27. Bölüm

8.3K 650 119
                                    

Şeyyy... Bugüne kadar hiçbir ficin medyasına bir şey koymadım ama sanırım ilk defa koyasım geldi, şarkıyı dinlerseniz sevinirim bide şey klibi biraz Soo'nun durumuna uygun gibimsi yani ondan etkilenmiş olabilirim *-* 

--

“Kyungsoo iyi misin?” kalabalıktan gelen uğultu ve kahkahalar artarken ona seslenen tek gecelik sevgilisini duyamamıştı. Kyungsoo başının döndüğünü hissetti. Aynı olayı tekrar yaşıyordu neredeyse. Jongin’in onu yatakta bıraktığı ana geri dönmüştü adeta ama ondan daha fazla acı çekiyordu neredeyse. Başı dönen beden destek alma umuduyla yanındaki masaya tutunduğunda masanın üzerinde duran bardaklar ve tabaklar yerle bir olmuştu. Kyungsoo'yu hatırlamayanlar bile onu kesinlikle hatırlamış dalga geçmeye başlamıştı çoktan. 

“Bugün de aramızda başka bir yakışıklıyla bulunuyor. Kyungsoo kesinlikle zevkli biri!” mikrofonla yayılan kahkaha panik halindeki bedenin kulaklarında yankılanırken içindeki korku büyüyüp canını acıtır bir noktaya geliyordu. Onu şu an başka bir şey daha fazla şaşırtamaz derken ona sarılan tanıdık beden daha fazla şaşırmasına neden oldu.

“Kesin şunu artık!” Kararan gözleriyle zorlukla gördüğü kişi Jongin’di. Diğerlerine kızgınlıkla bağıran ve Kyungsoo’ya sarılan kişi kesinlikle Jongin’di.

“Bunu komik mi buluyorsunuz? Şu çocukluğa bir son verin artık!” Jongin boğazını yırtarcasına bağırırken Kyungsoo’nun titremesi kulaklarına dolan sesle artmıştı. Jongin’in ilk defa bu kadar çok sinirli olduğunu görmüştü.

“Onu yatağa atan sen değilmişsin gibi konuşuyorsun Jongin. Şu an karşımızdaki kişi bu çocukluğu başlatan kişi değil mi yoksa?” Jongin’in bağrışlarını ve salondan çıkan uğultuyu mikrofondan çıkan ses bastırmayı başarmıştı.

“Şu an burada Kyungsoo’ya aşık olan biri olarak bulunuyorum. O gece bir hataydı.” Kyungsoo Jongin’in göğsünde dinlendirdiği başını kaldırıp uzun olana baktı. Titremesi durmuştu ama daha kötü bir şey olmuştu. Hareket bile edemiyordu artık. Vücudu bütün fonksiyonlarını durdurmuştu. “Ona aşığım. Ona hep aşıktım. Onun üzerine iddiaya girdiğimde de onu bir başına bıraktığımda da... Onu seviyorum. Bu yüzden bitirin artık şunu. Dalga geçmeye çalıştığınız kişi bu yaptığımız şeyleri hak etmeyecek kadar kusursuz biri.” Ve Kyungsoo için her şeyin sonlandığı an bu olmuştu. Bacakları zayıf bedenini taşıyamayacak noktaya geldiğinde kendini olduğu yere bırakmaktan başka bir kaçış noktası bulamamıştı, ta ki güçlü kollar onu sarmalanıp düşüşünü engelleyene kadar. Jongin bitkin bedeni kollarının arasına alarak bu mide bulandırıcı yere yakışmayan güzellikteki Kyungsoo’yu dışarı çıkardı.

“İ-indir beni.” Kyungsoo nihayet konuşmayı başardığında Jongin onu arabasına taşımakla meşguldü. Onun dediğini anca arabaya gelince yerine getirebilmişti. Kucağındaki hafifliği pahalı arabasına bıraktıktan sonra dolanarak kendi koltuğuna geçti. Titremesi Kyungsoo’yu yeniden ele geçirdiğinde akmak için hazırda bekleyen gözyaşlarını da sertbest bıraktı. “Senden nefret ediyorum.” Hıçkırıkları boğazını aşındırırcasına artarken sinirini atabilmek için saçlarına asıldı.

“Kyungsoo!” Jongin kasılmış bileklere asılarak yumuşak saçlara yapışan elleri ayırmaya çalıştı. “Kyungsoo hayır! Bunu yapma! “ Acıya aşina olmayan Kyungsoo sinirlendiğinde kendisine zarar verirdi. Jongin’in en büyük korkusuydu bu durum. “Lütfen... Sakinleş... Hadi sakinleşti. Her şey geçti.” Küçük elleri okşayarak diğerini rahatlatma girişiminde bulunuyordu. Kyungsoo’nun kendine gelebilmesi için imrendirici bir şekilde nefeslerini düzene sokarak sakinleşmesini bekledi. Nihayet eller bir anlık gevşediğinde bu fırsatı değerlendirerek küçük elleri kendi başının üstüne koydu. “Kızdığın kişi benim. Bana zarar ver. Kendine dokunma.” 

“Yapamam...” Kyungsoo titreyen ellerini yavaşça diğerinin başından indirip gözlerinin içine baktı. Jongin’in dolan gözleri her şeyi anlatıyordu anlatıyordu aslında. Söylemek istediği ama söyleyemediği şeyleri de... Kyungsoo’nun hıçkırıkları nihayet sona erdiğinde az önce herkesin içinde ona aşık olduğunu söyleyen dudaklara titreyen dudaklarını bastırdı. Jongin bu anın geleceğini çoktan biliyormuşçasına bu ani dokunuşa ustalıkla karşılık verdi. Kyungsoo her şeyden çok korktuğu dudakları öperken Jongin ise yıllardır pişmanlık duyduğu dudakları öpüyordu. O zaman yapmalıydı bunu. Yatakta savunmasızca bıraktığında yapmalıydı bunu. O zaman sarmalıydı yaralarını. Ya da okula geldiği gün okuldaki herkes onu dışlarken o sahip çıkmalıydı Kyungsoo’ya. Ama o zamanlar bilemezdi. Daha sonradan bu kişiye aşık olduğunu fark edeceğini ve her gün duyduğu pişmanlık yüzünden kalbinin acıyacağını bilemezdi. Hayatının onunla iş yerinde yeniden birleşeceğini ve onun büyüsüne kapılacağını bilemezdi.

“Her şey için özür dilerim. Sana acıyı tattırdığım için özür dilerim. Canını acıttığım için özür dilerim. Seni sevmeme rağmen bunu fark edemediğim için, fark ettiğimde ise itiraf edemediğim için çok özür dilerim.” Dudaklarını sadece kısa bir süreliğine ayırmayı planladığı dudaklardan ayırıp avuçlarının arasına aldığı yüze fısıldadı. “Sen üzüldüğünde canım acıyor, sen ağladığında ben de ağlamak istiyorum. Sen güldüğünde yine canım acıyor çünkü güldüğün kişi ben değilim. Seni başkasıyla gördüğümde vücudumdaki bütün kanım kalbimde toplanıyor. Sen bana yakınlaştığında o kalbim hareket etmeyi kesiyor. Sana aşığım. Sana çok uzun zamandan beri aşığım. Aşkın ne olduğunu bilmediğim dönemlerde bile sana aşıktım. Ama bunu fark ettiğimde buradaki kalp aşkla değil nefretle atıyordu." Kyungsoo'nun göğsünü işaret etti. "Kalbin yeniden benim için atamaz mı? Bunun için çok mu geç oldu? Biliyorum berbat biriyim ama kalbin bu berbat kişiyi seçemez mi yeniden?”

“Bunu söylemekte çok geç kaldın Jongin.” Jongin’in kalbi yeniden hareket etmeyi kesmişti. “Çünkü kalbim çoktan seni seçti.” Kyungsoo onu bu kadar kolay affedebileceğini düşünmüyordu. Kolay affetmiş miydi ki? Yıllardır Jongin'i her gün görüyordu ve her gün ondan kaçıyordu. Bir şekilde yine uzaklaşıyordu ondan. Bu kadar ceza Jongin için yeter miydi? Bu ceza Kyungsoo'ya da zarar vermeye başlamıştı çünkü. Her gün onu deli gibi özlüyordu. Sadece üç gün çıktığı birini deli gibi özlüyordu. Jongin'in yaptığı şey affedilebilir bir şey değildi ama kalbi neden acımasızca onun için atıyordu. Bu yüzden kendinden nefret ediyordu. Zayıf kalbi sadece Jongin'de atığı için. Tanıştığı onca kişiye baktığında bile Jongin'i gördüğü için kendinden iğreniyordu.

Jongin'i yağmurda kapıda beklettiği günü hatırladı, kendisi yüzünden gıda zehirlenmesi yaşadığını, hastalandığını, çevresindekileri umursamayıp Kyungsoo'yla ilgilendiğini, hastalandığında Jongin'in başında beklemesini, doktor kontrollerine düzenli bir şekilde gelişini, kanaldaki en ufak bir zorlukta destek oluşunu, merdivenlerden düşerken düşünmeden onu tutuşunu, sırf ilgi beklediği için numara yaptığını ve bu gece herkesin içinde aşık olduğunu söylemesini...

Sonra ise o gece yaptıklarını hatırladı...

Bu ikisinden hangisi ön plana çıkardı? Yalanları yüzünden ondan nefret edip kaçması mı gerekiyordu yoksa yaptığı iyiliklerden dolayı onu affetmesi mi? Yaşadığı onca zorluğu, Jongin yüzünden çektiği acıları yine Jongin sayesinde unutabilir miydi? 5 yıl sonraki lise toplantısına tanımadığı birinin elini tutarak değil, Jongin'in elini tutarak gidebilir miydi?

Neden kalbi affetmeyi seçiyordu? Doğru olan bu muydu yoksa sadece onu mu istiyordu kalbi? Dokunuşlarını bile hatırladığı adama aşıktı ve kaçacak yeri yoktu. Yıllardır hapsedilmiş gibiydi.

O gece olanlar yüzünden hayatı tamamen değişmişti. Şimdi ise aynı kişilerin karşısında Jongin çok daha farklı davranmıştı. Kaybettiği gururunu, hayatını, kalbini ve sevgisini geri kazanabilir miydi? Jongin'in onu savunması yeterli miydi? Belki bu sorularının cevao tamamen olumsuzdu. Jongin pisliğin biriydi, buna şüphe yoktu ama o diğer yolu tercih etmişti, kendisine en az acı veren yolu, ait olmak istediği yolu... 

--

Soo'nun Jongin'den intikam alması için beklediniz hepiniz, Jongin'in baya acı çekmesini istediniz falan ama 'KIYAMADIIIIIMMM' ve bu şekilde bir çözüme kavuşsun istedim, her şey başladığı gibi bitti gibi bir şey oldu, çok korkuyorum bana kızarsınız diye ama fazla acı çeksinler istemedim :( 

Önümüzdeki bölüm sadece Kaisoo olacak ve bu şekilde affedilebilme şansım var mııı?? *-* 

Moonlight ChannelHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin