-Be...Ben, 5 ki-kişinin canını mı aldım?....
-Antho-
-Lü...Lütfen beni yalnız bırakın...
-Anthony, bunu kendi isteğinle yapmadın... Bunun senin suçun olmadığını bilmelisin. Ama eğer gücünü gerçekten kullanmaya karar vereceksen bunlar her zaman başına gelecek. Sahip olduğun bu güç sana ölüm, acı ve üzüntüden başka hiçbir şey getiremez... Ne kadar uğraşacak olsan da, ne kadar çalışsan, çabalasan, kontrol etmeye gayret etsen de, hangi yolları denesen de gücünü kontrol altına alamayacağın bir zaman gelecek. Baban güçlerini kontrol etmeyi başarmıştı ama onları uzun zamanlar kullanmadı ve öldüğü gün de kontrolünü kaybettiği gündü. Eğer gücünü kullanmaktan vazgeçersen, sonunuz aynı olacak... Ama şimdi, şuan onlardan vazgeçer ve ilerde asla kullanmazsan huzurlu bir hayatın olabilir. Güçlerin onları keşfetmeye ve onları her yönlerinden kullanmayı başarana kadar seni ele geçirmeye devam edecek... En sonunda ise kontrolu tamamen kaybedeceksin. Böyle bir hayat mı istersin, yoksa sevdiğin insanlarla huzurlu bir şekilde yaşayabileceğin bir hayat mı?
-Gidin başımdan! Daha fazlasını duymak istemiyorum!!!
Annem, benim bağırmamdan sonra, sessiz bir şekilde arkasını döndü ve çadırdan uzaklaşmaya başladı. Lux amca ise son olarak bir şeyler daha söyleyebilmek için yanımda kaldı.
-Lütfen doğru kararı ver Anthony. Ben senin baban değilim, seninle bir kan bağımız da yok. Bu dediklerimi ne benim için yap, ya da Melanie teyzen için! Anneni düşün! Baban öldükten sonra onu hayata bağlayan tek şey sendin. Onun yüzünü güldüren de, ayakta dimdik durabilmesini sağlayan da sendin. Eğer seni kaybederse ona ne olur biliyor musun?
-Lütfen! Sadece düşünmek istiyorum!!! Git başımdan!
Lux amca, bunu daha fazla uzatmak istemedi ve o da arkasını dönüp yürümeye başladı. Birkaç adım sonra durakladı ve son bir şey söyledi.
-Baban için...
-Ba... Babam için mi?
-Baban için yap! Baban için doğru kararı ver! Çünkü o da böyle isterdi...
Evet, evet babam da böyle isterdi. Lux amcam doğru söylemişti. Babam da benim yapacağımı yapardı.
-Haklısın amca! Bunu babam için yapmalıyım. Çünkü o da onun izinden gitmemi isterdi!!!
-N... NE?
-Onun yaptığı gibi yapacağım! Bütün güçlerimi öğrenmek istiyorum!
-Ağzından çıkanı kulağın duyuyor mu ha?
-Evet! Gayet net!
-Sana az önce dediklerimin hiçbir anlamı yok mu yani?! Hayatında ölümden, acıdan, üzüntüden başka hiçbir şey olmayacak! Baban böyle mi isterdi ha? Eğer öyle olacağını bilseydi bunu seçer miydi? Hayır seçmezdi!
-Yalan söylüyorsun... Evet hayatı, hayatınız ölüm, acı ve üzüntüyle geçti ama bunların yanında size mutluluk hiç mi getirmedi? kaç can almasına rağmen sizlerin hayatını birçok defa kurtarmadı mı? Can aldığı kadar can kurtarmış olmadı mı?
-Onun kaç kişiyi öldürdüğü ile ilgili bir fikrin var mı? Ne kötülükler yaptığıyla ile ilgili? Evet belki birkaç kez kendisinin ve bizim hayatımızı kurtardı ama bunlar onun yaptıklarını değiştirme-
-Kapa çeneni! Bunları sadece onu kıskandığın için söylüyorsun değil mi? Tanıştığınız günden beri babamı hep kıskandın! Çünkü onun gücüne asla yetişemezdin. Senden her konuda daha üstündü! Yaptıkları ile ilgili sadece kötü olanları söylemenin tek sebebi bu! Eminim Melanie teyze ile tanışmadan önce annemin kalbini kazanmak için bile mücadele etmişsinizdir... Ama asla babam kadar olamadın! Kaç kişinin hayatını kurtardın ha? Kaç kez babamı kurtardın? Ya o seni kaç kez kurtardı? Sizi kaç kez kurtardı? Bizim için nelere katlandı? Zamandında bir gözünü bile kaybetti! Hem renk körü, hem de tamamen kör bile oldu! ölmemesi imkansız olan yerlerden canlı kurtuldu! Ateşe hükmedebilen Alexander'i öldürdü! Birçok yoldaşı gözlerinin önünde can verdi! Başına kimsenin hayal bile edemeyeceği olaylar geldi! Mutantlara yem edilmek üzere bir kafese bile atıldı! Bunların hepsini annem bana anlattı! Ama sen neredeyse hiçbir şey yapmadın! Şimdi ise en azından onun tırnağı kadar olabilmek için tek bir sözünü tutmaya çalışıyorsun! Bizim için yaptığın tek şey... O iğrenç direnişçi kampına girebilmemizi sağlamandı! İnsanlara köle gibi davranıldı lanet bir yer! Evet babamın yolundan gideceğim. Çünkü ben de onun gibi bir adam olabilmek istiyorum! Senin gibi olmaktansa sevdiklerim için ölmek daha iyidir!
-S...Se...Sen ne cüretle!?!?
-Ne cüretle mi? Bu dediklerimin hiçbiri yalan değil! Doğruların söylenmesi gücüne mi gidiyor yoksa? Ben küçük bir çocuk değilim! Senin gibi birinin beni yönlendirmesine de ihtiyacım yok!
Dediklerimin ona bir kazık gibi saplandığını anladım. Ne kadar sinirlendiği yüzünden okunuyordu, aynı zamanda o kadar şaşkındı ki tarif bile edilemezdi. Öfkesine yenik düşüp bana saldırabilirdi bile!
-Pekala evlat! Eğer canını feda etmeye hazırsan en azından rakibine biraz hasar verebilirsen iyi edersin! Göster bakalım nelerin varmış! Bu işler Sadece konuşmakla olmaz...
Hava birden buz gibi olmuştu. Titremeye başladım. Lux'a baktığımda ise bir gram bile titremiyordu. Tam tersine gücünün doruğundaydı! O buzu kontrol edebiliyordu ama yoktan buz yaratamazdı. Suya ihtiyacı vardı.
-Gücünü kullanamazsın! Burada gücününün 1/10'unu bile kullanmanın hiçbir bir yolu yok!
-Havaya baksan iyi edersin! Evlat...
Başımı kaldırdım ve havaya baktım.Havada bulutlar vardı... Kara bulutlar!
-Bunca zaman, benim sadece buzu kontrol edebildiğimi mi düşündün yoksa? Hahaha! Hadi şunları yağdıralım!!!
Lütfen yorumlarınızı eksik etmeyiniz ve bölümü beğendiyseniz vote veriniz :)
SON YAKLAŞIYOR
