soğuk Def

199 17 5
                                    

Sam'in  ağzından.

merhaba arkadaşlar.  öncelikle bu bölüme şöyle başlamak istiyorum.  Ben Sam Winchester hayatımda böyle boktan yazar görmedim.  başımıza açmadığım şey kalmadı aq.  hadi hepsini anladım  da crowley'i  insafa getirmeyi nasıl becerdin lan?

hala yazar benim Sam.  şuan seni rezilnedebilirim.  herşey benim elimde.  ona göre konuş.

sen minicik boyunla beni mi rezil etcen? git oyuncaklarına oyna.

arkadaşlar.  Sam bölümü tuvalette yazıyor.  sabah yulaf ezmesini fazla kaçırdı ve cırcır. oldu.  2  buçuk saat 17  saniye 9 salisedir içeride. 

çocuk aklınla ancaknbu kadar sallayabiliyorsun işte.

o halde bana bu kokunun kaynağının sen olmadığını nasıl ispatlarsın.

sikyirgit başımdan.  sıçarken bile rahat yok amk.

önce sen başlaattın..

tamam su yeter.  bebe

ne kadar inkar etsemde iki saatin ardından tuvaletten yeni çıktım.  zaten cehennemin yanık kokusu var. bide bok kokusu eklenince  Dean ben tuvaletin kapısını açar açmaz benden en uzaklarda odaya kaçtı.  aslınde bende öyleler yaptım.  Def içeriden bağırmaya başladı.

" Cass bazı kuralları ihlal edip cehenneme bize yardıma gelebileceğini söyledi.  ama bok kokusu  onun güçlerini çok zorlamaya başlamış. " derken başını kaşımaya devam etti.

"Def. iyi misin yavrum sen? " diye sordu Dean. 

" iyiyim hacı sen nassın? " ne dedi lan o öyle? 

" o nasıl ağız lan öyle? " diye bağırdı deann.  bir yandann  burnunu tıkayarak.

" Aslan ağzı yavrum. "

"Def. "

" buyrun  benim"

" yoksa sen hastamı oldun?" dedim şüpheyle. def telaşla ellerini  yanaaklarınaa götürdü.

" hayır ben hasta olamam. .." bir anda. ciddiliğini yitirip...

"... ben hasta olammaam.  ama. pasta. olabilirimmmm.  aaahahahahahah  aaaahahahah. hahahahaha"  hem de. kendi kendine mi gülüyor.   Deann anlamaya çalışırcasına Def'e bakıyordu.  ama. ben artık dayanamadım. 

Def'in bileğinden tuttuğum gibi hala bok kokan  tuvalete kilitledim.  

"afferim  benim kardeşime.  bizede  bulaştırcak diye çok korktum lan. "  ama Def içerde. salak  espriler yapıp gülmeye devam ediyordu.

"Sam bu sana gelsin.  adamın biri yerde elli dolar bulmuş. ama ayaklı bulamamış.  aaahahhahaa  hahhah Ahaahha ..." diye tuvaletten bağırdı def.  

" Def. sus yoksa. ağzına acı biber sürerim. " diye bağırdı Dean.  kalkıp dolaptan iki bira aldım.  mutfaktayken yine  o esprilerden birini duydum.

"Dean sen hiç gol atamayacaksın biliyorsun değil mi adamım? "  Deann de. mal gibi "niye lan " diye sordu.

" çünkü senin tipin ofsayt dostum. " hahh al işte  sanki bu boktan şakayı bilmiyordu.  yani ben bile buna. benzer otuz tane esprii yapmıştım ( dünya da)  bari onlardan ders. alsaydın.  Dean sinirle belinden çıkardığı kemeri ikiye katlayıp tuvaletin kapısına doğru yürümeye başladı.   oha lan oha ulan beni bile kemerle dövmeyen abim küçücük kızımı...  koşarak Dean'in  üzerine atladım.  o altta ben üstte yere yığıldık.

"napıyon abi kızımı döven? "

" kalk üstümden göstercem ona ofsaytı." Def. içerden  yine bağırdı.

"geçenlerde kaptana sordum.  sen kapptanmısın diye.  evet dedii.  bende dedimki hangi kaptan.  su kabını yoğurt kabımı diye.  meğer adam cocumuyomuş.  aaaaaaaa.  aaahahhahaa.  hahha.  aaaah. aah.  yardım edin. " Deann elindeki kemeri bırakıp beni ittirdii.  sonrada  ayağa kalkıp çıkarttığım biralardan birini başına dikip başka bir odaya gitti.

" eli olmayan babaya ne denir?   NOel baba denir.  aaaaaaa.  aahaahhaaha.  aaaaaaa. yardım edin.  aaaaaaa. aahhaaha. ah. " bu seferki kahkahadan çok  çığlığa benziyordu.  ayrıca yardım istemişti.  içeri bağırdıım.

" Dean Def yardım edin diyor.  "

" bok kokusundanndır boşver. " dediğini yaptım.  bende. masada. durann biramı alıp oturdum.  

"aaaaaaaaa.  yardım edin lütfen.  aaaaaaa.  Sammm! " bu sefer espri yoktu.  ve. resmen çığlık etıyordu.  ağlaması seslerinin yarattığı korkunç sesten bahsetmiyorum bile.  benden önce Dean kaalktı.  tuvaletin kapısına gidip bağırdı.

"iyi misin? " cevap yine iğrenç bir espriyle geldi.

" eeeen hızlı sayı 10 'dur.  çünnnkü üühüh onuuun ara araba araaaaabası vaar aaaaaaa. "  ama. bu seferki espriyi ağlayarak söyledi.  hemen cebimdeki anahtarı çıkartıp kapıyı açtım içeriden önce  bok ve yanık kokusunun yanından kan kokusundan. geliyordu.  kapı tamamen açılınca. korkunç bir manzarayla karşılaştım.  karşılaştık. 

defne hala   başını kaşıyordu.  gözleri ağlamaktan kıpkırmızı olmuş.  bağırmaktan sesi çatlamış ve. susuzluktan dudakları kurumuş.  rengi solmuş ve saç dipleriindenn kalanlar akarken hiç de mutlu  sağlıklı görünmüyordu.  Deann bir kolundan ben biir kolundan kafasındaki ellerini indirmek için çekiştirdik.   tırnaklarının içi deriyle  dolmuş parmakları kanlıydı.  kaşımaktan başında yaralarını açmış.

" sana ne oldu böyle? "

Def ağlayarak

"ge-çen gü ühühü ne gün  bir taksi çe-virdim hal- hala dönüyor. "

Winchester MühürüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin