1 yıl sonra ilk karşılaşma...

4.3K 157 7
                                    

"Allahım ne yapacam ben, nolur Osman babama bir şey olmasın" Nefes çok çaresiz bir durumda kalmıştı. Eli ayağına dolandı desek yeridir. Babasını görmese içi asla rahat etmeyecekti ve bu yüzden acilen Sürmeneye gitmesi gerekiyordu. Ama Tahirle göz göze gelmeye hazır değildi ki. Boşandıklarında bile mahkemeye gitmeye cesareti yoktu.

"Nefes noldu hiç iyi görünmüyorsun, kötü bir şey mi oldu yoksa ?"

"Berrak Os- Osman babam... k- kalp krizi geçirmiş. Asiye ablamın sesi hiç iyi gelmiyordu, benim onların yanında olmam lazım." Nefes'in korkudan titreyen sesi Berrak'ı da hayli endişelendirmişti.

"Ne- neee... Be- ben hemen uçak biletlerine bakıyorum !"

🍃

Tahir tam anlamıyla hiçbir yere sığamıyordu. Az önce yengesi resmen Nefesle konuşmuştu fakat Tahir hiçbir şey sormadan hastaneden ayrıldı. O durumda ne yengesine hesap sorabilirdi, ne daha fazla orada kalabilirdi.

İstikamet:Çivra

Tahir kafasında binbir türlü düşünceyle Karadenize karşı otururken Birgül geldi yanına

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Tahir kafasında binbir türlü düşünceyle Karadenize karşı otururken Birgül geldi yanına. Tahir'e baya bir yanık olan Birgül. Bu onun ilk gelişi değildi. Nefes ve Tahir'in boşandığını duyduğundan beri Tahir'in etrafından ayrılmıyordu. Tahir ne kadar yüz vermesede o bekliyordu "elbet bir gün çıkacak Nefes kalbinden, o zaman ben orada olacağım" düşüncesiyle.
Tahir zaten allak bullak olmuştu Birgül'ün varlığını bile umursayacak hali yoktu.

🍃

Nefes, Berrak ve çocuklar havalimanına ulaşmıştı. Nefes yola çıkmadan Nuranla haberleşip durumu anlatmıştı ona. Çocukları oraya bırakacaktı çünkü hastane ortamı hiç uygun değildi Deniz kızının babasıyla tanışması için. Artık pes etmişti Nefes... evet Tahir onu kızından ayrı geçen günleri yüzünden asla affetmeyecekti hatta nefret bile edecekti, ama eninde sonunda öğrenmesi gerekiyordu ve buna Osman babası vesile olacaktı.

"Yaşasıııın babama gidiyoruz ki ya, anne ben dünyanın en en en mutlu çocuğuyum bu gün" Yiğit sevinçten havalara uçuyordu adeta. Uzun zaman sonra babasına kavuşacağı için çok heyecanlıydı.

"Yiğit, oğlum... Osman dede hasta olmuş ya, o yüzden biz uçaktan indikten sonra sizi Nuran ablana bırakacağız sonra Berrak ablanla birlikte hastaneye gideceğiz, hem saat çok geç oldu birtanem. Ama bak söz yarın sabah erkenden göreceksin babanı tamam mı bebeğım."

Babasının memleketine gidiyorlardı ya olsundu, beklerdi ay ışığında uluyan kurt.

Babasının memleketine gidiyorlardı ya olsundu, beklerdi ay ışığında uluyan kurt

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
BİZE AYRILIK YOKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin