My Savior:
Evet yakışıklım bugün başlıyoruz.
My Handsome:
Bugün başlıyor muyuz?Neye?Ayrıca yakışıklım da ne?
My Savior:
Yakışıklım sensin canım.Çok yakışıklısın.
Ayrıca bugün spora başlıyoruz.Çünkü bugün tatil.
Şimdi o güzel kıçını kaldır ve eşofmanlarını giyin.
Artık o kilolarını vermelisin.
My Handsome:
Ne?
Ben spor falan yapmicam.
My Savior:
Ama en son kabul etmiştin.
My Handsome:
Ne zaman kabul ettim?
My Savior:
'Senin için yapıcam bunu kurtarıcım'diyen ebem miydi?
My Handsome:
A, doğru öyle birşey demiştim...Tamam o zaman yapıcam.
My Savior:
EVVET!SONUNDA!
My Handsome:
Neden bu kadar çok seviniyorsun ki?
My Savior:
Neden mi?
Aceba Neden olabilir?
Allah'ın gerizekalısı!Ben istiyorum ki insanlar senin ne kadar harika olduğunu anlasınlar.Sana zorbalık yapmayı kessinler.Yani sen hakettiğin,güzel bir hayat yaşa.
Ve sen şuan bunu kabul ediyorsun.Tabiki de sevinicem!
My Handsome:
Resmen benim hayatımı benden daha çok önemsiyorsun.
Aslında...Bu güzel birşey.Yani beni benden daha çok önemsiyen,daha çok seven birinin olması güzel.
My Savior:
Senin yüzünden şuan annemden terlik yedim.
My Handsome:
Bunun benimle ne alakası var?
My Savior:
Senin söylediklerin yüzünden evde çığlık atıp koltuktan koltuğa atladığım için yedim o terliği!
My Handsome:
Benim söylediklerim seni o kadar etkiliyor mu?
My Savior:
Evet fazlasıyla.
My Handsome:
O zaman sen çok iyi bir insansın,muhteşemsin.
Beni mutlu ediyorsun.
Benim üzülmemi engelliyorsun.
Sayende artık gülümseyebiliyorum.
Daha seni tam olarak görmemiş olsam da sanırım seni seviyorum...
“My Savior çevrimdışı.”
My Handsome:
Sanırım ağır geldi.
