye başladım. Delilik yapıyordum biliyordum ben deli değil miydim peki. Su soğuktu vücuduma şok etkisi yaratmıştı ama sonradan alışmaya başladım. Derinlere daldım sanki bu hayattan, bu dünyadan kurtulabilecekmiş gibi. Nefesim tükeniyordu vücudum eror vermeye başlamıştı nefesim kalmamıştı şuan kendimi bıraksam bile suyun üzerine çıkasıya ölürdüm devam etmeye çalıştım ama sonradan burnumun içine su kaçtı ve çırpınöaya başladım boğazıma su kaçmaya devam ediyordu gözlerim karardı ölüyordum galiba bıraktım suya kendimi bilincim kapanıyordu.
Tam teslim olacakken iri eller beni belimden yakalayıp suyun yüzeyine çıkarmaya başladı. Yaklaşık iki üç dakika içinde çıkardı suya beni kurtarsnın bir erkek olduğunu hissediyordum iri eller ve tene batan sakallar biraz daha benle kendini yüzdürüp suyun dışarısını çıkardı kucağına alıp kumları üzerine ama gözlerimi açamıyorum hala nefes alamıyordum dudaklarımın üstünde bir çift dudak hissettim sunii tenqefüs yapıyordu ağzıma üfledi ardından suyun boğazımdan çıkmaya başladı hızla belimi kaldırıp yanımdaki her kimse ittirdim ve suları tükürmeye başladım.
Gözlerimi açabilmiştim sonunda saçlarım yüzüme yapılmıştı geriye attım saçlarımı ve beni kurtaran her kimse yüzümü ona çevirdim kumral saçlı, mavi gözlü, buğday tenli, yapılı , kaslı genç benimle aynı yaşta gibi duruyordu yada bir iki yaş büyük.
Bana o mavi gözlerini çevirip gülümsedi sağ yanağında bir tane çukur ortaya çıktı.
" Az daha ölüyordun deniz kızı" dedi. Kaşlarımı çattım.
" Teşekkür ederim denizden gelen ahtopot" dedim.
Oda bana kaşlarını çattı.
" Denizden gelen ahtopot ne ya insan kaplan, aslan der" dedi.
Kahkaha attım.
" Deniz anasıda diyebilirim" dedim.
" yok gerek yok ahtapot iyi" dedi.
Bana elinin birini uzatıp.
" Ben bulut" dedi sevecen bir şekilde gülümseyip.
Bende gülümsemesine karşılık verdim.
" Asena" deyip elini tuttum. Ardından bıraktım elini.
" Neden kendini öldürmek istedin yada boğmak istedin ?" diye bir soru yöneltti.
" Kurtulmak istedim" dedim.
" Neden yoksa seni küçüçük yaşta zorla evlendirmek mi istediler" dedi kahkaha atmaya başladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAVİ
Teen Fiction" Beni anlamadın demeyeceğim. Çünkü beni anladın. Sen beni anladın ama anladığın halde canımı yakmaktan vazgeçmedin" dedim. Gözyaşlarımın arasından. Onu affetmeyecektim ben onu ne kadar affetsemde o benim canımı yakmaktan vazgeçmeyecekti. Artık bu a...
