Taş Komşularım

İLK YAKINLAŞMALAR

Merhaba arkadaşlaar! Biliyoruz ki biraz uzun zaman oldu gerçekten özür dileriiz. En yakın zamanda bir sürü bölüm yayınlıyacağız. Umarım okurken eğlenirsiniz sizi seviyoruuz :* Ve yardımınızı esirgemeyin :D hala nasıl fotoğraf koyucağımızı bulamadık lütfen yorum veya mesajla anlatın :Ddd Hani beğenirseniz de fena olmaz.

AVA'NIN AĞZINDAN

Merdivenlerden çıktığımda karşımda Berk ve Mina'yı birbirlerine iyice yaklaşmış hararetli bir konuşmanın ortasında buldum. Bağırarak "Gidin kendinize bir oda bulun." diye güldüm. Utanmış gözüküyorlardı. Ayy yerim tipleri yaa genç aşıklar resmen. Evet biliyorum ilk günden.

"Can burada değil mi yaa?" dedim. Çocuk kapıyı yüzüne kapattığımdan beri ortalıkta yoktu. Eğer çocuğa bir şey olmuşsa hafif vicdan azabı hissederdim herhalde sonuçta cidden yakışıklıydı. Boşuna dünya harikalarını koruyalım demiyorlar yani! Berk "Yoo burada değil. Siz birlikte değil miydiniz?" dedi. Kuşkuyla bakıyordu. "Bana bakma yaklaşık 1 saat önce gitti Mina'lardan." Berk endişelenmiş gibiydi. Telefonunu çıkarıp Can'ı aradı ve cevap alamadı. "Nereye gitmiş olabilir ki! Telefonumu da açmıyor." diye bağırdı, gerçekten sinirlenmiş gibiydi. 

Bir kaç dakika sonra mesaj geldi. Berk yüksek sesle mesajı okudu. -BEN İYİYİM BİŞEYİM YOK. GELİRİM EVE 1-2 SAATE- "Of neyse umurumda mı?" diye sessizce söylendim.  Burak "Biz gidelim aşağıda Ecem bizi bekliyor." dediler. Saat yaklaşık 8e geliyodu hava hafiften kararmıştı. Mina Berk'e bakıp "Sana buraları biraz gezdirebilirim istersen." dedi. Ay bu romantik coupledan gına geldi gidin başka yerde yaşayın wattpadi aratmıycak aşkınızı :D

BURAK'IN AĞZINDAN

Aşağı indiğimizde Ecem söylenerek ben bekliyordu. "Of nerede kaldınız." diye bağırdı. "Yukarıda olay oluyor kızım dizi gibi oralar." dedim. Cidden film gibiydi. Hele Mina ve Berk biraz fazla yakın gibilerdi ki bu benim sinirlerimi bozuyordu. "Ya bir şey olduğu yok iki tane dangalak çocuk taşınmış bunların kata. Kendilerini bir bok sanıyorlar ama yakında öğrenirler kimin ne olduğunu buralarda." dedim. Ecem direk "Yakışıklılar mı bari?" dedi. Ben "Sahi fena değiller herhalde. Can denen bebe de Ava'ya yavşıyordu. Yakında bişeyler çıkar bunlardan." dedim. Ecem düşünceli bir bakış attı sanki kafasında bir şeyler kuruyor gibiydi.

CAN'IN AĞZINDAN

Saatlerdir sokaklarda dolanıyordum ama hala sinirimi atamamıştım. Bu kız bana neler yaptırıyordu. Resmen 1 gün bile olmadı ama resmen büyülenmiş gibiyim, düşünmeden edemiyorum, kıskanıyorum yanındaki bütün o piçleri sikmek istiyorum. Sokakta bir iki bebeyi biraz dövmüş ama hala sinirimi atamamıştım. Her an patlayacak gibiydim kafamda Ava dönüp duruyordu, bir gün içinde yeni tanıştığım bir kıza neden böyle hissettiğimi bilmiyordum. Arabaya atladım nereye gideceğimi biliyordum artık.

BERK'İN AĞZINDAN

Hava iyice kararmıştı. Ay ışığında Mina çok güzel görünüyordu. Yıllardır ciddi bir ilişki yaşamamıştım ama Mina beni gerçekten düşündürüyordu. O kadar güzel ve inanılmazdı ki. Cidden ilk günden ne kadar çok olay yaşamıştık öyle. Canım sıkkındı ama nedenini anlayamıyordum. Mina'nın konuşmasıyla kendime geldim. Sesi bile beni mutlu ediyordu. Sesi bile kendi gibi neşe saçıyordu etrafa her an yanında olmak istiyordum. Artık kıza nasıl hayran hayran baktıysam aniden yüzünü kapatıp "Yüzümde bir şey mi var? Var değil mi? Ne var of?"  diye sıraladı. Nerdeyse dinlemedim konuşuyordu anlıyordum ama beynim yanıt vermiyordu resmen. Tek baktığım şey konuşurken hareket eden  dudaklarıydı. Mina da tam gideyim ben hani çok düşüncelisin sanırım bölmeyim diyordu. Gitmesini nasıl istemiyorsam artık bilinçsizce elini tuttum ve "Sessizliği paylaşsak biraz." dedim. Yavaşça yere oturduk. 

AVA'NIN AĞZINDAN

Evde tek başıma oturup mal mal türkçe dizi maratonu yapıyordum. Bir anda kapı çaldı. Zaten annem de doğru düzgün eve gelmiyorken bu saatte kim geldi düşünceleriyle hışımla kapıyı açtım.

Kapıyı açtığımda hafif içki kokan Can'ı görmem bir oldu. Kısa ve öz bir biçimde "Çekil." dedi. Ben mi durucam hemen cevap verdim'' Bakıyorum çok isteklisin beni çok mu özledin?'' dedim."Bir sus artık ya." dedi. "Ya sen kimsin daha bugün taşındık evime gelmiş içeri girmeye çalışıyor bir de bana hesap soruyorsun sen kimsin yaa." diye bağırışlarım içinde bir anda beni sırtına aldı ve eve girdik. Deli gibi bağırırken beni aniden koltuğa bırakmasıyla koltuğa yapıştım. "Yani ciddi düşünüyoruz." dedim gülerek. Can da dengesini kaybedip o anda üzerime düştü. Gözleri koyulaşmış bir can ve gözleri koyulaşmış bir ben. Hani bazı anlar sanki saatler gibi gelir ya o an da aynen öyle oldu. Ben bunları düşünürken dudaklarım dudaklarıyla buluştu. Susuzlukta gibi öpüşüyorduk. İçkinin etkisiyle o bana susamıştı bende böyle hissetmeye. O an kendime geldim ve biz bugün tanıştık şu an ne yapıyoruz diye düşünerek Can'ı ittirdim ve kapıyı üzerine kapatıp dışarı attım. Sadece olmamış gibi davranacaktık.