Yeni bölümü çok istediniz bakalım yorum yapmayı özlemiş misiniz :)
* * *
Harry burnuna dolan güzel kokuyla gözlerini yavaşça araladı. Her zaman olduğu gibi koltuğunda gözlerini açmıştı. Kirpiklerini birkaç kez kırpıştırdıktan sonra mutfaktan gelen kokunun yönüne doğru baktı.
Evie Harry için harika bir kahvaltı hazırlamıştı. Altıdan beri ayaktaydı ve sırf Harry için uğraşmıştı. Tabii ki kahvaltıdan sonra istese de istemese de ilaçlarını verecekti. Harry oturduğu koltuktan biraz eğilerek mutfaktaki Evie'yi kesmeye başlamıştı.
Evie geriye kalan tek işini de tamamlayarak portakal suyu dolu bardakları tepsiye dizdi. Tepsiyi masaya götürmek için eline aldı. Tezgahın kenarından ilerleyerek masaya geldikten sonra gözleri ilerideki koltuktan onu seyreden Harry ile buluştu.
"Oh, günaydın Harry. Saat altıdan beri uyanığım, sana güzel bir kahvaltı hazırladım."
Harry yüzünü buruşturarak Evie'ye baktı.
"Beni zehirlemeyeceğin ne malum? Eğer kötü bir amacın olmasaydı saatlerdir kahvaltı için uğraşmazdın."
Evie Harry'nin bu düşüncesinin şizofreni hastalığından kaynaklandığını biliyordu. Bu yüzden alttan alacak ve Harry'ye kahvaltısını yaptırdıktan sonra ilaçlarını verecekti.
"Senin için canımı bile verebilirim, lütfen sana zarar vereceğimi düşünme. Hadi, önce ben tadına bakayım, bana bir şey olmazsa sen yersin. Olur mu?"
Bu fikir Harry'nin aklına yatmıştı. Olduğu yerden doğrularak ayağa kalktı. Yavaş adımlarla masaya geldikten sonra sandalyesini çekip oturdu. Evie de Harry'nin tam karşısına oturarak portakal suyundan bir yudum aldı.
"Hadi, sen de iç."
Harry yüzünü buruşturarak Evie'ye baktı.
"Portakal suyundan nefret ederim!"
Harry'nin öfke dolu sesine karşı Evie titremişti. Kendine gelerek konuştu.
"Başka meyve suyu bulamadım, ama istersen-"
"Seni ne diye eve aldım ki? İşe yaramaz ucubenin tekisin. Sadece işini yap, psikologsan psikolog ol, kız arkadaşım olmak istiyorsan buna layık davran."
Harry yine psikolojik şiddetlerine başlamıştı. Harry ne kadar deli olsa da çok zeki bir insandı ve sürekli Evie'yi küçümseyerek, psikolojik yönden çökerterek kendinden vazgeçip vazgeçemeyeceğini merak ediyordu.
"Bir de senden çocuk yapmayı düşünüyordum. Harika genlerimi seninkiler ile bozamam."
Harry'nin sözleri yine ve yine Evie'yi kırmıştı. Sabahın altısında kalkıp hazırladığı kahvaltı önlerinde soğumaya başlarken Evie Harry'nin kırıcı tavırlarına maruz kalıyordu.
"Üzerindeki paçavraları da değiştirmeyi düşünüyor musun? Fiziğini bol kıyafetlerle örtüyorsun ve bu mide bulandırıcı görünüyor."
Harry kollarını göğüsünde topladıktan sonra Evie'nin gözlerinin dolduğunu fark etti. Ama Evie henüz patlamamıştı. Onu biraz daha üzmek istiyordu.
"Saat altıdan beri bu sofraya mı uğraşıyordun? Keşke kahvaltı yerine yüzüne uğraşsaydın. Şu haline bak, makyajlı halin bile makyajsız halinden daha berbat görünüyor. Cidden şu görünüş ile kız arkadaşım olabileceğini mi sanıyorsun?"
Evie'nin kalbi Harry'nin söylediği her kelime ile kırılıyordu. Ama sesini çıkarmak istemiyordu. Çünkü Harry Evie'ye hakaret ettikçe Evie Harry'ye daha çok bağlanıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mad ➳ H.S
FanfictionBir insan acıdan delirdiğinde diğerleri onun acısını değil, deliliğini görür.