Eylül: Sen harbi harbi şerefsiz oldun ha! (04.58)
Gri'm: Ha?
Gri'm: Ne alaka Yağmur'un kızı?
Eylül: *Fotoğraf*
Eylül: BU NE LAN BU NE!
Gri'm: Fotoğraf sldkmflsmf
Eylül: Ya sen çok mu komiksin.
Gri'm: Yani öyleyimdir.
Eylül: Boş yapma Selim.
Eylül: Bana bu kız kim önce onu söyle?
Mesajlaşmaya bakıp güldüm. İnsanın kendini kıskanması da ayrı bir güzeldi. Ama napayım, anlamaması lazımdı.
Gri'm: Adaşın alkmdlaksm
Gri'm: Belki de senin hayallerini gerçekleştirir, benimle.
Eylül: WHAT DEDİN GÜLÜM!
Eylül: Dellendirme beni Selim.
Eylül: Daldan dala konuyorsun mübarek.
Gri'm: Çık karşıma o zaman.
Eylül: Tamam ulan.
Eylül: Beklemiyorum hafta sonunu.
Eylül: Söyle okulunu yarın geleceğim ve sana kendimi göstereceğim.
Gri'm: Yalan söyleme banaaa.
Eylül: Yalan söylemiyorum sanaaa.
Gri'm: İnanayım mı sanaaa.
Eylül: İnan ulan banaaa.
Gri'm: H.A.A.L
Eylül: Oha cidden orada mısın?
Gri'm: Evet.
Eylül: Bizim okula çok yakın.
Gri'm: Hangi okuldasın?
Eylül: B.A.L
Birazcık yalandan bir şey olmaz, öyle değil mi?
Gri'm: Hemen uyuyacağım.
Eylül: Yarını sabırsızlıkla bekle Gri'm.
Gri'm: İyi geceler Yağmur'un Kızı :')
Eylül: İyi geceler Gri'm :')
-
Otobüse bindiğimde hızla Nida'nın yanına gittim ve sımsıkı sarıldım. Bana şaşkın şaşkın bakarken gülümsedim.
"İyi ki doğdun güzelim."
"Yaa teşekkür ederim."
Tekrardan sarılıp ayrıldığımızda bütün gözlerin bizde olduğunu fark ettim. Gülümseyip omuz silktim.
"Hayırdır, sen niye bu kadar mutlusun?"
"Çok güzel bir günde doğmuşsun Nida ya. Bugün sanırsam benim de yeniden doğuşum olacak."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
gri
Short Story[texting, tamamlandı] Gri'm: Anlamadım? 0544***: Anlamayacak bir şey yok. 0544***: Seni diyorum, otobüste gördüm. 0544***: Gri gözlerin beni benden aldı diyorum. Gri'm: Onu anladım. Gri'm: Bana yazma amacını anlamadım. 0544***: Seni tanımak istiyor...
