•32•

10.4K 933 841
                                    

Uzun bir geçiş bölümü, bu bölümü öylesine yazdım. Beğenmeyeceğinize neredeyse eminim... Ve yüzsüz bir insan olarak  bunu söylemek zorundayım, oy vermeyi ve yorum yapmayı lütfen unutmayın 🙏🏻.
🥀

Dans yarışmasındaki birinciliğimizden sonra büyük ödülün sahibi olmuş ve Jungkook ile küçük bir kutlama yapmak istemiştik ama okullarımız nedeniyle çoğalan dersler yüzünden bunu ertelemek zorunda kalmıştık.

Her dönem artan derslerle ne yapacağımı şaşırsam da üstesinden geleceğimi biliyor ama yine de gün yüzüne çıkan korkumu engelleyemiyordum.

Jungkook dans yarışmasını bitirdiğimizde cebinde bulunan çeki bana uzatmış ve benim bu çeke kendisinden daha fazla ihtiyacım olacağını belirtmişti. Her ne kadar inkar edip parayı paylaşmayı istesem de kabul etmemesi benim moralimi bozmuştu.

Sonunda ise onu ikna etmiş paranın yarısını Jungkook'la paylaşmıştım. (Paranın miktarını açıkçası söylemek istemiyorum ama Jimin yarısı ile ailesinin hayatını kurtarabilecek bir miktar.)

Şimdi ise dönemin son finalleri bu hafta olacağı için oldukça stresliydim. (Yani aradan birkaç ay geçti.)

Vizelerim her ne kadar iyi geçse de finallerin notlarıma vizelerden daha fazla katkısı olduğu için Jungkook ile bu hafta hiç görüşemeyecekmişiz gibiydi yani en azından benim planım buydu.

Çünkü Jungkook ile ne zaman buluşsak aklımı kaybetmeme ve derslere odaklanamama sebep olması beni kötü etkiliyordu.

Jungkook ile aramızın fazla iyi olması insanların artık bizi sevmesine neden oluyor herkes benim Jungkook'un kişiliğini düzelttiğimi söyleyerek beni tebrik ediyordu, bazı kişilerde bana kötü bakışlarını atmaktan hiç çekinmiyorlardı. 

Ama ben artık onları takmamayı Jungkook'la okulun her tarafında gezerek onlara 'Jungkook, benim.' bakışı atarak öğrenmiştim.

"Jungkook, bugünde buluşamayız."

Düşüncelerime çokça daldığımı fark ederek telefondan bana bir şeyler söyleyen Jungkook'a uyarı niteliğinde konuştuğumda Jungkook'un sızlanmasını işittim.

"Hadi ama bebeğim, hafta sonlarını da sayarsak 7 gündür yüzünü hafta içi sınav saatlerimiz denk gelirse sadece okulda görüyorum. Onda da iki saniye yüzüme bakıp koşar adımlarla benden uzaklaşıyorsun."

Evet cidden öyle yapıyordum. Çünkü ezbere bildiğim hareketleri veya notları onu görünce unutuyor onun yakışıklı yüzüne bakarken aklımı kaybediyordum. Onun yanında her şeyi unutmam sevmenin kaçıncı seviyesiydi?

"Öyle gerekiyor Jungkook. Sınavlarım, önemli ve bugün önemli bir dans sınavım var. Koreografim hazır ama yine de hareketleri unutmamam lazım."

"Tamam anladım ama sınavdan çıktığında bana mesaj at, bari yarın buluşalım." dediğinde başımı salladım. Sonra görmediği aklıma gelince gözlerimi kapatıp salaklığımı saklamaya çalışarak kısık sesle konuştum.

"Tamam seni ararım, sevgilim." deyip telefonu kapattığımda üstümdeki pijamalara baktım, daha sonra da saate bakıp aceleyle yataktan fırladım.

Saat 13.00'da dans sınavım vardı ve şu anda saat neredeyse 12'ye geliyordu. Dolabıma doğru hızlı adımlarla yürüyüp havanın sıcak olduğunu bilerek sarıya tekrar boyattığım saçlarımı karıştırdım ve dolabıma dikkatle bakıp ne giyeceğimi düşünmeye başladım.

Dans edeceğim için rahat ve esnek kıyafetler giymeyi tercih ederek üstüme üstünde basketbol topu baskılı olan bir sıfır kollu giyerek altına da gri dizlerimde biten bir şort giydim. 

Dance Partner «KookMin»  [✓]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin