5Şubat 2019, 20:48, Seoul
Akşam yemeğinden sonra üç arkadaş çalışma odasına giderek son günlerde yaşanan olayları konuşmaya karar vermişlerdi. Her şey çok hızlı ve olmaması gereken bir şekilde gelişiyordu. Buna acilen bir çare bulunması gerekiyordu.N: "Şimdi adam akıllı anlat bugün ne olduğunu." Ses tonundan Jimin'e hala sinirli olduğu belliydi.
Jimin istemsizce bakışlarını kaçırdı. O diğer insanlara ve düşüncelerine önem veren birisi değildi. Her zaman kendisi önce gelirdi. Böyle düşünmesi de çok normaldi. Öyle yetiştirilmişti.
Ama Namjoon ve Hoseok farklıydı. Onlar için hiç düşünmeden hayatını feda edebilirdi.
Jimin'i o karanlık geçmişten kurtaran onların ikisiydi ve onlara karşı borçlu hissediyordu.
Söz vermişti onlara. Bundan sonra canı istediği için can almayacaktı. Muhtaç olan insanlara yardım edecekti, onları koruyacaktı.
Iyi bir insan olacağına dair söz vermişti.
Ama bu sözü tutmakta zorlanıyordu. Kanında vardı birkere. Ayrıca acımasız olmak için eğitilmişti ebeveynleri tarafından.
Evet, kanı pisti.
Ama o savaşıyordu. Iyi bir insan olabilmek için.
×
Jimin o gün olanları Namjoon ve Hoseok'a kısaca anlatmıştı. Taehyung ile arasında geçenleri anmaya gerek duymadı. Diğer ikisi ise şaşırmamışa benziyordu olanlara.
Kısaca birbirlerine baktıktan sonra Hoseok konuşmaya başladı: "Sana bir şey söyleyeceğim. Ama kızmayacaksın. Söz ver."
J: "Kızacaksam söyleme. Bilmek istemiyorum."
H: "Çocuk gibi davranmayı bırakta beni dinle!"
Jimin'in dikkatini üstüne çekmeyi başardığında devam konuştu: "Hani ben okul kaydında senin adını yanlışlıkla değiştirmeyi unutmuştum ya. O aslında yanlışlıkla olmadı. Namjoon'la konuştuk ve artık gerçek Jimin'i dünyaya tanıtma vaktinin geldiğine karar verdik. Bu okul da sadece insanların nasıl reaksiyon göstereceklerini ölçmek içindi."
Jimin tek kaşını kaldırıp dinlemeye devam etti. Onu artık şaşırtan pek bir şey yoktu. Çok şey görmüştü o zamana kadar.
"Namjoon'un sana o kadar çok kızma nedeni de buydu. Birazcık planlarımızın içine sıçtın da."
Jimin Hoseok'un ne demek istediğini iyi anlıyordu. Kimliği yüzünden çok sıkıntılar yaşamışlardı.
Bir yandan onu hayatta tutuyordu.
Aynı zamanda da bütün özel hayatını ve kariyerini alt üst eden şeydi.
Ilişkilere pek meraklı değildi. Insanlar onun için kirliydi, onları sevmiyordu, ama yinede ihtiyaçları vardı. Ama riske atamazlardı. Hazırlıksız bir anına denk geldiği an, her şey biterdi. Bu yüzden kendince hallediyordu ihtiyaçlarını. Kun-Hee bunun için bir ömürlük birisini satın almayı önermişti, kısacası kiralik eş. Ama Jimin bu fikirden iğrenmişti ve anında reddetmişti.
Onun dışında okulunu bitirdiği için ailesinin şirketini üstlenmişti. Ama kimseye Park Jimin olduğunu söylemeden işleri yolunda tutmak zor oluyordu. Tabiki gerekli kişiler kimliğini biliyordu. Ama ortaklar onlar arasında değildi. And no partner means no work.
Bu konu hakkında uzunca konuştular üç arkadaş.
××
Ertesi gün okul, dedikodular haricinde, sakin geçmişti. Taehyung yanına gidip rahatsız etmemişti onu. Ve şimdilik her şey yolunda gibi duruyordu. Ders bitmişti ve Jimin'in planını devreye sokma vakti gelmişti.
