Sen boynumda ki halat, hayallerim ayaklarımın altında ki sandalye oldu

95 16 4
                                    

Gamze, kas eksikliğinden dolayı çıkarmış. Ufacık bir kusurun bile bu kadar güzel gözüküyor olması ne tuhaf. Kalbimde de sen eksiksin ama kalbim sensiz hiç bu kadar güzel değil..

Hayaller kurarız ya bazen. Kimisi gerçekleşmesi için uğraşır. Kimi de sadece hayal kurmak istediği için zorlar düşlerini. Çünkü orada her şey istediğimiz gibi hareket eder. Çoğu şey bizim emrimiz altındadır. Bazen çok abartırız. Bazen de o gün içerisinde yaşadıklarımızı tekrarlar dururuz kafamızın içinde. Hayaller de parayla değil ya. Gel gelelim bir de yaşantımıza. Şimdi çoğunuza sorsam hayatlarınızdan memnun musunuz diye. Eminim ki hiçbiriniz memnun değildir. Hep daha iyisini ve daha fazlasını isteriz. Doymak bilmeyiz çünkü. Rahat ve belki de şımartılarak büyüdüğümüz için hemen zor olanı görsek kaçıyoruz. Zora gelemiyoruz. Ama öyle insanlar tanıyorum ki hayatla mücadeleleri daha doğmadan başlamış. Küçük yaşta olgunlaşmış ve bir o kadar da güçlü kişiler. Bazen öyle bir imreniyorum ki gerçekten şükredecek çok şeyim olduğunu görüyorum. Daha küçük yaşta evi geçindirmeye çalışan, karnını doyurmak için üç kuruş maaş alan ve hayatın bu korkunç darbelerine karşı canlarına kıyan o kadar insan varken, ben kim oluyorum da hayatımı sorguluyorum. Allah sorar hesabını. Şükretmeyi bilmeliyiz. Bizim aşk acısı dediğimiz ve sırf bunun için depresyona girdiğimiz vakitler insanlar nelerle mücadele ediyor unutuyoruz. Dönüp bakıyorum hayatıma. Kimler için nelere üzülmüşüm diyorum. Değmez demek istemiyorum ama DEĞMEZ. Başınızı sokabileceğiniz sıcak bir yuvanız, yanınızda ana babanız varsa kıymetini bilin.

Bir gün yine canıma tak ettiği vakitler de saçma sapan düşüncelere dalmıştım. Gerçekten bir tarifi olsa, kendimi size anlatabilsem neler yazacağım buraya ama yaşadıklarımı dökmek çok zor oluyor benim için. Dilimin döndüğü kadar anlatacağım. Evet onsuz yapamıyordum, nefes alamıyordum. Koskoca gökyüzü dar geliyordu. Bir şey ya, ufacık bir şey yetiyordu seni hatırlamaya. Artık yoluma bakıcam diyorum ama her seferinde yine dağılmayı başarıyordum. Sevmek ne ağır yük böyle. Dört duvar arasında kalmışsın da hiç açık pencere bırakmamışlar gibi. İnsan hiç nefes almadan yaşar mı? İşte bana bunu da tattırdığın için en çokta sana kızgınım. Yıllarımı verdiğim bir sevgiyi ve sonunda böyle bir darbeyle karşılaşmayı haketmedim. En çok güvendiğim yerden vurdun beni. O yapmaz dediğim ne varsa yaptın. Başkasına yol olurken bana çıkmaz sokak oldun. Aşkı öğrettiğim insanın bir başkasıyla oluşunu izliyorum şimdi. İyi oluyor ama bana. Yapma dediler, etme dediler ama ben yine sana yenildim. Yaşattığını yaşa demeyeceğim sana. Çünkü sen bu yükü, bu acıyı asla kaldıramazsın. SEN BOYNUMDA Kİ HALAT, KURDUĞUM HAYALLER İSE AYAKLARIM ALTINDAKİ SANDALYE OLDU. Ve hayallerim yıkılınca boynumda ki halatla çaresiz bir şekilde ölümü bekledim. Diyeceklerim bu kadar.
Tekrar tekrar söylüyorum. Kimseyi çok fazla sevmeyin. Çünkü herkes verilen değeri kaldıramıyor. Ağır geliyor. Ve Anneciğim; aklımdan geçeni yapmak istiyorum ama senin gözyaşların dinmez.

UMUTHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin