Bir Hafta Sonra
Sabahın erken saatlerinde çekilmeyecek ilk üç şeylerden biri matematiktir. Yataktan kalkıp,zorla birkaç lokma yedikten sonra profesör olmadığım sürece işime yaramayacak olan formülleri öğrenmek,üçgenin iç açılarını bulmak benim için çok zordu.
Okulun koridorunda yavaş adımlarla ilerleyip,dolabımın önünde durdum.
"Hey,selam." Dolabımın kapağını açmadan önce esmer bir kız önüme atladı. Nasıl olur da o bu kadar enerjikken ben ayakta uyuyordum.
"Seni geçen gün otobüste gördüm," diye devam etti. Onu süzüp,hatırlamaya çalıştım. "Ve bir çok kez de okulda. Uhm,şey diyecektim,arkadaş olabilir miyiz?" Topladığı saçlarını omuzuna alıp,gülümsedi.
İnsanların dışarıdan bakılınca beni sevmediğini biliyordum. Fazlasıyla soğukkanlı dururdum. Tanıştığım her insanı ilk başta yargılardım ve kelimelerimi onları kıracak şekilde seçerdim. Onların zaaflarını arardım ve bulduğumda,beni tehdit edemeyeceklerini düşünürdüm çünkü elimde ki kozu her ne pahasına olursa olsun kullanmayı bilirdim. Sanırım annemden öğrendiğim tek şey buydu.
"Tabii," dedim beni duyabileceği şekilde.
"Harika,öğle tatilinde seni bulurum," diyip,yürümeye başladı. Onu izlerken,bana öpücük yolladı.
Ders için gerekli eşyalarımı almak için dolabıma tekrar uzandım. Bu seferde,Bea bana engel oldu. Ona gülümsedim,dün öğlenden beri görüşmüyorduk.
"Günaydın,Bea!" dedim çok enerji doluymuşum gibi. Yanağına öpücük bıraktım.
"O kız,sana öpücük mü attı?" Ah,harika bugün birileri kıskançlık yapmak istiyordu.
"Evet,tatlı bir kızdı." Çenesi gerildiğinde gülmemeye çalıştım. Sinirlenmesini izlemeyi seviyordum. Her sinirlendiğinde onu izliyordum. İlk önce dişlerini birbirine bastırırdı ve daha sonra nefes alışverişi hızlanırdı. Dudaklarımızı buluşturduğumda,tüm sinirinden arınırdı.
Şu an aynısını yapmak istiyordum ama okulda ki insanların içinde yapacak kadar cesaretim yok.
"Ah,bu iyi. Yalnız olmazsın ve belki de onunla aynı dersleri alırsın,eğlenceli olabilir." O,konuşurken gözlerim,özellikle dudaklarına iniyordu. Matematik dersine geç kalmayacağımı bilseydim,onu bir köşeye götürmeye çekinmezdim.
"Derse geç kalacağım."
"Şimdi de kaçıyor musun? Tanrım,ilişkimiz ilk haftadan bitiyor mu?" Biraz yüksek sesle konuştu. Bea,popüler kızlardan biri değildi,kimse onun bu sözlerini umursamamıştır.
"Bea,onun adını daha öğrenmedim bile. Şimdi lütfen derse gitmeme izin ver,yoksa Bayan Gallagh beni bir karınca gibi ezecek," dedim yanağını tekrar öperken.
"Seninle bu konuyu öğle yemeğinde konuşacağım," diye huysuzlandı,dolabımın önünden çekilirken. Kabul etmek üzereyken,az önce ki kızın söyledikleri aklıma geldi. Parmaklarımı saçlarımın arasında dolaştırdım.
"Aslında az önce-"
"Şansını zorluyorsun," dedi gülerek.
**
Hıçkırıklarımı bastırmak ve etrafta bana bakan herkesi öldürmek istedim.
"Aman Tanrım!" diye bağırdı Denise. Onun okulun popüler kızı olduğunu bilmiyordum ve ona sırlarımı açmakta hiçbir sakınca görmemiştim. İki ders önce beni uyaran Bea'yi dinleseydim,şuan bunlar yaşanmazdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
i kissed a girl
Teen Fiction"Lezbiyen olmamın neresi iğrençti ki? Bir kıza aşık olmam mı yoksa bir kızı becerecek olmam mı? Açıkçası ikiside kulağa hoş geliyor."