Arkadaşlar geciktiğinin farkındayım, hepinizden özür dilerim.
2060-
"Bay Styles?" diye seslendi Bill. Ancak Bay Styles onu duyamayacak kadar uzaktaydı. O, kıvrıldığı sallanan sandalyesinde gözlerini kapatmış Kimberly'sini düşünüyordu. Aslında görüyordu. Yıllar öncesinden kalmış hatırlar gözlerinde bir sinema gibi bir bir canlanırken kapalı gözlerinin arasından bir damla düştü. Kimberly.. O, bir yıldızdı. O, aşktı. O, güçtü. O, sihirdi. O, mücizeydi. O.. Uzaktı. Şimdi neredeydi bilinmezdi. Ama hissediyordu yaşlı adam, Kimberly kalbindeydi. Sandalyenin kenarına koyduğu elinin hemen üzerinde bir sıcaklık hissetti Bay Styles. Kimberly diye düşündü. O hissettiriyordu, kalbindeydi..
2014-
"Biraz yürümek ister misin?" dedi Harry tam arabaya bineceğim sırada. Soğuk bir hava vardı, Harry'nin burnu ne kadar üşüdüğünü belli edercesine kıpkırmızıydı. Bu onu olduğundan daha tatlı göstermişti.
"Bu havada mı?" dedim. Sözlerimi desteklercesine kuvveti bir rüzgar estiğinde Harry farkettirmemeye çalışsada titremişti.
"E-evet." dedi tereddütle. Sonra hemen kendini toparladı. "Yani, tabi eğer üşümezsen?"
Deli gibi gülmek istedim. Harry'nin bu hali oldukça hoşuma gitmişti. Oldukça üşüyor olmalıydı.
"Üşüyorsun Harry." dedim halini göstererek.
"H-hayır." dedi kollarını göğsünde birleştirerek.
İnanmadığımı belli edercesine tek kaşımı kaldırdığımda pes edercesine iç çekti.
"Pekala, haklsın üşüyorum ama bu beni seni yürümekten alı koymamalı."
Burnuyla aynı kırmızılıktaki elini bana doğru uzattığında kaşlarımı çattım.
"Sadece üşümemem için. Birbirimize vücut sıcaklıklarımızı vermemiz gerek, öyle değil mi?" Ukalaca bir sırıtış yüzünü kapladığında dayanamayıp gülümsedim ve uzattığı elini görmezden gelerek çantamdan siyah eldivenlerimi çıkardım.
"Vücut sıcaklığını bununlada halledebiliriz Styles, fırsatçılıktan kaçın."
Şaşkınlıkla bir bana bir de uzattığım eldivene bakmaya başladığında kendimi tutamayıp kahkaha attım.
"Gerçekten, bunu planlamıştın öyle değil mi? Hava soğuk olacaktı ve sende benim elimi tutacaktın?" Kafamı iki yana sallayıp gülmeye devam ettim.
"Çok ayıp Styles, çok ayıp." Ellerimi ceplerimde birleştirip suratının aldığı şekle biraz daha güldüm ve önünden yürümeye başladım.
Harry, yaşadığı şoku atlatıp yanımdan yürümeye başladığında hala biraz şaşkındı.
"Beni gafil avladın."
"Hayır." dedim gülerek." Sadece basit düşünüyorsun." Ona bir bakış atıp önüme döndüm.
"Vay canına, Kimberly Cooper hem güzel hem de zeki ha?" dedi bana bakarak. Sadece beni sinir etmeye çalışıyordu. Bakışlarına karşılık verip etkileyici olmasını umduğum bir şekilde göz kırptım.
"Bunu daha yeni anlamış olmana üzüldüm Styles."
Aniden durup bana baktı. Neden durduğuna bakmak için bende durduğumda yüzünde ukala bir sırıtış gördüm.
"Cooper, sen az önce benimle flört mü ettin?"
"Ne?" dedim şaşkınlıkla. "Elbette hayır."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
The Bright Rain ☂
Fiksi PenggemarHayatınızda kaç kere sarhoş oldunuz? Kaç kere bir ilk yapıp küçük butik bir motel de kaldınız? Kaç kere yanlış kapıyı çaldınız? Pekala son soru, peki ya kaç kere aşık oldunuz? ©Tüm hakları saklıdır. | ©All Rights Reserved