Dil ucunda biraz peltek konuşurdum.Eh dişlerimde değişiyordu o zaman.Beni sevmek için konuştururlardı."Sen kimsin de bakalım sen kimsin?" Gözlerinin içine gururla baka baka"Ben Hafuz un toynuyum"Hafız Hanım 'ın torunu sadece bu anne baba ismi yok...Babaannem babasının( kendisi daha doğmadan )şehit olmasıyla ,anne karnında Trabzon Boztepe den Zonguldak 'a göçmüs anneciği Binnaz ninemle.Çocuk yaşında Hafız olmuş.Babaannem inancını bize sevgiyle öğretti.Korkularla değil ,yakılıp yıkılacağımızla değil...Vicdanımızı gelistirip,koşulsuz bir sevginin her şeyin en güzeli olduğunu öğretti.En fazla beş yaşındayım.Şimdi artık tabi ki anlıyorum ,ölüm döşeğindeki birinin başında Kuran okumaya gidiyorduk.Ama o zaman ki duygumla yazıyorum ben bunu bilmiyordum.Ben babaannemin el çantası gibi...Bırakamadı da beni eve sanırım,beraberce gittik.Simdi olsa eleştirilecek bir konu ,belki tartışılır.Ölüm halindeki kişinin yanına oncacık çocuk sokulur mu hanım!
Her şey flu bende,zihnimde görmeye çalışıp o anı ,şu an yazmaya çalışıyorum .Cam kenarında bir yatak,biri uzanmış yatıyor.Babaannem başında. Beni yanından alıp,başka odaya götürmek istediler. Hayır ben babaannemden ayrılmam,babaanneme tam anlamıyla daha da yapıştım.Gitmedim başka yere.Şuna eminim ki eğer beni o an babaannemin yanından zorla ayırsalardı,cocuk duygularıma ciddi yara aldırmıs olacaklardı.Babaannem bunu kesin anladı.Yanında tuttu.Kuran okumaya başlamadan bana eğildi usulca"Esra bak kızım,ben okurken yatanın ağzından bir kuş çıkacak ve gökyüzüne pırr... uçacak,bekle"Babaannem okuyor,ben kuşu bekliyordum.
Arada hırıltılar duyuyordum yatandan ama;ben hiç korkmuyorum kuş gelecek diye öyle bir bekleyişteyim ki...Babaannem sustu,"Haydi kızım dedi kalk"Babaanne kuşu bekliyorum" "Uçtu kızım,hızlıca gitti göremedin sanırım dedi.Şimdi o gökyüzünde..."
Yine imgesel hatırlamaya çalışıyorum .Cam kenarındaydı yatak,dışarıya baktım yesil yapraklı bir ağac vardı,dalları incecikti,yaprakları da küçük.
Evet ya inanın şu an bile imgesel olarak görerek yazıyorum.Yemyeşildi ve hafif bir rüzgarla dallar sallanıyordu.Bir anda heyecanlandım. "Aa dedim evet kuş buyadan uçmuş,dallaya bak sallanıyoo!"...
