Winchester Mühürü

Ağlak Def.

Dean'in ağzından;

Sahte FBI kimliklerimizi alıp olay yerien gittik. Def'i yakınlarda bir dözmeciye bıraktık. Çok canı yanacak yavrucağın. Ama Şeytanlardan korunması gerekiyor. EE ne de olsa bakire. Ne diyom lan ben?

Yeni bir hayalet olayı. Basit bir iş. Ne yalan söyleyeyim bu hayaletler felan Defneyle uğraşmaktan çok daha kolay. 

"Dean? Kızlarını kaybeden ailenin evi burası mı?"

"Hayır Sam kaç kez söyleyeceğim. Burası ihbarı yapan Kişinin evi. Ama onun evinde de garip olaylar oluyormuş. Garth söyledi." Aptal çocuk Sam. Belkide bu salaklığı fazla büyük olduğu içindir. Tam Tanıkla konuşacaktık Ankara'nın Bağları ile tüm ciddeyetin içine sıçan telefonuma bakmak zorunda kladım. DEF.

"Ne var Lanet olası?"

"Dean çok acıyacak mı?"

"Bakirliğini almayacaklar Def, Dövme yapacaklar."

"Biliyorum. Sadece korkuyoru."

"E heralde acıyacak mal." Telefonun diğer tarafında bana cırlamaya başladı.Ne dediği anlaşılmıyordu. Ama arkadaki adamın küfür ettiğinni duybiliyordum.

"DEFF! Sakin ol."

"Canım acıyacak mı?"

"Hayır."

"Bana yalan SÖYLME."

"Aç götünü bekle göstereceğim sana acıyı. Kapat lan telefonu. İşteyim." Nasıl bir gerizekalı lan bu.Sam'in yanına döndüm.

"Def. Biraz korkmuş o kadar." 

"Merhaba by Jim.  Bize neler gördüğünüzü anlatın lütfen."

" Karşımda bir kadın belirdi. Yanıma kadar geldi.VE kayboldu. Aynı görüntü evimde de oldu.

"KAdın size tanıdık geliyor muydu?"

"Hayır. Ama oldukça seksi." Adama baka yalnızlıktan hayalete sarmış. Tövbest...

"Ertesi gün karşı komşumun kızının çığlılarını duydum. Ve ardından yine o kadın bana el salladı ve yok oldu. Sonra çığlıklar anında kesildi."

" Jimmy!.."

"Adım JİM."

"Peki Jimciğim. KAdının üzerinde nasıl birşey vardı. Kaç yaşında gibiydi."

"Ahh- şey. Kadın .Tangası vardı. Üzerinde de gecelik." 

Konuşmamız bitti. Olayı Sam ile tartışırken Tekrar Ankara'nın Bağları. Ahh lanet telefon müziği.

"Ben Dean."

"Dean yardımın lazım."

"Def?.."

"Dean adam bayıldı."

"Ne? Ne yaptın lan adama. Seni cani. Alt tarafı Dövme."

"Ya yemin ederim birşey yapmadım. Burada hayalet gibi birşey var. Yani vardı. Kahretsin dean çabuk gelin." Telefon yüzüme kapandı. Seni oruspu. 

"Sam Yürü gidiyoruz . Def adamı becermiş."

"Ne?"

"Bin arabaya SAmmy." İki dakika içinde dövme salonuna geldik. Def içerde oturmuş. Paranoyak gibi sallanıyordu.

İçeri girer girmez Sam'e sarıldı. 

"Ne oldu?" Yerde yatan cesedi görünce Def'in neden böyle olduğunu anladım. Yani Def bir adamı öldürse bile bunu yapacak kadar cani olduğunu sanmıyorum. Çünkü adamın çükü elinde ve kafası ters dönmüş şekilde yerde yaıyor.

"Def dışarı çık." Dediğimi ilk kez ikiletmeden yaptı. İki farklı yerde kusmuk vardı. Muhtemelen Defne kusmuştur.

Adamı toplayıp Samle beraber yaktık. Tanrım az kalsın bende kusuyordum.Def'in yanına gidip sorular sormaya başladım.

"Orada ne oldu."

"Bir kadın. Hatta bir fahişe geldi ve adamı becerdi. Sonra da bana eğer dışarı yalnız çıkarsam banada böyle olacağını söyledi."

"Seni tehdit mi etti?"

"Tehdit gibi değildi. Sadece beni uyardı. Saçımı  okşadı ve alnımdan öpüp gitti. Bende seni aradım."

"Peki adam o gelmeden önce ne yaptı?"

"Size söylerim ama Suçu bana atmayacağınıza söz verin."

"Söyle şunu salak."

" Dövmeci, Dövmeyi nereye yaptırmak istediğimi sordu. Ben daha söylemeden sizde olan yere yapmak istedi. "

"Bizim dövmelerimiz göğsümüzde seni sürtük."

"Bana sürtük demeyi kes. Bilmiyordum tamammı. Olur dedim.Nerede olduğunu sordum ama cevap vermedi. Üstümü çıkartmamı istedi. Çıkartmayınca de bağırıp çağırmaya başladı. Sonra d o şey geldi."

"Sana dokundu mu?"

"NE?"Aslında ona bağırmak istemiyordum. Ama İki buçuk yıldır birlikteydik ve o çok küçük. Sanki kardeşimiz gibi oldu artık. Onu Sam gibi koruyorum. Sam de öyle.

"Sana dokundu mu dedim?" Gerçekten bağırmak istemiyordum ama bağırdım işte.

"HAYIR . BANA BAĞIRMA . PİÇ kurusu." Diye cırladı. Imapala'yı kullanmaya başladım. Biraz efsanelere göz attım. Evet bir kadın var. Tecavüz edilerk öldürülmüş. Bu mahallede. Gömüldüğü yerin üzerine bir ev dikilmiş. Ve ev depreme dayanıklı olmadığı için yıkılmış. Daha iki gün önce yıkılan evin üzerien cinayetler başlamış. 

Ankara'nın bağları. Biri şu müziği değiştirsin. Arayan Garth:

"Tanık olan yaşlı adam cani bir şekilde öldürülmüş."

Yıkılan evin olduğu yere gittik. Ve heryeri yaktık. 

Yeni bir otel bulduk. Ve gceyi orada geçirdik.

Tüm gece Def ağladı. Biz de uyumadık. Ben televizyon izledim. Sam kitap okudu.  Aslında abartacak birşey yoktu. Yani burası Amerika. Burada böyllle piçler hep olur. Gerçi o Türkiye'den geldi ama Bence piçler her yerde. Acaba gördüğü ilk şey miydi? Belki de onan böyle ağlıyor. Hiç sanmıyorum. Yani o şey çük bile değildi. Çok kısa.

"Bu gece kim benimle uyumak ister?" Ağlamasına son vermiş ama gözleri pin pion topları gibi şişmiş. 

"Belki ben uyuyabilirim." Bunu neden söyledim ki?

"Eğer duş alırsan olabilir."

"Pekala."