8 Şubat 2019, 18:35, Seoul
Ne olacağını anlar anlamaz Taehyung'un üstüne atladı Jimin. Tam zamanında. Aynı anda silahlarda patlamıştı çünkü. Şans bu defa ondan yanaydı.Duvarların arkasına düştüler. Taehyung vuruldu mu diye kontrol etmek için onu hızlıca süzdü Jimin, ama karanlıktan pek bir şey anlayamamıştı.
Bakışlarını yüzüne kaldırdığında Taehyung'un kızardığını gördü. O an farkına vardı çocuğun üstüne yayıldığını. Oha.
Ama bunları düşünecek vakti yoktu. Görünürde bir şey bulamadığı için aceleyle Taehyung'un elinden tutarak onu ayağa kaldırdı.
Eğer hızlı haraket etmezlerse ikisinide delik deşik edeceklerdi.
Ve koşmaya başladılar. Ama iki adım gidemeden Taehyung Jimin'i elinden çekiştirerek durdurdu. Jimin ne olduğunu anlamadın hızlıca arkasına döndüğünde Taehyung'un yere eğildiğini gördü. Zamanları yoktu ve ne yapıyordu o tanrı aşkına? Bir eli Jimininkiyle kenetliyken, diğerini yere koydu. Ve. Taehyung bir şey demeden Jimin'in eli aniden donmaya başlamıştı.
Büyü. Büyü yapıyordu.
"Rigescunt Indutae" diye fısıldadı.
Kelimeleri söyler söylemez bütün yeri aniden buz kapladı. Buz bir kaç saniye içerisinde bütün parkın girişini kaplamıştı. Jimin başını kaldırdığında buz dağının büyüklüğüne inanamamıştı. Taehyung gerçekten inanılmaz derece de güçlü birisiydi. O an tek sorunu buz tutmuş olan eliydi. Ki gerçekten eli buz kaplıydı ve yavaştan acımaya başlamıştı.
Ama bir şey söylememişti. Vakitleri yoktu sonuçta.
"Hadi.", diyerek tekrar çekiştirmişti onu ve yine koşmaya başlamışlardı.
Oradan uzaklaştıkça arkalarından bağıran adamların sesleri de kesilmişti. Devam koşuyorlardı. Ama nereye?
Eve gitmesine izin veremezdi. En azından ortalık sakinleşene kadar. Kim Taehyung tanınan bir insandı. Onu tanıma ihtimalleri var ve o durum da evine birilerini yollamışlardır bile. Ve birisini öldürmeden koşuşturmanın birden fazla yolu vardı. Ona Jimin hakkında bilgi edinmek için işkence edebilirlerdi.
Kiraladıkları eve de gidemezlerdi. Takip edilmişti ve o evi iyi biliyorlardı. Kesin onları bekleyen birileri vardı orada. Ki köşk zaten out of question.
Bu geceyi atlatmaları yeterliydi. Ertesi gün arkadaşları ile bir çare düşünebilirdi.
Yeteri kadar uzaklaştıklarını düşündüğünde durdu Jimin. Derin bir nefes aldı ve ne yapabileceklerini düşündü. Taehyung bir kaç soru sormuştu ama onu duymazdan gelmişti. Normalde derin sesi, ne kadar çok kendine itiraf etmek istemesede, hoşuna gitsede, şu an sadece kafasını karıştırıyordu ve onu sinirlendiriyordu.
En sonunda aklına gidebilecekleri bir yer gelmişti. Ama gitmeden önce Jimin ve Taehyung'u bir süreliğine haritadan silmeleri gerekiyordu.
Cebinden telefonu çıkardı ve bir numara çevirdi.
"Signiel Residences, Joon konuşuyor. Nasıl yardımcı olabilirim?"
"Iyu akşamlar. Kim Taehyung adına iki kişilik rezervasyon yaptırmak istiyorum. On dakikaya orada oluruz.", diyerek cevap beklemeden telefonu kapattı.
Bu haraketi Taehyung'un kaşını kaldırmasına sebep oldu. Artık soru sormayı bırakmıştı. Duvarla konuşmaktan farkı yoktu.
Taehyung'a dönerek telefonunu istedi. Oda sorgulamadan verdi telefonunu. Artık oluruna bırakıyordu. Nasılsa er yada geç öğrenecekti neler olduğunu.
