1.Bölüm

437 19 0
                                    

ANLATAMIYORUM
Ağlasam sesimi duyar mısınız,
Mısralarımda;
Dokunabilir misiniz,
Gözyaşlarıma, ellerinizle?
Bilmezdim şarkıların bu kadar güzel,
Kelimelerinse kifayetsiz olduğunu
Bu derde düşmeden önce.
Bir yer var, biliyorum;
Her şeyi söylemek mümkün;
Epeyce yaklaşmışım, duyuyorum;
Anlatamıyorum.

Orhan Veli Kanık

Afra AKGÜN'den

Gidecektim işte ,bugün söyleyecektim ona her şeyi .Verecektim defeteri asıl sahibine...
Hemen üzerime siyah feracemi geçirip üstünede mavi şalımı taktıktan sonra paltom?
O aşağıdaydı galiba .Hızlıca merdivenlerden indim. Anneme "hemen geliyorum" diyerek paltomu üstüme geçirdiğim gibi kapıdan çıktım .Annemin "bu saatte nereye çabuk ol " dediğini duyunca kapıyı aralayıp "5 dk ya gelirim anneeeem" diyip ona bir buse gönderip geri çıktım.
Bu botlarıda giymek amma zormuş ya! Neyse tamam hallettim . Defterim ? Defterim nerde? Ayakkabılığın üstünde unutmuş olmalıyım .
Hah işte buradasın seni gidi haylaz..
Elime aldığım gibi defteri yoluma devam ettim .
Gideceğim yer 100 bilemedin 150 metre ilerideydi.
Annem bu saatte nereye demesini anlıyorum şimdi hava kararmaya başlamıştı. Tabi kış olunca erken kararıyordu .Erken ya da geç batması pek fark etmiyordu benim için çünkü perdelerim çoğunlukla kapalıdır benim. Bir yaseminlerim için açıyordum perdelerimi .
Bi dakika kalbimin sesi dışardan duyuluyor muydu acaba? Çünkü sesi şimdiye kadar attığından daha fazla ve şiddetli atıyordu . Of nefes almakta da zorlanmaya başlamıştım   . Ayaklarım da geri geri gidiyordu ..Sonra düşündüm,  soğuktandır o ya ....
İşte gelmiştim evinin çaprazındaydım. Hayır bunu yapamam .Yaparsın Afra sen değil misin bunca sene o küçücük yüreğinde bu büyük sevdayı taşıyan?
İyide onunla 6 yıldır hiç konuşmadım ki .En son 13 yaşında konuşmuştum .Çünkü ...Şey ... Tamam işte tek yapman gereken şey elindeki defteri ona vermek bu kadar.. Ya kötü tepki alırsam ?
Dur iç sesim Allah aşkına yaa! Bak ! Evlerinin kapısı açılıyor .Harun'un annesi Zeynep teyze neden bilmem ama bu kadının yüzü nurlu sanki baktıkça bakasım geliyor .
O değil de hazırlanmış nereye gidiyordu .
Ha.. Haa...Harun!! Takım elbise nasılda yakışmış ona . Elinde çiçek çikolata !! Misafirliğe giderken de nezaketen böyle şeyler götürülür Afra hemen ne düşünüyorsun?
En son  babası Hamza amca da çıkıp kapıyı kilitledi  .Neler oluyordu burada ?Olamaz beni gördüler öyle yolun ortasında faltaşı gibi şaşkın şaşkın onlara bakarsan olacağı buydu. Zeynep Teyze bana doğru yönelerek "Selamunaleykum benim güzel kızım " O an ki şaşkınlığımı saklamaya çalışırcasına "Vealeykumselam Zeynep teyzem" .Ardından "Hayırdır inşallah Zeynep Teyze bu hazırlık ne için? " deyiverdim dememle beraber dudağımı ısırmam bir oldu. Hay Afra! Bi çeneni tutamadın sorulacak sorumu bu ?Sanane sana hesap mı verecekler birde ?Of Afra of !
Zeynep teyzem beklemeden cevap verdi "Harun'a Allah'ın izniyle kız isteyeceğiz kızım sen napıyorsun peki bu saatte dışarda "Kız istemek mi ? Harun'a mı dedi ?Yok ya yanlış duymuşsundur .Nasıl ya ?Bir dakika ne oluyor? Hayır olamaz !Ne olamaz ?!Kaldır başını Afra napıyorsun tut kendini. Göremiyordum Zeynep teyzeyi gözlerim bulanıklaşmıştı.Allah' tan akşamdı, göremezlerdi. Afra içinden konuşmayı bırakta cevap ver, ne diyeceksin şimdi? Napıyorsun sen dışarda akşamın bu saatinde? Zeynep teyze oğlunuza defter verecektim mi diceksin ne diceksin ?!O an dilim lal olmuştuda kelimler ağzımdan çıkmıyordu.Ne kadar süre öyle kaldım bilmiyorum . O an önümde bir defter belirmişti biri bana defteri uzatıyordu. Başımı kaldırmamla Harun'un defteri bana uzattığını görmem bir oldu . Defterin asıl sahibi içindeki yazıların baş kahramanı hiçbir şeyden habersiz defteri bana uzatıyordu. Ona defteri ve içindekileri hiç söyleyememişken o başka birine gidiyordu artık. Harun'un sesiyle ilkildim. "Afra defterini düşürmüşsün annem sen hiç ses vermeyince birde yağmur başlayınca seni eve kadar şemsiyeyle bırakmamı istedi " Devam etti" Afra iyi misin? " İyi misin mi? İyi olmam mı bekleniyordu? Niye beklen mesin? Sen onun neyisin ki ?Demek yağmur başlamıştı .İçimdeki dışarı çıkamayan gözyaşlarım dışarda yağmur olup akıyordu da gözlerimde ve kalbimde hissettiğim bu acı dinmiyordu . Fark etmemiştim yağmurun başladığını içimde kopan fırtınayla uğraşırken.
O fırtınada denizdeymişim de gemim batmış boğuluyormuşum gibiydi.
Bu onunla yıllar sonra ilk konuşmamızdı...
Ve o başkasına gidiyordu bugün...
"Ben kendim gidebilirim teşekkürler " diyivermiştim bir çırpıda .

Yasemin Kokusu   -Tamamlandı-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin