15

1.7K 158 55
                                    

"Beni çağırmışsın, baba."

Mr. Parkinson oturduğu deri koltukta hafifçe doğruldu.

"Okula bir süre dönmeyeceğini bildirmek istedim. Belki Karanlık Lord isterse gidebilirsin ama o zamana kadar da Snape müdür olacağı için okula girişlerinde problem yaşamayacaksın."

Pansy yutkundu.

"Ama... Benim hayallerim olduğunu bil-"

"Karanlık Lord büyücü dünyasının tek ve mutlak lideri olduğunda istediğin konumlara ulaşabileceksin zaten Pansy. Çocukça davranmayı kes ve ailene yakışır davran."

Pansy bir anda sinirlendi ve ağzından kaçan sözcüklere engel olamadı.

"Ya bu ailede olmak bana acı veriyorsa?"

Babası kaşlarını çattı.

"Ne demeye çalışıyorsun?"

Pansy o an ne olursa olsun diye düşündü ve tüm cesaretini toplayarak sonunda düşüncelerini dile getirdi.

"Ben Ölüm Yiyen olmak istemedim, istemiyorum. Beni buna siz zorladınız. Olmadığım bir kişi olmaya zorladınız, istediğiniz gibi bir evlat olmaya. Ama ben... Ben masum insanları öldürmek istemiyorum. Bir Parkinson olmak da istemiyorum. Kanım umrumda bile değil ve bu kan statülerini de saçma buluyorum."

Babası şok olmuş halde kızına bakıyordu.

Pansy o anlık hiddetle asasını çıkardı ve büyük bir güç uygulayarak onu bileğine bastırdı. Birkaç damla göründüğünden bunu kesti ve gözyaşlarına hakim olmaya çalışarak babasının yanına gitti.

Tam önünde durup babasına gösterdi.

"Safkan olmam bir ayrıcalık değil, baba. Bu kanı görüyor musun? Ben onu çok çalıştığım için kazanmadım, böyle bir kana sahip olmayı hak edecek bir şey de yapmadım. Benim elimde olmadan böyle bir kana sahip oldum. Yani gördüğün bu kırmızı sıvı beni ayrıcalıklı yapmıyor."

Ardından gözyaşlarını daha fazla tutamadı ve sözlerine hıçkırıklarla devam etti.

"Öldürdüğün muggle doğumluları aklına getir. Onların kanlarını rengi bizimkinden farklı mıydı? Peki, o kanı kazanmışlar mıydı yoksa ellerinde olmadan mı sahip olmuşlardı."

Babası sonunda kendine gelip kaşlarını çattı.

"Kendine gel, Pansy. Ne dediğini bilmiyorsun ve yıllardır kanımızın bozulmaması için uğraşan atalarımıza haksızlık ediyorsun. Ayrıca, ne demek Ölüm Yiyen olmak istemiyorum? Sözlerini derhal geri al ve görevlerine odaklan. Karanlık Lord'a sadık kal ve-"

Pansy hâlâ hiçbir şey anlamayan Mr. Parkinson'a acıyla baktı ve tebessüm etti.

"Boş versene, haklısın baba. Özür dilerim."

Ardından odasına çıktı ve sandığını hazırlanmaya başladı. Hogwarts'a gidecek ve Snape müdür olasıya kadar orada güvende kalacaktı. Ondan sonra da... Kaçacak ve kendi yoluna bakacaktı. Ama ne olursa olsun Voldemort'un yanında yer almayacaktı. Gerekirse savaşacak, hatta ölecekti. Yine de asla onlarla olmayacaktı.

Sandığı hazır olunca bir parşömenle kuş tüyü ve mürekkep çıkarıp hemen ailesine mektup yazdı.

Sevgili anne ve baba,

Ben kendi yoluma gidiyorum. Olmak istediğim kişi olmak uğruna sizin o yere göğe sığdıramadığınız kanımı son damlasına kadar dökmeye hazırım.

Beni anlamanız ve bağnaz düşüncelerinizden kurtulmanız dileğiyle...

Pansy.

Ardından sandığıyla birlikte cisimlendi ve Hogwarts Express'e buruk bir tebessümle baktı. Hermione'siz bir okula gidecekti.

girls like girls // pansmione Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin