Uykuyla uyanıklık arasında kaldığımız o vakit neden hep uykuyu seçeriz?
Hayal kurarken, dua ederken, dilek tutarken neden hep gözlerimizi kapatırız?
Çünkü güzel şeylerin hep gözlerimizi kapatınca olacağını düşünürüz. Oysa ki onun için çabalamayız bile. Hayatın bizi ne kadar yorduğunu düşünsekte daha yolun başında olduğumuzu unuturuz. Neden erken yorulduk ve niye bu kadar acele ediyoruz? Elimizde ki iple salıncak kuracak yaşta intihar etmeyi düşünüyoruz. Peki bizi bu duruma neyin getirdiğini düşündük mü hiç? Küçük yaşta aldığımız sorumluluklar ya da baskı altında yetiştirilmemiz. Sürekli başkası için bir şeyler yapıyoruz şu hayatta. Hep iyi yerlere gelmeyi, herkesin gözünde en iyi olmayı istiyoruz. En son ne zaman kendimiz için bir şey yaptık çoğumuz hatırlamıyor bile. Ben ne istiyorum diye sorduk mu kedimize? Durun ben söyleyeyim 'HAYIR!' İşte bu yüzden bu yorgunluk , bu bitkinlik, bu tükeniş...İnsanlara iyi görüneceğim diye kendimizi ihmal ettiğimiz şu kısa ömrümüzde insanlar bize ne kadar iyi?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UMUT
Teen FictionHiç görmeyen birine gökkuşağını anlatmak ya da hiç duymayan birine dünyanın en güzel şarkısını söylemek kadar anlamsız