gerizekalı | texting

10

Marissa Nadler- Famous blue raincoat

*

Y'nin tavşanını yatakta bırakıp odamdan ayrıldım. Artık abimle yüzleşme vaktiydi. İki gün boyunca kaçmıştım. Şimdi bana olan tiksintili tavırlarına katlanmak zorundaydım.

Kahvaltıya indiğimde babamla abimin masayı hazırladığını gördüm. Çantamı kenara bırakıp yanlarına gittim ve bardaklara çayları doldurdum.

"Günaydın."

"Günaydın güzel kızım."

Babam sabahları bana iltifat ederdi fakat akşamları çok yorgun olduğu için pek konuşmazdı. O yüzden onun en tatlı hâli kahvaltılardaydı. İzinleri, sözleri ve plan garantilerini hep o vakitlerde alırdım.

Abim bana cevap vermeden masaya oturduğunda ben de oturdum. Babam tabletinden bir yerlerde geziniyordu. Normalde yemeklerde asla böyle şeyler yapmazdı fakat önemli bir durum olmalıydı.

"Hayırdır baba? Sen oynamazdın masada bunlarla." diyen abim de aynı benim gibi düşünüyordu.

"Hazal'ın okulunun etrafında olay olmuş. Ona bakıyorum haberlere."

Abim rahat etmediği anlamında kıpırdanırken kaşlarımı çattım.

"Ne olmuş baba?"

"Kavga eden iki çocuk. İkisi de ağlıyormuş. Neyse asıl önemli olan bu ikisi de sizin okulun öğrencisiymiş. Güvenlik polis falan çağırmış."

Şaşkınca kafamı salladım.

Babam tabletiyle oynarken hızla telefonumu çıkarıp gruba girdim.

@Fırtınayt

Hazal: Olay olmuş okulun orda

Hazal: Haberiniz var mı?

Sude: Ay evet

Turgay: Yok

Turgay: Sude'nin de yok

Turgay: Neye evet dediğini biliyor mu acaba

Sude: Şey

Sude: Hangi olay

Hazal: İki kişi kavga etmiş polis falan

Sude: Hım yok o zaman

Turgay: Boşverin ya

Turgay: Ee ne zaman buluşuyoruz çıkın şu evlerden

Turgay: Bugün cuma

Turgay: Akşama izin koparın da sizi oturmaya götüreyim;)

Sude: Nereye

Hazal: Neden

Turgay: Efelere

Turgay: Sevgilisi sizinle de tanışmak istiyormuş

Turgay: Damlarız bir saatliğine

Sude: Hazala uyarsa bana taam

Hazal: Uyar

*

Y: Okulun IQ seviyesi düştü

Y: Ay dur sen girmişsin bahçeye

Hazal: Engeli kaldırmayı unutur bu düşük IQlu

Hazal: O zaman neyin düştüğünü tartışırız

Y: Ne düşer?

Hazal: Kalbin