Bölüm-1

555 23 3
                                    

Herkese merhaba. Buralardaki ilk hikayemle sizi başbaşa bırakıyorum umarım beğenirsiniz.
***
Savaş biteli beş yıl olmuştu.
Harry, her ne kadar voldemort yok olmuş olsa da, hayalinden vazgeçmemiş ve kaçan ya da tekrar birleşmeye çalışan ölümyiyen topluluğuyla uğraşmayı seçmişti.
Ve şu an da Ginny'yle düğün planları yapıyorlardı.
Ron ve Hermione aralarındaki enerjinin arkadaşken daha pozitif olduğunu düşünmüşler ve altın üçlünün de yapısını bozmayarak farklı limanlara yelken açmaya karar vermişlerdi.
Ron hufflepuff'tan Alice ile nişanlanmıştı.
Ve George ile birlikte Weasley büyücü şakalarını işletiyordu.
Hermione ise sihir bakanının danışmanı konumunda bakanlıkta çalışıyordu.
Ancak o henüz kalbindeki boşluğu dolduramamıştı.
***
Hermione uyanmış ve Ginny'ye verdiği düğün alışverişinde yardım etme sözümü tutabilmek için tatil gününde erken kalkmıştı.
Dolabından kot şortunu ve turuncu salaş te-shirt'ünü çıkartıp giydi. Kot yeleğini dışarıda unuttuğunu farkedince bahçeye çıktı.
O sırada küçük beyaz bir baykuş omzuna kondu. Tanıdığı baykuşlardan değildi. Heyecanla kuşun ayağındaki mektubu çözdü.
Mektubun üzerindeki Malfoy mührünü görünce şaşırdı. Çünkü Malfoy'ları en son savaş bitiminde görmüştü. Mahkemelerinde tanıklık yapmıştı.
Lucius Malfoy inperius altında olduğunu söylemeye çalışmış ama bu sefer işe yaramamışdı.
Gönüllü olarak Voldemort'a yardım ettiği, evinin üs olarak kullanılmasına izin verdiği ve Harry Potter ile arkadaşları evinde işkenceye uğrarken sessiz kaldığı gerekçeleriyle azkabana yollandı. Gerçi son maddeyi inkar etmeye çalışsa da Hermione'nin kolundaki bulanık yazısını unutmuşa benziyordu.
Lucius Malfoy gerçektende rezil bir şekilde azkabana gitmişti.
Narcissa Malfoy kolunda karanlık işaret taşımadığı için ölümyiyenlerle aynı kategoride yargılanmadı.
Hem Voldemort'a yalan söyleyerek Harry'yi kurtardığı hem de Lucius'un kendini zorladığını söyleyerek berat etti.
Draco malfoy ise zorla ölümyiyen olduğunu, her şeyi babasının tehdidiyle yaptığını söylemiş ve henüz yeni reşit olduğu için de berat etmesi kolay olmuştu.
Tabi Harry, Malfoy malikhanesine getirildiğinde onu ele vermemesi de lehine olmuştu.
Çoğu kişi onun da en az babası kadar pislik olduğunu, o yaştaki herkesin zorla bir şey yapamayacağını düşünüyor ve karara itiraz ediyordu.
Ama Hermione Draconun doğru söylediğine inanıyordu. Çoğunluğa katılmıyordu. Sebebini kendide bilmese de Draco'ya inanıyordu.
Hermione hemen olduğu yere oturdu ve mektubu açtı.
***
İlk bölüm biraz kısa oldu ama tadında bırakmak istedim. Diğer bölümde görüşürüz. ❤️

Beklenmeyen #dramioneHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin