"Taehyung birazdan burada olurlar aşağı gelir misin? "
Diye bağırdım. Ses gelmeyince duymadığını düşünerek daha yüksek sesle bağırdım.
" Taehyung "
Yine ses gelmeyince uyuduğunu düşünüp odasına çıktım. Kapısının önüne gelince bir, iki kere tıklayıp seslendim.
" Taehyung uyuyor musun? "
Tekrar ses gelmeyince uyuyor olduğunu düşündüm ve kapıyı ses çıkarmamaya özen göstererek yavaşca açtım.
Gördüğüm görüntü beynimde şok etkisi yaratırken onu tekrar ağlarken görmeyi beklemiyordum. Sırtını yatak başlığına dayamış, dizlerini karnına kadar çekmiş ağlıyordu. Ağlamak bile çok yakışıyordu benim meleğime ama dayanamıyordum onu böyle görmeye.
Yavaşca yanına yaklaşıp yatağa oturdum. Kırılacakmış gibi duruyordu. O kadar narindi ki, dokunmaya kıyamıyordum.
Küçük ellerini avucumun içine alıp okşadım.
" Güzelim... neden ağlıyorsun? "
Kafasını önüne daha çok eğdi ve ellerimizi bir birine kenetledi.
O minik elleri öyle güzel duruyordu ki, bizi izleyen kişiler bir birimizi nasıl tamamladığımızı rahatlıkla göre bilirdi.
" Gitmek istemiyorum Jungkook "
Bir elimle elini tutmaya devam ederken diğeriyle ıslanmış yanaklarını her bir milimine dokunduğumdan emin olarak nazikçe sildim.
" Ne olursa olsun seni bırakmayacağım "
Gözlerimin içine bakarken hala yanağında olan elimi tuttu ve baş parmağıyla okşamaya başladı.
" Senden gitmek istemiyorum ki"
Gözünden bir damla yaş daha düşüp tenine karışırken aramızda olan mesafeyi en aza indirdi.
" Beni bırakma "
Nefesi dudaklarımı yalayıp geçerken istemsizce gözlerimi kapatıp yüzünü kendime daha çok yaklaştırdım.
" Artık istesem de bırakmam ki"
Elini enseme çıkarıp saçlarımla oynamaya başladı. Bir şey söylemediğinde sessiz ortam yüzünden yavaşca gözlerimi açtım.
Kısık gözleriyle dudaklarıma bakıyordu. Ne düşündüğünü anlamaya çalışırken bir anda gözlerini gözlerimle buluşturdu.
Gözlerindeki parıltı ne istediğini açıkca belli ediyordu. Bende ona istediğini verecektim.
Gözlerimi dudaklarına indirip arasındaki santimler kalan boşluğu birleştirecektim ki lanet kapı yüzünden annesinden makyaj malzemelerini kullanarak makyaj yapmaya çalışan ve suç üstü yakalanan kız çocuğu gibi yerimizden sıçradık.
" K-kapı "
Yutkunarak zar zor söylediğim kelimeye Taehyung başını sallayarak karşılık verdi.
Kendimi istemeyerek yataktan sıyırdım
" Eehh ben bakayım o zamank-kapıya "
Yine hiç bir şey söylemeyip kafasını salladı. Acı çekiyormuş gibi olduğuna emin olduğum gülümsememi (!) gözler önüne serip ısrarla çalan kapıya ilerledim.
Kendimi toparlamaya çalışarak kapıyı açtım. Jimin ve yetimhane müdürü olduğunu düşündüğüm kadın hayalet görmüş, gibi bana bakmaya başladı.
