Çok Güzel Öpüyor

1.1K 82 36
                                    


İyi okumalar💜

. . . .

Kim Taehyung

"Yardım edeyim mi oğlum?"cezveyi ocağın üzerine koyarken reddetmiştim. "Ben yapmalıyım. Jungkook için önemli bir olay bu" diyip güldüğümde Bayan Hei burnunu çekmiş ve onaylamıştı. Ne olduğunu anlayamadığım için Bayan Hei'ye bakışlarımı çevirdiğimde ağladığını görmüştüm. Kahveyi kaynaması için bırakıp minik bedenini kollarımın arasına almıştım."Anneciğim, neden ağlıyorsun?" gözlerini silerken hızlıca kollarımın arasından çıkmıştı.

"Ay yok bir şey, kahveye bak sen
yanmasın. Ayyy deli çocuk!" elini
havaya kaldırıp sallamış ve mutfaktan çıkmıştı.Ayyy deli kadın! Kahveyi porselen bardaklardan birine doldurup küçük bir tepsiye koyduktan sonra mutfaktan çıkıp merdivenlere adımladım. Her basamağı yavaş ve temkinli adımlarla çıkarak odamızın kapısına gelmiş ve Jungkook'un uyumadığını umarak yavaşça açmıştım.

Yüzüme memnun bir gülümseme yerleşirken elindeki kitabı kapatıp masaya koyan ve gülümseyen sevgilimin yanına yaklaştım. "Neden uyumadın?" tepsiyi masanın üzerine koyup kahve kupasını elime aldım ve çekinerek sevgilime uzattım. "Seni bekledim" elimdeki kahve kupasını elimi öptükten sonra almış ve dudaklarına götürüp koca bir yudum içmişti.

Başını yatak başlığına yaslayıp gülümsemiş ve beğendiğini belirten mırıltılar çıkarmıştı. "Nasıl yapıyorsun bunu?" bir yudum daha alıp gözlerini yavaşça kapatmıştı. Alt tarafı kahve. Abartma ya. "Bilmiyorum" demiştim başımı yatak başlığına yaslayıp huzurlu ifadesini izlerken. Bir süre daha eriyerek kahveyi içişini izlemiştim. Bitirdiğinde dudakların iyice yalayıp bardağı yanındaki masaya koymuş ve yavaşça bana doğru dönüp yüzümü incelemişti. "Özür dilerim" uykulu sesi kulaklarıma dolarken bir kahvenin yapabildiklerine hala inanamıyordum. Elimi yavaşça yanağına götürüp okşadığımda gözlerini kapatıp gülümsemiş ve elini belime sarıp kendisine çekmişti.

"Özür dilemeni gerektirecek bir şey yok Jungkook. Ben fazla ileri gidiyorum. İstemediğini unutuyorum her seferinde, üzgünüm" Kaşlarını çatıp bir süre yüzümü incelemişti. "Seni deli gibi istiyorum Taehyung. En ufak hareketinle bile kuşumu uçururken nasıl böyle
düşünebiliyorsun?" Dediğinde omuz silkmiştim.

"Her seferinde beni durduruyorsun"
Sesli bir nefes vermiş ve gözlerini Sıkıca kapatıp açmıştı. "Sen duramazsan ben de duramam Taehyung. Ben aslında seni durdurarak kendimi de durdurmuş oluyorum" "Neden durduruyorsun ya?" diyip yanağına hafifçe vurduğumda gülmüş ve sinirimden büzülen dudaklarıma sert bir öpücük kondurmuştu. Kafasını boynuma gömüp birkaç kere öpmüş ve belimdeki elini sıkılaştırp beni iyice kendisine çekmişti. İkimiz de ağlamaktan yorgun düşmüştük. Sarmaş dolaş sevgi alış verişi ve tabiki uyku ikimize de iyi gelecekti.

.....

"Kalkın oğluşlarım Jimin ve Yoongi geldi!" Bayan Hei tepemizde cırladığında sıçrayarak uyanmıştık. Jungkook yuvası bildiği boynumdan istemeyerek çıkarken Jimin üzerime atlamıştı. "Ayuvv kırıldı cevizler" Tabi atlamasıyla iki büklüm olup şeyini tutması bir olmuştu. Ben Jiminin yatakta kıvraran bedenine şaşkınca bakarken Jungkook gülmekten neredeyse yere düşecekti. "Of çok acıdı mı?" dedim kendi şeyimi tutarken. Ben bile hissetmiştim onun acısını. "Çıtırt sesini duymadın mı? acıdı tabi"

Jungkook gülerek yataktan kalkmış ve gülmeye devam ederken banyoya girip kapıyı kapatmıştı ama kahkahaları hala duyuluyordu. "Senin bu kaçık sevgilin var ya, benim acı çekmeme bayılıyor" diyip dudak büzdüğünde yanaklarını
Sıkmıştım. "Sizin ne işiniz var burda?" pipişinin üzerindeki elini çekip yatakta oturmuş ve masum ifadesiyle yüzüme bakmıştı. "Jungkook'un üvey babası Yoongi'yi çağırdı. Zaten Jungkook'un
babasıyla araları iyi değilken de görüşüyorlarmış" dediğinde yan sırıtışım yüzümde yer edinmiş ve omzumla Jimin'i dürtüklemiştim.

Coffee | TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin