Hermione'nin cevabını bir an düşünen Draco şaşırsada mutlu olmuştu.
Kendi duygularını söylerken karşılık bulmayı beklemiyordu.
Şarkı bittiğinde yenisi başlamadan kalabalığın arasından sıyrılarak dışarı çıktılar ve karagöle gittiler.
Draco Hermione'yi belinden sarıp kaldırarak etrafında döndürdü ve teşekkür ederim dedi.
Senin değil benim teşekkür etmem lazım diye karşılık verdi Hermione.
Eğer sen cesaretli olmayıp bana o mektubu göndermeseydin şimdi burada olamazdık.
İki saat boyunca orada kaldılar.
Hermione Draco'nun dizine başını koydu.
Draco onun saçlarını okşarken konuşmadan, heyecanlı ve birbirlerinin sıcaklığında durdular.
Harry'lere söylememiz lazım ama nasıl bilmiyorum dedi Hermione.
Boşver nasılsa birazdan anlarlar diye sırıttı Draco ve Hermione'nin alnına bir öpücük kondurdu.
Yokluğumuz fark edilmeden gidelim bence nasılsa daha çok zamanımız var.
Draco yaramaz bir çocuk gibi dudak büzdü ama işe yaramadı.
El ele tutuştular ve içeri yürüdüler.
Salona girdiklerinde balo bitmişti.
Bütün meraklı ve şaşkın gözler onlara döndü.
İlk Ron fark etti.
Hermione sen ve Malfoy? Nasıl? Diye bağırdı.
O sırada Alice Ron'a sinirlenmiş, parmağını şşş diyerek dudağına bastırmıştı.
Bunu duyan Harry'de onlara döndü ve zümrüt yeşili gözlerini kocaman açmış, Hermione'nin yüzünde, Draco'nun yüzünde ve birleşmiş ellerinde gezdirdi ve Herm? Dedi.
Ginny abartıyla sonunda sende kalbini doldurdun demek Herm dedi. Gerçi Malfoy olması çok şaşırtıcı ama yinede yakışıklı çocuk.
Harry Ginny'ye ters bir bakış attı.
Bana nasıl bahsetmezsin. Diye serzenişte bulunmaya devam etti Ginny.
Luna sakince biliyordum. Çok sevindim dedi.
Alice ise anlatmalarını bekler gibi sıcacık gülümsüyordu ikisine de.
Çocuklar neyi nasıl anlatacağımı bilemiyorum ama bence siz anladınız diye lafa girdi Hermione.
Onu anladıkta nasıl diye atladı Ron.
Draco geçenlerde bana bir mektup gönderdi. Aslında her şey böyle başladı.
Merlin aşkına Herm sadece mektupla başlamış olamaz dedi Ginny.
Hayır tabikide Gin. İkimiz içinde daha öncesi varmış ama birbirimizin yeni haberi oldu.
Aslında daha anlatacak çok şey var.
Daha doğrusu Draco'nun anlatacak çok şeyi var.
Ama burası yeri değil.
O sırada Draco, Ron ve Harry birbirlerine pis bakışlar atıyorlardı.
Hermione birbirinize yiyecekmiş gibi bakmayı bırakın da gidelim. Hem yorulduk hem de konuşacak çok şeyimiz var dedi.
Bize gidelim dedi Harry.
Tamam önce McGonagall'a veda edelim.
Hep birlikte öğretmenlerle vedalaştılar ve cisimlenmek için Hogwarts dışına doğru yürüdüler.
Uygun bir yer bulduklarında el ele tutuştular.
Harry Hermione'nin solunda, Draco ise sağındaydı.
Harry herkesi kontrol ederken Draco ve Ron'un yan yana düştüğünü, ikisininde ellerini ceplerine koyduğunu gördü.
Çocuklaşmayın diye azarlarken Luna hemen devreye girerek ikisinin arasına girdi.
Ve Grimmauld meydanı 12 numaraya cisimlendiler.
*****
Arkadaşlar karakterler hakkında ne düşünüyorsunuz? Kitap/filmde sevip bu hikayede sevmediğiniz var mı Veya tam tersi?
Mesela ben Ginny'yi pek sevemiyorum ve bu hikayede de fazlasıyla belli etmişim. 😂 ayrıca Ron'u kimle nişanlayacağımı bilemedim ve Alice'yi uydurdum. Ve şu an'a kadar benim sevdiğim bir karakter oldu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Beklenmeyen #dramione
FantasyBeklemediği bir günde, beklemediği kişiden kalbindeki boşluğu dolduracağını bilmeden bir mektup alır Hermione Granger... Savaştan beş yıl sonrası. Ölümyiyenler yine boş durmuyorlar. Bu sefer Birçok şeyin peşindeler: Harry, Hermione ve bazı belgeler...