MARAN
***
Gecenin şafağından sökülerek ayrılan beyaz kar taneleri, sokak lambalarının bile aydınlatamadığı boş sokağa hızla yağmaya başladılar.
Bir kar tanesinin kıvrak dansı, gökyüzünden kopan iniltiyle yavaşladığında, hacimsizce düşen yağmur damlaları kar tanelerine bulanmaya başladı.
Tam o anda kar tanesinin yavaşlayan dansı tekrar hızlanmaya, daha çok kıvranmaya başladı.
Ruhunda su damlaları taşıyan kar tanesi yağmura yakalanmadan düşmek istediğinde, dansın şarkısı daha çok yükseldi ve gök daha fazla gürledi.
Şarkı hızlandı, hızlandı, hızlandı...
Ve....
Kaderin ağlarını sarmaşık gibi ördüğü o geceye, minik dansıyla ruhlara kordon bağlayıp, gözleri kör eden bir güzelliğe sahip kartanesi düştü.Yeryüzü inledi.
Şarkı dindi.
Dans bitti...Sokak lambası cızırdayıp yanıp sönmeye başladığında, yelkovan akreple çakıştı ve o gecenin şafağına şefkati, nefretiyle yakıp kül eden bir beden girdi.
Sert ve güçlü adımlar bastığı yeri birbirine katmak ister gibi hiddetlendiğinde, sokak lambasının yanıp sönen ışığı hızlandı.
Genç adam kabanının cebine sakladığı namlunun yerini yoklamak istediğinde, kemikli parmaklarını cebine yönlendirdi.
Eline değen silahla dudakları keyifden yoksun kıvrıldığında yürüyüşü daha çok hızlandı ve gözlerinin artık aşinası olduğu binanın önünde adımlarını yavaşlattı..
Bakışları cama tutunduğunda hergece olduğu gibi o bedeni yine o aynanın önünde gördü. Dudakları tekrar düz çizgi halini alırken bakışları sertleşmiş, nefreti yine gözlerinde yer edinmişti.
Genç kız aynada bir süre gözlerini oyaladıktan sonra ellerini bedenine indirip, kazağının uçlarını sıkıca kavradı.
Dudakları bir şeyler mırıldanıyor, kendi söylenmelerinin üzerine çatılıyordu.
Ellerini yukarı doğru kaldırdığında kazağıda yarılandı ve bir çift gözün bu görüntüye kaş çatmasına neden oldu.
Genç adam çatık kaşlarının aksine, içinde oluşan alayla elini kabanının cebine attı ve sıkıca kavradığı namluyu yavaşça dışarı çıkardı.
Genç kız kafasına kadar çekip çıkardığı kazağı yavaşça parmaklarının arasından zemine düşürdüğünde, namluyu tutan eller gevşemiş bakışları duraksamıştı.
Sokak lambasının yanıp sönen ışığıda yavaşladığında, cızırtısıda kendisiyle birlikte sustu.
Genç kız sadece iç çamaşırıyla kaldığı bedenini aynanın önünden çekmeden geriye götürdüğünde, genç adamda aynı anda arkasına doğru bir adım attı.
Gevşeyen parmakları tekrar sertleştiğinde, sokak lambası eskisinden daha fazla hızlandı.
Genç kız geceyi zorlaştırmaya çalışır gibi parmaklarını saçlarından geçirip kafasını geriye attığında, iki çift göz aynı anda kapanıp yutkundu.
Saçlarına ayak uyduran bedeni sallandığında, bir süredir danslarını söndürmüş kar taneleri tekrar düşmeye başladılar.
Genç adamın dudakları bu sefer keyifle kıvrıldığında, gülüşü sokakta yankılanmış geceye bir mızrak gibi çakılmıştı.
Sıkarak tuttuğu namluyu gevşetip, kabanını kaldırarak beline sakladı. Bu görüntüye daha fazla tanıklık etmek istesede aklına düşen sinsi düşünceyle bakışları kısıldı ve adımları geri geri gidip sokağın çıkışına doğru ilerlemeye başladı.
Gülüşü silikleştiğinde, nefreti her düşüncesine bir kan damlası gibi döküldü.
Sokak lambası büyük bir hızla yanıp sönmeye başladığında bir an durdu ve kapandı.
Güçlü ve seri adımlar, sokağın başına geldiğinde, arkasını yavaşça dönüp direk görmek istediği yerle gözlerini buluşturdu. Düşünceli haliyle baktığı yerden ilk önce bakışlarını sonra bedenini çekti ve sokaktan çıktı.
Sokak lambası tekrar yandı ve kulaklarda rahatsız edici bir ses bırakacak şekilde cızırdamaya devam etti.
Sokakta büyük bir gürültü koptuğunda, dakikalardır can çekişen lamba patlamış kar tanelerinin arasına cam kırıklarını gömmüştü...O gün... o gece, o namludan çıkmayan kurşun, aslında bedenleri yerine çoktan ruhlarına saplanmış, kader ağlarını boyunlarına dolayıp birbirine bağlamıştı.
Fakat genç kız o gecenin şafağında geleceğini görebilseydi, o namlunun tam kalbine isabet etmesi için;
Kaderini bir kurşunun ucuna düğümlerdi...***
Kemerlerinizi sıkıca bağlayın çünkü bu bir iniş değil, büyük bir uçuşa kalkıştı.
Ufacık birşey dile getirmek isterim ki, eğer fantastik sevmeyen bir okuyucuysan kitabı bırak ve hemen buralardan uzaklaş. Çünkü tamda şu an hayal gücünün sınırlarını zorlayan bir kitabın içindesin.😂
Kitabın girişi fantastik başlasın istemedim ama hemen sonraki bölümde beynini yakıp kavuracak sahnelerle karşılaşacaksın. Ve sen o sahnenin aslında bir parçasısın. Okumak istemezsen yerini alıcak okuyucalar olacaktır elbette doxkspwlpdld
Çok uzatıpta geveze bir yazar olarak görünmek istemem😂
Ama iyiki bu kitaptasın ve iyiki hayal gücümün en güzel sayfalarından bir yere aitsin.Seni ve içinde bulunduğun bedeni seviyorum❤️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MARAN(+18)
Teen Fiction(Küfür, şiddet ve psikolojik baskı bulunduran birçok sahne bulunmaktadır. Lütfen, yorumu dikkate alarak kitabı okuyunuz!!) /Çalınma, söz kaçırma, kapak taklidi durumunda yasal işlemler başlatılacaktır./ *** Uzaklaştığın yolu takip ederek, terk ettiğ...