Yürüyerek lunaparkın içine doğru ilerledik.Hertarafta renkli ışıklar vardı.Etrafa bakarken gözüme birşey çarptı.
"Ve gözün çıktı dimi?"
-He öyle oldu, mal.
Çok aşırı tatlı bir ayıcık.Tamam oyuncakları pek sevmem ama bu çok ponçik ya.
P:Crush?
C:Ne?
P:Bana şu ayıcığı alsana?
C:Bebe misin kızım sen napıcan ayıyı?
P:Bi yürü git senden yarar gelmez, sen zaten ayısın!
Başımı Thunder'a çevirdim ve şirince gülümsedim.
P:Thunder?
T:Evet?
P:Bana şu ayıcığı kazansana!
Elimle ayıcığı gösterdim.
T:Sonra alırız,elinde ayıyla mı gezeceksin?
P:Solumdaki ayıyla geziyorum o mu sorun oldu?
Dedim kafamla Crush'ı işaret ederek.
Ben böyle diyince Thunder kahkaha attı.
C:Ne oldu?
T:Poppy sana-
Elimi ağzına götürünce lafı yarım kaldı.Oh iyi yırttık.
Crush bana bakarak göz devirdi.
C:Hemen benimi şikayet ettin?
Thunder elimden kurtulup yüksek sesle bağırdı.
T:SANA AYI DEDİ!
P:*-*hay ben senin..
Crush daha kafasını bana çeviremeden tabana kuvvet koşmaya başladım.
C:Seni bir elime geçirirsem!
Kafamı arkaya çevirdiğimde uzağımdada olsa arkamdan koşuyordu.Koşmaya devam ettim.
Bir duvarın yanından geçiyordum ki birisi elimden tutup beni duvarın arkasına çekti.Çeken kişiyi görünce anlamazca ona baktım.
P:Demon?
D:Al bunu senin için aldım.
Elindeki şeyi bana uzatınca orada istediğim ayıcığı farkettim ve ani sevinçle çığlık atıp boynuna sarıldım.
Sadece gülmekle yetindi.Sahte bir gülüş değildi.Sanki ben mutlu olunca oda mutlu olmuştu.Ne yaptığımın farkına varıp kollarımı ondan çektim.Geri çekilip ellerimle oynadım ve"üzgünüm birden içinden geldi"dedim.
D:Benden hiçbirşey için özür dileme lütfen.Asıl ben senden özür dilemeliyim.
P:Ne için?
Dedim kafamı kaldırıp yüzüne bakarak.Mahcup bir şekilde gülümsedi.
D:Dün sana sevgilim diye hitap ettim, buna hakkım yoktu.Özür dilerim.
Bende ona gülümsedim.
P:Özürünü kabul ederim, ama bi şartla.
D:Söyle lütfen! Ne istersen yaparım.Yeterki aramız iyi olsun.
P:Crush'tan da özür dilermisin?,herşey için.
D:Gerçekten bunu mu istiyorsun?
Kafamı sallayınca bana sarıldı.Geri çekilmedim.Ya da çekilmek istemedim.Kulağıma"sen öyle istiyorsan neden olmasın?"diye fısıldadı.Birlikte Thunder'ın yanına döndük.
Thunder bizi görünce kaşlarını çattı.
T:Bu da kim?
P:Demon.
T:Lan o köpek sensin demek!
Thunder Demon'a yumruk atınca çığlık attım.
P:Thunder kes şunu!
T:Kesicem ben bunu merak etme!
P:Hayır o anlamda değil!
Thunder Demon'a bir yumruk daha geçirdi.O sırada Crush yanıma geldi
ve şaşkın bir şekilde kavga eden thunder ile Demon'a baktı.
P:Crush birşeyler yapsana!
C:Haklısın!
Dedi ve o da Demon'a daldı.
Of deliricem!
En sonunda Demon'ı kolundan yakaladığım gibi kendime çektim.
Şaşkınca bana bakınca kafamı diğerlerine çevirdim.Onlarda aynı ifadeyle bana bakıyorlardı.Hayır ne var çocuğu kurtardıysam.
P:Demon size birşey söylemek için geldi sizin yaptığınıza bakın!
Dedim elimle Demon'ı göstererek.
C:Ne söyleyeceksin?
D:Crush, benimle gel seninle yalnız konuşmak istiyorum.
C:Tamam,thunder Poppy'yi bize bırakırsın.
T:Olur.
Sonkez bana baktı ve ikisi yanımızdan ayrıldılar.
T:Ne söyleyecekki?
P:Özür dileyecek, herşey için.
T:Pekala,şimdi ne yapmak istersin?
P:Beni eve götürsen? Koşunca yoruldum da.
T:Tamam hadi gel.
Birlikte geldiğimiz yerden geri çıkıp arabaya bindik.
○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●
Thunder beni eve bırakınca kapıya vurdum.Ablam kapıyı açtı.Sarıldık.
Ablam:Hani benim hayvan?
P:O bir arkadaşıyla konuşmaya gitti.
Ablam:Haa iyi, neyse geç içeri benim kankişlerim geldi.Seni onlarla tanıştırıcam.Elimden tutup beni salona kadar sürükledi.Beni tekli koltuğa fırlatıp kendide diğer tekli koltuğa yerleşti.
Üç kız daha vardı.Bizi tanıştırdı ve sohbet başladı.
Aradan 2 saat geçince kızlar evlerine gitti.Ama Crush hala gelmemişti.
Meraklanmaya başladığım için aramaya karar verdim.Daha 1. çalışta
Açıldı.
P:Crush nerdesin?
C:Yoldayım, birşeymi oldu?
P:Hayırda ...
C:Eee?
P:Of merak ettim geç kalınca!
C:Sahil kenarında yürüyüp konuştuk.Şuaz Demonla aramız iyi gibi.Yürüdüğüm için geç kaldım.5 dakkadan evdeyim.Şimdi marketin yanındayım, istediğiniz birşeyler varmı?
P:Bi dakka.P:Ablaa istediğin birşey varmı?Crush market yakınındaymış.
Ablam:Bütün çikolatalardan avuçlayıp gelsin!
Güldüm.
Telefondan Crush'a istediklerimizi söyleyip yüzüne kapadım.
Birkaç dakika sonrada zil çaldı.
Gidip açtınca Crush elindeki poşetleri
Elime tutuşturup içeri geçti.
Mutfağa girip poşetleri tezgaha koydum.Poşettekilerin bazılarını çıkarıp buzdolabına yerleştirdim.Ablam için bir tabağa çikolata doldurup mutfaktan çıktım ve salona girdim.Ablam iki kişilik koltuğa yayılmış telefonuyla uğraşıyordu.Tabağı ona uzatınca bana gülümseyip tabağı elimden aldı.
Tekrar mutfağa döndüm ve sıkıldığım için Thunder'a mesaj attım.
Ben:Napıyorsun?
T:Şuan telefondan sana mesaj yazıyorum.
Ben:Vay canına! Ciddi olamazsın!
T:Ciddiyim!
Ben:Salak ya-_-
T:Hehehe tamam dalga geçmiyorum.
Hava karardı gene çakma annemle babam odaya çekildiler.Bende salonda sıkılmakla meşgulüm;)
Ben:Pislik birkerede şu şeylerden konuşma!
T:Hangi şeylerden? :D
Ben:Geber.Mesajlardan çıkıp telefonu kapattım.
P:Crush!
Panikle mutfağa giren Crush'a sırıttım.
C:Nee! Noldu, bişeymi oldu?!
P:Yoo sıkıldımda film izleyelimmi diyecektim.
Göz devirdi ama sonrasında bana bakıp gülümsedi.
C:Olur benim odamda izleriz sen atıştırmalık birşeyler koy.
P:Tamam.
Crush mutfaktan çıkınca iki tane kase çıkarıp içine cips, bonibon, kraker, çikolata kısaca ne varsa karışık doldurdum.Kaseleri elime alıp Crush'ın odasına gittim.Kapıyı açık bıraktığı için direk girdim.Ben girdiğimde yatağının yarısını kaplayacak şekilde oturmuş kucağındaki laptop tan birşeylere bakıyordu.
Yanına oturup kaselerden birini kucapına yerleştirdim ve baktığı filmlere bir göz attım.Aha! Korku filmlerine bakıyor!Ama benim korkacağımı sanıyorsa yanılıyor.
"Ben çok cesurum birkere."
C:Az sonra görürüz.
P:Ne? Neyi görürüz?
C:Cesur olup olmadığını.Ahh yine mi dışımdan söylemişim ya!
Neyse.Hiçbirşey olmamış gibi yapıyım bari.P:Filmin adı ne?
C:The Nun, izledinmi?
P:Hayır, neyle ilgili?
C:Lanetli bir Rahibe ile ilgili.
P:Umarım korkunçtur.
C:İzlemeden öğrenemeyiz.
P:Ne gerilim yaratıyorsun ya, of.Film başlamıştı.İlk beş dakkadamı ney klisenin çatısından aşağı bir ceset düşünce irkildim.Crush'ın gülme sesini duydum ama duymamışım gibi yaptım.
İzlemeye devam ederken kadın bir koridora çıktı.Düz ilerlerken farklı koridorların da önünden geçiyordu.
İlerlerken birden geçtiği koridordan bir karartı geçti.Aha oraya gidiyor salak karı!
Ne diye arkasından gidersin sanki?!
Birden Ekranı korkunç siyah dudaklı
Neredeyse beyaz gözlere sahip bembeyaz bir yüz kaplayınca çığlık attım.
Hala Crush'ın sesi gelmeyince korkup ona baktım,ama...yoktu!Ayy nerdebu!P:Crush?
Yine ses gelmeyince filmi durdurup ayağa kalktım.Kapıyı aralayıp karanlık koridora baktım.Elimi lambaya götürdüm ama açılmadı.Bende mutfağa doğru ilerledim.Kafamı kapıdan içeri uzatıp baktım.Kimse yoktu ve burasıda oldukça karanlıktı.
Salona gittim.Kapıyı aralayıp baktım
ve yine kimseyi göremedim.
Artık cidden korkmaya başladım.
Kafamı geri çıkardım ve ablamın odasına doğru gitmeye başladım.Tam kapıyı tıklatmak için elimi uzatmıştımki birden bana arkamdan biri sarıldı.O anki refleksle arkamdaki kişiye tekme attım.Arkama dönünce Crush'ın dizlerinin üstüne çökmüş yerde durduğunu farkettim.Yüzünü buruşturduğuna göre tekmem hiçte iyi bir yerine gelmemiş.Yoksa..
"AYNEN DÜŞÜNDÜĞÜN YERE GELDİ!"LANET OLSUN!
P:Ay, şey..hmm..Özür dilerim!
Yanından geçip koşarak ablamın odasına girdim.Kapıyı arkamdan kapatıp ablamın yatağına doğru ilerledim.Ablamın yanına yattım ve olanları düşünerek uyudum...Bölümler geç geliyor biliyorum ama internete zor giriyorum üzgünüm..