AVA'NIN AĞZINDAN
İlgi odağının benden başkasına yönelmesi beni azcık bozmuş olabilir. Kim o cibilliyetsiz diye bakınca siyah saçlı bir bebe gördüm. O gözler tanıdık ama bir o kadar soğuk. Bir yerden çıkarıcam ama hatırlamak da istemiyorum. Şokla Mina ya döndüm. Arkadaşımın yüzündeki aşkla beynimden vurulmuşa döndüm. KAAN.
Berk de mal değil onu oradan almak lazım Can'a kaş göz yapsam anlar mı? Kaan. Vay be büyümüş yakışıklı hala ama değişmiş. Eski arkadaşım ama Mina ya yaptığını hala hatırlarım. Çektiğim dayağı da.
Hemen Can'ı çektim. O da Berk i Berk kırılmış gibiydi seviyordu kopek deliler gibi hemde. Herkes bakarken bir şey yapamayacağımızı bildiğim için dikleştim. Kükrercesine "Dağılın" diye bağırdım.
Herkes korkuyla kaçtı. Ne yapacağımı bilemedim desem? İlk defa böyle çaresiz hissettim veya 2. defa. Bir yanda Kaan eski en yakınım- nasıl özlemişim-. Diğer yanda Mina her şeyim kısaca... Bu sahne izlenmemeliydi. Berk kapıdan sıyrılmaya çalışıyor Can onu geri çekiyordu.
Hışımla Mina'nın kolunu bıraktım. Öyle şok olmuştu, duygu karmaşası yaşıyordu ki tepki veremedi. Kaan'a hızla gittim gözünde bir şey aradım. Ama büyümüş ve onla birlikte ölmüştü gibi yığıntıydı o ilk tokadı bastım." BEN AVAYSAM PARALARIM AMA SENİ SEVERİM HERGELE".
Sonra sarıldım ama bu biraz kavuşma biraz intikamdı içimizde biten birini uzun süre konusmamıştık oysa o kıvılcım hep vardı. Sahneden çekildim Mina ve Kaan için. Onlardaydı sıra ben çekilmeliydim.
KAAN'IN AĞZINDAN
Bir yıllık Amerika'ya gidişimin ardından okula dönmek oldukça garip olmuştu. O büyük kapıları ilk açtığımda bana dönen farklı yüzlerce göz ve ardınından gelen fısıldaşmalar ama benim kitlendiğim sadece iki göz. Kalabalık umurumda olmadı o an. Çünkü özlemiştim.
Eskisi gibi onu hissetmeyi, ona dokunmayı özlemiştim. Şu anın onun için ne kadar zor olduğunu tahmin edebiliyordum. Eskiden okulun en gözde çiftiydik. Yıllar boyunca beraberdik ve birlikte "her türlü" çılgınlığı yapmıştık.
Çok aşıktık ama ben Amerika'ya taşınmam gerektiği için onu terk etmiştim. Babam tutuklanacağı için kaçmak zorunda kalsak da en sonunda hava alanında iki adet kelepçenin kolumuza bağlanmasını engelleyememiştik . Ben çocuktum yalan atar çıkardım. Babam? O kurtulamamıştı. Bunun ardından ben yine de Amerika'ya gittim ve işleri toparlayarak aylarımı orada geçirdim.
Çok kötü şeyler yapmıştım. Yeni varis bendim sonuçta. Böyle Mina'ya dönebilir miydim? İster miydi? İster miydim?
Her şeye rağmen döndüm ve işte şimdi 1 yıl önce hükmettiğim koridorlarda yine 1 yıl önce dudaklarını öptüğüm kızın karşısında şaşkınla duruyordum.
O sırada bir kızın bağırışıyla kendime geldim. Sesin sahibini anlamak için etrafıma baktığımda Ava olduğunu anladım. Mina'nın yanına gidip elini tuttu. Daha da güçlenmişti her zamanki dikliğini koruyordu.
Bana öldürecek gibi baktı. En yakın arkadaşımdı gitmeden önce tabi ki özlemiştim. Ama yapacaklarını beklemek istedim içten içe bilmemenin verdiği o korkuyu yaşadım artık eskisi kadar beni ürkütmüyordu.
Kendinden emin adımlarla geldi. Gözüme baktı, yok eder gibi bir bakışı bile on yılı anlamama yetti. O sırada yanağımın yandığını minik kolların belime yerleştiğini hissettim.
Beni hala en yakını sayıyordu nefesimi verdim. Yoldan çekilip arkaya baktı mutsuz ve huzursuzdu bir şeye odaklanmıştı Mina'ya baktı ve içeri yavaşça girdi. Mina ve ben baş başaydık.
BERK'İN AĞZINDAN
Koşmak Mina'nın yanına gitmek, elini tutmak istiyordum.
Aslında sadece anlamak istiyordum çünkü hiçbir şey anlamıyordum. Okula giren bir çocukla birlikte herkes donakalmıştı ve özellikle Mina dokunsan ağlayacak gibi ona bakmıştı. Çocuk da aynı şekilde ona. Sinirlenmiştim aralarına girmek istemiştim ama Can bana engel olarak kollarımdan yakalayıp başka bir koridora götürdü.
Beni sakinleştirmeye çalışıyor. Bir şeyler söylüyordu, ne olduğunu biliyordu ama benim aklımda sadece Mina vardı. Aklımda büyüyen düşünceden korkuyordum. O çocuğun resimdeki çocuk olmasından, Kaan olmasından korkuyordum. Ama herkes tarafından çok dikkatli diye adlandırılan gözlerimin bana yalan söylemiyeceğini de biliyordum.
Gördüğüm gözler bana çerçeveden bakan gözlerle aynıydı. Ama resimdeki gülümseyen neşeli çocuktan geriye hiç bir şey kalmamış gibiydi. Şu an oturmuş, sakinleşmeye çalışırken aslında tek yaptığım gerçekten kaçmaktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Taş Komşularım
Novela JuvenilMina ve Ava okulun gözde ikilisi ayrılmayan en yakın arkadaşlar hayalleri aratmayacak bir hayat yaşarken. Hayatlarına birden iki birbirinden yakışıklı çocuk girdi.