0.3

320 24 52
                                    


James yatakhanede Hugoyla birlikte oturuyordu. "Lütfen James." dedi Hugo milyonuncu kez.

James tekrar tekrar çocuğu reddediyordu.

"Sadece bir günlük alsam olmaz mı?"

"Olmaz Hugo. Eğer bunu kaybedersem babam beni öldürür ki..." fısıldayarak "Çapulcu haritasının ben de olduğunu bile bilmiyor." dedi.

Hugo dudak bükerek kuzenine baktı.

James, haritayı kimseye vermek istemiyordu. O harita sayesin de bütün gizli geçitleri ya da kimin ne zaman nerde olduğunu biliyordu. Bu sayede Eldoris üçüzlerini bulmuştu.

Hugo kuzeninin elinde ki haritayı kaptığın da James de aynı an da ayaklanmıştı. "Hey! Ver onu."

Hugo değneğini haritanın üzerine uzatırken "Yemin ediyorum hiç iyi bir niyetim yok." dedi.

Harita kendi kendine açıldığın da James kuzeninin üzerine atlamıştı. İkisi birden yere düşerken Hugo haritaya bakmak için zorla da olsa kafasını kaldırmıştı.

Herkes onların bu haline alışık olduğu için pek takmıyorlardı.

Hugo haritaya bakarken James'in de gözü haritaya takılmıştı.

Kaşlarını çatarken haritayı kaptığı gibi ayağa kalktı. "Bu nasıl mümkün olabilir?" derken fısıldamıştı adeta.

Koşarak yatağının altından kilitli sandığı çıkardı. İçinde ki görünmezlik pelerinini alırken Hugo "Ne yapıyorsun?" gibi sorular soruyordu.

"Bak işim var. Geri geleceğim ama kimseye hiç bir şey söyleme-" Hugo kapıya doğru ilerleyen kuzeninin kolundan tuttu. "Yasaklı saate bir kaç dakika kaldı. Nereye?"

James sadece "Küçük bir işim var?" diyerek ortak salona gitti. Rose'u gördüğüne sevineceğini düşünmemişti çocuk.

"Rose..." dedi kuzeninin yanına giderken.

"Yatakhaneden Astrid'i çağırabilir misin? Acil."

Astrid nihayet James'in yanına geldiğin de aceleden saçları dağılmıştı. Uykusundan yeni uyanan kızın yanakları kızarmış ve dudakları şişmişti.

Ama tatlı görünüyordu.

"Acil olan şey ne?" dedi gözlerini ovalarken. "Nasıl bildiğimi sorma ama sanırım kardeşlerinden biri kütüphane de kilitli kalmış olabilir."

"Ne!" dedi Astrid gözlerini sonuna kadar açarken. Sesinin yüksek çıkmasına engel olamamıştı.

"Nasıl? Sen nerden biliyorsun? James?" James soruları es geçmeye karar vermişti.

Eğer onlar sırlarını söylemiyorsa pekala o da söylemese olurdu. "Kendime ha-"

"Has yöntemler. Peki. Sadece gidip onu çıkaralım."

Yürürken arkasına bakmadan "Seninle bu konuyu daha sonra konuşacağız." dedi.

Kütüphaneye geldiklerinde iki gecedir buraya uğradığını fark etti.

Aisha'yı kurtardıktan sonra uzunca bir süre kütüphaneye gelmemeye karar vermişti.

James'e arada bakıyordu ama konuşmuyorlardı. Yol boyunca Astrid'in tek düşündüğü şey kızın kilitli kaldığını, ya da nerde olduğunu nerden bildiğiydi.

Triple Troubles / The Next Generation AuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin