1. Bölüm

519 17 6
                                    

1.BÖLÜM

Gelinliğimin bel kısmında ki küçük taşlarla oynarken, stresten biraz daha uzaklaşmaya çalışıyordum.

Ellerimi heyecanla dalgalı saçlarım arasından geçirdim, ardından boynumdaki gerdanlığın gözalıcı taşlarına dokundum.
Ama bunların hiçbiri heyecanımı biraz olsun azaltmıyordu.

Bugün sevdiğim adamla hayatlarımızı birleştirecektik ve ben aylardır bu günün güzel olması için hazırlanıyordum.

Heyecanımı yenmeye çalışacak başka uğraşlar ararken, hazırlandığım odanın kapısı açılmıştı.
İçeriye takım elbiseli Namjoon geldiğinde ellerimin titremesi de kontrolden çıkmıştı.

Yavaşça bana doğru geldi, ben sanki onu ilk kez böyle görüyormuş gibi heyecanlanmıştım, yerimden kımıldayamıyordum.
Tanrı aşkına defalarca prova yapmıştık.

Ellerini belime yerleştirdi ve refleks olarak benimde ellerimin onunkilerin üzerine gitmesine sebep oldu.
Kafasını yavaşça omzuma yasladı ve bir süre aynada ki görüntümüzü izledi.

Kalp atışlarım biraz daha yavaşlamıştı.

Başını yavaş hateketlerle boynuma çevirip derin bir nefes çekti ardından omzuma küçük bir öpücük kondurmuştu.
Bunu yapması çok hoşuma gidiyordu.

Ellerim sayesinde elini belimden çekip vücudumu tamamen ona döndüm.
Ellerini sıkarak yüzüne baktığımda gözlerinde parıltılar görmüştüm.
Aynı parıltılardan bende de yeterince olduğunu fark edince konuşmuştum.

"Teşekkür ederim.."

Kaşlarının merakla havalandığını görünce ellerini biraz daha sıkarak güç almıştım.

"Beni böylesine mutlu ettiğin için teşekkür ederim Nomjoon-ah.."

Gözlerinde ki parıltı bir anda yok olmuştu.
Bir anda yüzünde ki gülümseme silinmiş, ifadesi anında donuklaşmıştı.
Yanlış bir şey söyleyip söylemediğimi kendi içimde tartışmaya başlamıştım bile.
Ama çabuk toparladı.
Yine gülümsedi ve kolları bedenime dolandı.

"Asıl ben teşekkür ederim Lucy.. her şey için.."

Yüzümdeki aptal gülümsemeyle bende kollarımı ona sarmıştım.
Hayatım boyunca ciddiyetinden ödün vermeyen bir kız olsamda tam anlamıyla aptal bir aşıktım ve sevdiğim adamın kollarındayken aptalca gülümsememe engel olamıyordum.

Namjoon bedenlerimizi ayırıp elimden tutarak beni kapıya doğru sürükledi.
Kapıdan çıkacağımız sırada durmuştu, onun ellerine dolanmış ellerim sayesinde ben de hemen onun arkasında durmuştum.

Beni baştan aşağıya süzdükten sonra yeni bir şey fark etmiş gibi yüzüme baktı.
Elleri yanaklarımı bulup bir süre okşamıştı.

"Bugün gerçekten çok güzel olmuşsun sevgilim.. ve.. saçların.. saçların uzamış gibi?"

Aydınlanmış bir şekilde ona bakıp konuşmuştum.

"Ah~ evet, istediğim model için saçlarım biraz kısa kalıyordu, o yüzden.."

Kafasını sallayıp tekrar ellerimizi birleştirdi ve odadan çıkmamızı sağladı.

Uzun koridorda ilerleyip geniş iskeleye açılan bahçeye doğru adımlıyorduk.

Arada sırada bakışlarım daima ileriyi gören yüzüne kayıyordu.
Aklıma gelen anılara engel olamıyordum..

<Flashback>

Shipwreck || KNJHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin