PARAMPARÇA

16. BÖLÜM

Ya gökkuşağı siyaha aşıksa...

Yazardan
#######
Aslı sabah erkenden uyandı ama kalkamadı. Yağmur ve Fatoş onu öyle bir sarmışlardı ki yerinden kalkamıyordu. İkisini birden uataktan iteledi . Yağmur ve Fatoş neye uğradıklarını şaşırmışlardı. Aslı her zaman neşeli bir kızdı. İçten içe yansa da bunu çok nadir dışa vururdu. Her neyse... Kızlar Aslı'yı asla ama asla kırmazlardı hem Aslı onları her zaman böyle uyandırdığı için sıkıntı yoktu. Hepsi birden kalkıp Aslı'ya sarıldılar. Daha sonra teker teker banyoya girip rutin işlerini hallettiler ve banyodan çıktılar. Aslı gece duş aldığı için banyo yapmaya gerek duymadı. Banyodan çıktığında kızlar yoktu. Aslı da siyah dar kot pantolon üstüne mavi-beyaz gömleğini ve beyaz spor ayakkabılarını giyip aşağı indi de keşke inmeseydim dedi. Hatice Hanım Ferhat ve Dicle kahvaltı masasına oturmuşlardı. Aslı masadaki kızlara baktı hepsi Aslı'ya imalı imalı bakıyorlardı. Aslı Hatice Hanım'ın elini öptü , Dicle'ye sarıldı ve Ferhat'a sadece başıyla selam verdi. Aslı Nisa'nın yanına oturdu. Muhabbet güzel ilerliyodu ama Nisa Aslı'nın resmen burnundan getirdi 😊
- Aslı hâlâ surat yapıyosun ama bak gör bu adam senin kalbini kazanacak
- Sence bu mümkün mü?
Aslı Ferhat'ın ona baktığından habersiz Nisa ile birbirlerine kızıyorlardı
- Aslı Allah aşkına şu surat sevilmez mi kızım
- Nisa ben Miraç'a söylersem seni ne yapar canım arkadaşım
- Sakın haa sakın
-O zaman kapa çeneni de kahvaltını yap
Nisa kahvaltısına döndü. Bu defa da Yağmur Aslı'yı dürtükledi
- Aslı bak sana yemin ederim bu adam kahvaltının başından bu yana sana bakıyo
-Ne saçmalıyosun yine Yağmur
-Ferhat diyorum 1 saattir seni kesiyo diyorum
-Dön kahvaltına valla bak herkesin karşısında suratına bi tane geçiririm
- Aman aman istemem.
Yağmur da kahvaltısına döndü. Ardından Aslı'nın telefonu çaldı. Ekrana baktığında bu polis olan arkadaşı Kerem'e aitti. Açması gerekliydi çünkü Kerem gerekli birşey olmadıkça aramazdı. Masadan izin isteyip kalktı. Mutfağa girdi ve telefonu cevapladı
- Efendim Kerem
-Nasılsın manevi annem
Kerem her zaman Aslı'ya manevi annem derdi
Aslı gülümsedi ve cevap verdi
-İyiyim manevi oğlum sen nasılsın.
- Ben de iyiyim anne de seninle önemli birşey konuşmam lazım.
- Kerem şimdi olmaz kahvaltıdayız müstakbel eşim ve kayınvalidem geldi de onların yanına döneyim ayıp olmasın
-Tamam anne ama kesin ara
- Tamam görüşürüz kendine iyi bak
-Sende
Dedi ve telefonu kapattı. Arkasını döndüğünde Ferhaþ'ı görmeyi planlamıyodu. Ferhat Aslı'yı kendi ile tezgah arasına aldı. Aslı
- Ne yapıyosun ya
-Valla onu sana sormalı müstakbel karıcım
- Telefonla konuşuyodum ne yapıcam
- Konuştuğun kişi kimdi
-Off sanane
Dedi Ferhat kendini Aslı'ya biraz daha yasladı aralarında bir nefeslik mesafe vardı
-Ne demek banane . Aslı farkındaysan bugün benim karım oluyosun ben olsam düzgün konuşurdum.
Aslı bu adamdan korkuyodu. Ahmet kadar sempatik değildi. Merhamet sıfır yani.
- Tamam Keremle konuşuyodum
-O kim
-polis bi arkadaşım
-İyi karıcım! Umarım bir daha bana ters davranmazsın
Dedi nefesini Aslı'nın boynuna üfledi
Aslı burnuna dolan parfüm kokusuyla gözlerini kapattı. Nedenini o da bilmiyordu ama refleksdi yani
-Davranmam
diyebilmişti sadece. Sonra Ferhat önünden çekildi ve Aslı hızlıca yanından geçti. Ferhat gelen kokuyla gülümsedi bu kokuyu içine daha fazla çekmeliydi ama onu istemeyen birine zorla sahip olacak kadar şerefsiz değildi.
O da masaya döndü. Sonra Hatice Hanım ayağa kalktı ve kuaförlerin eve geleceğini söyledi. Dicle ve Aslı boş bir odaya çıktılar. Malūm Aslı'nın odası savaştan çıkmış gibi olduğu için.
Bir müddet sonra kuaförler geldi ve Aslı önce gelinliğini giydi sonra aynanın karşısına oturdu. Kuaför gelinliğe uygun saç ve makyaj yaptı. Aslı o kadar güzel olmuştu ki kızlar bile görünce hepsinin ağzının suyu akmıştı. Sonra Yağmur yine saçma saçma konuşmaya başladı
-Asli valla enişte sana zaten aşkla bakıyodu da seni böyle görürse düğün var falan dinlemez seni direkt odaya götürür
- Saçmalamayı kes Yağmur
-Yalan mı o kadar güzel olmuşsun ki ben bile şu an seni kıskandım
Yağmur da çok güzel bir kızdı. Hatta o kadar güzel di ki okuldaki bütün erkekler onun için kavga ediyorlardı.
Sonra kızlar Aslı'yı yanlız bıraktılar odaya Berk girdi. Kırmızı kuşağı üç kere geçirdikten sonra bağladı ve dua okudu. Daha sonra Aslı'ya sarıldı ve kulağına fısıldadı
-Sana bunu yaşattığım için özür dilerim abla
- Saçmalama Berk hem sen sadece sevdin bunda kötü birşey yok
Birbirlerine sarıldılar ve Aslı ailesiyle de tek tek sarıldıktan sonra babası Aslı'yı aşağı indirdi. Aslı'nın merdivenlerden indiğini gören Ferhat resmen gözlerini alamamıştı. O incecik veline o kadar yakışmıştı ki gelinlik ...
Şahin Ferhat'ın bu halini görünce gülümsedi ve
-Aga az bak istersen
- Ne bakması oğlum
-Hı hı kesin öyledir
Aslı onlara yaklaşınca Ferhat kolunu uzattı ve Aslı Ferhat'ın koluna girdi. Arabalara binip düğünün yapılacağı yere geldiler. Önce nikah kıyıldı. Daha sonra takı merasimi falan derken saat baya geç olmuştu. Aslı'yı bir odaya çıkardılar. Aslı Ferhat'ın odası olduğunu parfüm ve sigara karışımı olan kokudan tanımıştı. Kayınvalidesi gerekli şeyleri anlattıktan sonra odadan çıktı. Aslı endişeli şekilde beklemeye başladı. Acaba Ferhat ona birşey yapacak mıydı. Aslı'nın elleri titriyordu. Bir müddet sonra odanın kapısı açıldı ve içeri Ferhat girdi. O an bedeni Aslı'yı o kadar arzuluyordu ki...
Aslı'ya yaklaştı ve ellerinden tutup kaldırdı. Duvağı açtı ve anlından öptü. Daha sonra anlını Aslı'nın anlına yasladı. Ve konuştu
-Sana ne yaparsam yapayım bana karşı gelme sana kızsam da bağırsam da bana hiçbir zaman aldırış etme . Sinirli biriyim ama çabuk geçer.
- Peki bana bu gece  irşey yapacak mısın
Sesi titremişti Aslı'nın
Ferhat'ın gururunu okşuyordu resmen.
- Hayır sana bu gece birşey yapmayacağım. Banyoya gir duş al sonra uyu
Aslı duş aldı ve banyodan çıktı. Giyinme odasına girdi ama girmez olsaydı kendine ayrılan kısma baktığında sadece iç çamaşır vardı. Ve gecelikler açık saçıktı. Ama el mecbur giyecekti . Toz pembe olani giydi ve Ferhat'ın uyuduğunu düşünerek giyinme odasından çıktı. Ama yanılmıştı. Çunkü Ferhat koltukta oturuyordu. Aslı kapıyı açınca bakışları o tarafa döndü ve gördükleriyle kendine hakim olmaya çalıştı. Aslı'nın bacakları tamamen ortadaydı vücut hatları belli ediyordu. Ferhat tahrik oluyordu ama o kıza dokunmayacaktı . Aslı'ya bakmadan banyoya girdi ve duş aldı.
Aslı yatağa uzandı uyudu. Ferhat da duştan çıktı kapıyı açtığında burnuna çarpan vanilya kokusuyla kendinden geçmişti resmen. Üzerine sadece eşofman giydi ve yatağa yattj. Bir müddef sonra o da uykuya daldı.