Yine kontrol etmedim mandmsmnf. Hatam varsa affedin...
Yorum yapın noluuur
-
Jungkook
Sabah yüzümün her tarafına kondurulan öpücüklerle uyanmıştım. Dün akşam sinirden patlamak üzere olduğum için Taehyung hala gönlümü almaya çalışıyordu.
"Tavşanım uyanmış mı~" kedi gibi sırnaşıp kolumun altına girdiğinde gülmüştüm. Masumane çıkan sesi altında arsız bir Taehyung yatıyordu.
"Biliyor musun? Kahvaltı hazırladım ben sana" kaşlarım şaşkınlıkla havalanırken şirin gülümsemesini izlemiştim.
"bu hamaratlığını neye borçluyuz acaba?" gülümsemesi genişlenmiş ve minik mırıltılar çıkarıp yerinde titremişti. Akıl sağlığım bu çocuk sayesinde yerinde değildi arkadaşlar. Şu anda karşımdaki aşırı sevimli kedi yavrusunu görseydiniz beyniniz patlar, burnunuzdan kan gelirdi, o derece yani.
"Hiiiiç içimden geldi." yataktan kalkıp kolumu tutmuş ve çekiştirmeye başlamıştı. "Kalk artık şurdan yapıştın yatağa" sinirlenmişti ve ben sinirlenmesine bayılıyordum. Şekilli kaşları çatlıyor, minik yanakları şişiyor ve pembiş dudakları öne çıkıyordu. Bir süre gülümseyerek sinirli ifadesini izledikten sonra yavaşca kalkmıştım. Biraz daha yatsaydım sinirden bayılabilirdi. Yani korkuyordum.
~~~
Aşırı eylenceli geçen kahvaltımızı ardından - biraz komik lise anılarımdan bahsetmiş ve Taehyung'un gülmekten burnundan meyve suyu geldiğine şahit olmuştum- meşhur L şekli koltuğumuzda oturup Gumball izliyorduk- Taehyung çok seviyordu- ve patlamış mısır yiyorduk.
"Tae çok saçma bu ya, balıklar suyun dışında yaşayamaz ki" diye isyan ettiğimde büyük gözleriyle yüzüme bakmıştı. "ha kaktus ve muzun konuştuğunu kabullendin yani?".
Dudaklarımı birbirine bastırıp pes etmiştim. Uyumama izin vermiyordu. Ne zaman uyku moduna geçsem göğsümü çimdikleyip uyumamı engelliyordu.
Tekrar isyan etmeye başlayacakken kapı çalmıştı. Taehyung kafasını göğsümden kaldırıp kapıya bakmış ve uflamıştı. "hafta sonumuzu mahfetmeye gelen kim çok merak ediyorum" gülümseyip koltuktan kalktığımda, Taehyung onaylamaz mırıltılar çıkarırken kapıyı açmıştım.
"Anne?" neredeyse 5 yıldır görüşmediğim annem karşımda bana gülümsüyordu.
"merhaba Jungkook" hala şaşkınlıkla suratına bakmaya devam ediyordum. Beş yıl sonra mı aklına gelmiştim yani? "beni içeri almayacak mısın?" diye sorduğunda istemeyerek geri çekilmiştim.
Direk salona girdiğimde kapıyı kapatıp yanına gitmiştim. Annem ağzı açık bir şekilde Taehyung'a bakıyordu. Annemin ifadesi kaşlarımı çatmama sebep olurken "Anne?" demiştim.
Annem benim varlığımı unutmuş gibi Taehyung'a bakmaya devam ederken
"inanamıyorum" demiş ve eliyle ağzını kapatmıştı. "T-taehyung" benim ve Tae'nin gözleri şaşkınlıkla açılırken birbirimize bakmıştık.
Annemin şaşkın ifadesinin yerini gülümsemesi alırken Taehyung'un yanına oturup yanaklarını sevmişti. "bunca yıl seni görmek o kadar güzel ki" saçlarını okşadığında hala etkisinden çıkmamıştım.
"Taehyung'u nereden tanıyorsun?" gülümsemesi büyümüş ve "hatırlamazsın çok küçüktün " demişti.
Eliyle oturmam için işaret yaparken oturmuş ve anlatmasını beklemiştim. "Taehyung'un babası ve senin baban liseden beri arkadaşı." söyledikleri şok geçirmeme sebep olurken Taehyung'un yıllardır yakınımda olması ve onu görmemiş olmam sinirlenmem sebep olmuştu.
