1.0

257 22 84
                                    


Medyada Lysander ve Aisha var.

James hastane kanadından fırladığı gibi yatakhaneye koşmaya başlamıştı.

Neler olduğunu bilmiyordu ama olucak şeylerin iyi olmadığını tahmin edebiliyordu.

Elinde ki haritayla gördüğü kişinin nerde olduğunu görebiliyordu.

Hızla merdivenlerin yanına geldiğin de haritada gördüğü kişinin de merdivenlerde olduğunu gördü.

James hızla ismin yazdığı yere ilerlemeye başladı. Asasını her an kullanmaya hazır bir şekilde tutuyordu.

Haritada ki isim hızlandığında koşması gerektiğini fark etti ama onu durduran bir şey oldu.

Profesör Longbottom.

Hemen koridorun sonunda ki Profesör Longbottomın ismiyle asasından çıkardığı ışığı kapatmak zorunda kalmıştı.

Şimdilik tek yapması gereken yakalanmamaktı.

Yarın bu konuyu diğerleriyle konuşma kararı alarak hastane kanadına yol aldı.

Uykuya dalması bu sefer kolay olmuştu. Bedeni yorgundu. Dinlenmek adına gözlerimi kapayıp kendini uykunun huzurlu kollarına bıraktı.

Aisha, Asta ve Astrid bahçeye çıkıp ağaçların yanına oturmuştu. Aisha bir yandan elinde ki elmasını yerken bir yandan da elinde ki kitabını okuyordu.

Asta saçma sapan sesler çıkarırken okuduğu kitaba odaklanamamıştı.

"Hey Aisha, bir hipogrif tarafından ezilmek nasıl bir histir acaba?" dedi Asta yere uzanıp başını Astrid'in bacağının üstüne koyarken.

Aisha derin bir nefes alıp kafasını kardeşine çevirdi. "Hey Asta, sence bu elmayı senin minnoş totona sokmam sana nasıl hissettirir acaba?"

Asta gözlerini kısarken "Çık ıyıp" dedi.

Astrid gülerken "Denemek ister misin?" dedi.

Asta kardeşine inanamaz gibi bakıp "Hepiniz benim üzerime oynuyorsunuz ya." dedi.

Kafasını kaldırdığında bahçede ki Teddy'yi gördü.

"Ya tamam gel kıyamam sana yılanım." dedi Astrid.

Asta göz devirip ayağa kaldı. "Sizin yanınızda durup IQ seviyemi düşüremem biçızlar. Ben gidiyorum."

Asta paytak paytak koşarken Aisha elmasından kocaman bir ısırık aldı. Ağzını kapatarak Astrid'in kulağına fısıldadı.

"Kesin elmayı totosuna sokmamdan korktu."

Astrid kahkaha atmıştı. Bahçeyi kahkahalarıyla inletirken gözleri bir çift gözle kesismişti.

Anında gülümsemesi yüzünden silinirken kafasını Aisha'ya çevirdi.

"Gidelim mi?" dedi kısık bir sesle.

Aisha elinde ki kitabı göstererek "Şunu bitircektim. Şimdi niye yüzünü astın ki hem sen?"dedi.

Astrid kafasıyla bahçeye giriş kısmını gösterdi. Aisha onlara doğru gelen James'i görmesiyle anlayışla kardeşine baktı.

Ağzını açıp bir şey diyemeden James yanlarına gelmişti bile." Bir şey konuşmamız lazım. "dedi Aisha'ya bakarak.

Astrid'e bakamıyordu. Gözleri ne kadar kıza kaysa da hemen geri kaçırıyordu.

Triple Troubles / The Next Generation AuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin