5.Bölüm

142 15 0
                                    


“Bir hüzün kaç kişinin hüznü olurdu
Çıkarsak toplamak yerine
Her hüzün başka türlü olurdu
Ne yaparsan yap saati kurma
Öyle dağıldık ki hepimiz
Her günün geçmesi bir gerçek oluyor
Seninle her uzaklık gibi böyle..
.
.
Edip Cansever

Buradaydı o görmüştü elimde çiçek çikolata anladı kız işte .
Yolun ortasında hiç hareket etmeden duruyordu bize bakıyordu elinde de o meşhur eskiden beri olan gizli defteri için de neler yazıyor hep merak etmişimdir . Annem Afra' yı çok sever onu görünce "Selamunaleykum benim güzel kızım " demişti .Afra şaşırmış görünüyordu biraz da heyecanlı neydi onu böyle heyecanlandıran acaba ? Afra anneme "Vealeykumselam Zeynep teyzem " .Ardından "Hayırdır inşallah Zeynep Teyze bu hazırlık ne için? " diye sordu .İşte korktuğum soru. Ama sorun yok iyiki çıkarken anneme gizli kalmasını söylemiştim. Annem Afra 'yı çok bekletmeden "Harun'a Allah'ın izniyle kız isteyeceğiz kızım sen napıyorsun peki bu saatte dışarda " demesiyle başımdan aşağı sıcak sular dökülmüştü o soğuk havada. Neden dedin anne? Hani söylemeyecektin? o sıra yağmur yağmaya başladı. Afra elindeki defteri birden yere düşürdü ki düşürdüğünün farkında bile olmamıştı çünkü birşeyler düşünüyordu yüzünü aşağıya eğmiş sanki birşeyler saklıyormuşcasına .Ah annem neden dedin ?
Afra bu hali uzun sürünce annemin ona seslenişini duymayınca annem bana yönelerek "Harun Afra iyi değil galiba git bak oğlum bir şey olmuş olmasın yağmurda başladı şemsiyeyle eve birakıver oğlum biz arabadayız "demesiyle babam yönelip beraber arabaya geçtiler. Afra'yla en son yıllar önce konuşmuştum. Ondan sonrası yok  . Bu cümleyi içimde derken yumruk oturmuştu sanki boğazıma .Onu bu halde görünce içim parçalanıyordu .Ne olmustu ki birden ona? Yanına doğru ilerledim,o gizemli defteri ilk defa elime almıştım ona doğru uzatıp
"Afra defterini düşürmüşsün annem sen hiç ses vermeyince birde yağmur başlayınca seni eve kadar şemsiyeyle bırakmamı istedi " Beni duymayınca"Devam ettim" Afra iyi misin ?" Sana demek istediğim o kadar şey varken yıllar sonra ilk konuşmamız bunlar oldu ... Kafasını kaldırıp bana baktığında içinden ağladığını görmüştüm o hep böyleydi içinden ağlardı belli etmemek için içinden ağlayınca gözleri kızarır burnu ve yanakları pembeleşirdi sadece 3-4 saniye gözlerimiz birbirine değmişti ama o an yıllarca konuşmaya bedeldi . Kendini toparlamaya çalıştı ve bir çırpıda "Ben kendim gidebilirim teşekkürler " dedi ve gitti sesi öylesine titriyorduk yüreğimde o titremeyi hissetmiştim. Özür dilerim Afra .Özür dilerim ... Seni üzdüğüm için özür dilerim . Ama anlamadığım şey ben neden özür diliyordum . O neden böyle üzülmüştü ?Afra defterini bende unutmuştu.  Bu defterli herkesten sakınır en özel eşyasıydı bu onun nasıl olurda bende unutmuştu? Gerçekten iyi değildi Afra ayrıca evine doğru gitmedi hızlı bir şekilde yürüdü gözden kaybolmuştu. Olamaz nereye gidiyordu ?Akşam vakti her yer karanlık yağmur yağıyor hem o gök gürültüsünden çok korkar hava da şimşekler çakıyordu . Yağmur hızlanmıştı .Bardaktan boşanırcasına yağıyordu.
Daha fazla dayanamayıp başına bir şey gelmesinden korkup  defteri paltomun ıçine koyup  onu aramaya başladım.O sırada anneme acil bir işim çıktığını mesaj attım. Her seferinde daha hızlanıyordum birden sokak lambasının altında o karanlığın içindeki ışık gibi duran Afra yı gördüm dizleri üstüne çökmüş birşeyler söylüyor ve ağlıyordu. Elim ayağım boşandı yağmur benim içimde kopan fırtınanın dışa vurmuş haliydi adeta. Bu nasıl bir acıydı.
Sevdiğinin bu halde görüpte yanına gidememek onu böyle bırakamazdım işte çözüm Sevde'nın evinin önündeydi . Yerlere baktım hemen küçük bir taş bulma umuduyla . İşte buldum gördüğüm taşı almak için hemen eğildim alınca hemen geri kalktım ve Afra 'ya görünmeden Sevde nin tahminimce odası olabileceği cama fırlattım. Afra duyamazdı dışardaki sesten ama Sevde duyabilirdi taşı atınca dua etmeye başladım Rabbime onu korusun onu bu halden çekip kurtarması için .Sevde göründü biranda Afra yı görmüş olacakki koşarak geldi . Birşeyler söyledi Afra ya daha sonra onu tuttu ve kaldırdı o sıra arkalarındaydım. Afra kalktığında o yürüdükçe arkasında kan bırakıyordu. Afranın kanı, benim yasemin çiçeğimin kanıydı.. O an o kadar çaresiz hissettim ki.....  Bu gece gibi bir gece Rabbim tekrar yaştmasın diyerek içimden geçiriverdim.

Yasemin Kokusu   -Tamamlandı-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin