PARAMPARÇA

8. BÖLÜM

Ferhat'ın ağzından:
Düğünde gözüm ister istemez savcı kıza takılıyordu. Kendi kendime dedim ki 'Ferhat saçmalama oğlum bu kız bugün gidicek. Yapma...'
Güzel gülüyordu. Ne bileyim samimi bir kızdı e tabi bir o kadar da asabi🙃
Ne diyorum ben yaa .
Düğün güzel geçti. Akşam hepimiz dağıldık. Eve gittim ve duş aldım. Havalar sıcaktı , üzerime eşofman dışında birşey giymiyordum. Terasa çıktım . Sigaramı yaktım ve korkuluklara yaslandım. Sonra kendi kendime düşünmeye başladım!
'' Hiç böyle bir kızla karşılaşmamıştım . Yani ne kadar kız tanıdıysam hiç birini bu denli düşünmemiştim. Hiçbiri 1 günde bu kadar aklımda kalmamıştı. ''
Daha fazla düşünmedim ve sigaramı söndürüp yatağıma geçtim . Sonra aklıma Dicle geldi. Bugünden beri yoktu. Hemen üzerime tişörtümü giydim ve Dicle'nin odasına gittim. Odada yoktu ve yatağın üzerinde bir not vardı. Yatağa yaklaştım ve notu aldım. Şunlar yazıyordu:
'' Güzel ailem , biliyorum bunu size önceden söylemem gerekiyordu. Ben sevdalandım hem de hiç olmayacak birine . Yani aile dostumuzun oğlu Berk 'e . Size söylediğimde bizi evlendirmeyeceğinizi bildiğimiz için kaçtık . Hakkınızı helal edin.''
Hayır ya hayır. Benim biriciğim bunu yapmış olamaz öyle değil mi? Berk ile kaçmak ne ya ...
Çok sinirlenmiştim. Hemen koşarak aşağı indim ve annemlere bağırmaya başladım . Onlar da odalarından çıkıp yabıma geldiler. Onlara durumu anlattım. Annem ağlamaya başladı hemen korumalara seslendim. Hepsine tek tek heryeri aramalarını söyledim. Resmen sinirden ölebilirdim Dicleyi aradım ama yok telefonu kapalı aynı şekilde Berk de açmıyordu. Kafayı yemek üzereydim. Arabama bindim ve Yılmaz konağına gitmek için yola çıktım. Kısa sürede oraya gittim. Güvenlikleri aldırış etmeden kapıdan girdim. Konağın ortasına geldiğimde bağırmaya başladım:
- Aykut Ağaa
-İn aşağı
- Hepiniz hesabını vericeksiniz
Merdivenlerden birisi inmeye başladı. Bu savcı kızdı yani Aslı
- Ne bağırıyosun be gece gece
- Kes sesini lan
- Biraz sakin olur musun acaba
- Senin p*ç kardeşinle benim kardeşim kaçmışlar
- Ağzını topla istersen. Hem annemler ve babamlar konakta değiller sadece ben ve korumalar varız işte
- Onlar nerdeler söyle oraya gideyim
- Dedemlere gittiler. Hem bak oraya gidip ortalığı birbirine katarsan seni yemin ederim öldürürüm. Dedeme birşey olursa seni yaşatmam
- İyi o zaman haber gelene kadar burdayım
- Keyfiniz bilir
Dedi ve o da yanıma oturdu. Yaklaşık 1 saat sonra Aslı'ya dönüp baktığımda uyumuştu. Boynu tutulurdu bu şekilde uyursa. Kucağıma aldım ve odasını bilmiyordum ama tek tek baktım. Bir tek yatağı bozuk olan yatak vardı demekki onundu. Tam yatağa indirecekken sayıkladı.
-Ahmet dur bekle
Dedi ve kolumdan tuttu. Ahmet ölen nişanlısıydı. Nedense sinirlendim. Üstünü örüyle örtüp konaktan uzaklaştım . Arabama bindim, çok tuhaf şu anda düşünmem gereken kişi kardeşimken savcı kızı düşünüyordum. Kokusu çok güzeldi. Off Allahım offf. Neler düşünüyorum böyle. Birde şöyle birşey vardı neden gitmemişti.

Sabaha karşı Berk ve Dicle'yi bulmuşlar. Bizim konağa getirildi. Bende arabama bindirip Yılmaz konağına doğru yola çıktım. Oraya gittiğimizde herkes perişan durumdaydı. Makbule Hanım Berk'i görünce hemen geldi ve oğluna sarıldı. Sude ve Aslı'da aynı şekilde.
Aykut Ağaya döndüm ve :
- Ne olacak Aykut Ağa
Çaresizce bana döndü.
- Aşiret toplanıp karar verilecek.

Bölüm Sonu
Bakalım neler olacak😍😍