Karanlık

-Giriş-

- Bağlantıdaki bölüm şarkısı-

Daha beterini düşünmek...Bir teselli değil ki.Sadece acırım daha beteri varsa.Ve elimden gelirse yarasını sararım...Daha beterini düşün demek kolay.Sahilden fırtınaya tutulan gemi zevkle izlenir..İnsan daha beterini düşünmek için yaratılmamış.Daha beterini daha mükemmel hale getirmek için yaratılmış.

Ben daha beterinin olduğunu sanmıyorum.Evet kesinlikle hayatım benim için fazla beterdi.Çekilmez derecede bunaltıcı.Yaptığım hatalar peşim sıra beni ve geleceğimi kovalıyordu.Bunalımlarla geçen haftaların ardından psikoloğum rahatlamamı sonunda sağlamıştı. Hem terapi, hem de antidepresanlarla bana hatalarımı unutturmayı çalışmak ne kadar saçmaydı.

Geçmişi unutamazdık. Geçmişi değiştiremezdik. Geçmiş geçse de senle hep kalır aslında. Geçmiş hep senledir ki. Peşini bırakmaz.Sen ne kadar değişsen de insanlar seni nasıl tanırsa -hatalarınla tanırsa- öyle kalırsın onların akıllarında.

Merhaba ben Duru. Henüz 17 yaşında ama hayatından nefret eden liseye giden bir kızım. Sıradan biri olmayı çok isterdim.Artık siz gençlik mi dersiniz bilmem ama salakça şeyler yaptım. En büyük salaklığım yanlış kişilere güvenmek oldu.Şimdiye dönersek ailem, psikoloğum ve bir arkadaşım haricinde kimseye güvenmiyorum.Güvenebilceğimi de sanmıyorum. Özellikle erkeklere.

Zaten ne olduysa o erkek denen ama sizi -kızları- saf duygularınızı kendi çıkarları için kullanan yaratıklar sayesinde geldi.Şimdi bana '' bu kız neden hayat hikayesini anlatıyor'' diyebilirsiniz ama ben bazı tecrübelerin insanı olgunlaştırdığına inanıyorum.

Hayat, bize ders verebilmek için hatalarımızı kullanır.Hatalarımızı sevmeyiz ama onlar aslında bu dünyadaki en iyi öğretmenlerdir. Hayatın gerçeklerini onlardan öğreniriz. Acıtır, yorar, üzer ama ders verir. Sizi büyütür, olgunlaştırır. Mantıklı hareket etmenizi sağlar. Yaptığınız salaklıkları birdaha yapmamaya dikkat edersiniz. İkinci kez yaparsanız bu hata değil aptallık olur.Bunun bilincinde olmak size çok şey kazandırır.

Ben dersimi fazlasıyla aldım. Son zamanlarda yaptığım en güzel şey sosyal medyadan uzak durmak oldu. Kendime ayırabileceğim çok fazla zamanım oldu. Kafamı boşaltıp, dinlenmek için fazla zaman...

Gelelim okula. Hepinizin şuan içinden 'ıyy' dediğini duyabiliyorum. Bende öyle tahmin etmiştim.Evet okul , ne bileyim okul sanki normal gibi. Benden sayısızca nefret eden insanların olduğu bir yere gitmek... Imm ürkütücü.Evet biliyorum, benden nefret ediyorlar. Haklılarda. Ben olsam ben de ederdim.

Dersler sıradan geçiyor, Tenefüslerde bizim grupla dışarı çıkıyoruz. Kafamı yerden kaldırmadığım için Müge bana sürekli kızıyor. Öz güvenli yürümemi istiyor. Oysa ben ellerimi birbirine dolayıp adımlarımı izlemeyi tercih ediyorum.İnsanların yüzlerini görmek... Bana iyi gelmiyor. Hepsinde farklı anlamlar yüklü. Hepsi ayrı ayrı yüzüme vuruyor hatalarımı.Neyse.

Biri kişi dışında..

Bu kişinin yüzüne , gözlerine bakınca içimdeki çocuk uyanıyor gibi hissediyorum. Ama sonra aklıma geçmiş geliyor ve bu hatalarla başkalarının beni kabul edemeyeceği düşüncesi beynimde 3. Dünya Savaşını çıkarıyor. Onunda bana baktığında birşeyler hissettiğini düşünmek bile en berbat günümü mükemmel hale getirebilecek türden mutluluk saçıyor kalbimin en kuytu derinliklerine.

Ben , ben kendinden nefret eden kız. Bir başkasının beni sevme ihtimaline mutlu olan kız. Sevilmek kelimesini tattığımı sanmıyorum. Şimdiye kadar çıkarcı insanlar vardı hayatımda.Sanırım hepsi de bunun yüzünden oldu.

Herneyse...

Biliyor musunuz ? En çok istediğim şeylerin bir listesini yaptım. Çoğu imkansız gib gelse de çabalamak birşey kaybettirmez insana. İmkansız birşey için çabalarken bile aslında çok şey öğrenirsin.Çok şeyden ders alırsın.Başarılı olmak istersen ya da göz önünde olan bir insan isen karşına her zaman seni yıkmak isteyen insanlar çıkar. Bu bir kuraldır. Kıskanılmak güzel birşey değildir.Sizi yıkmak isteyecek insanlar ne kadar çoksa hayatınızda o kadar zordur.

Oturup düşünücek olursak aslında ''İmkansız'' kelimesinin ne kadar saçma olduğunu anlayabiliriz.Şöyle düşünün bundan yüzyıllar önce hangi insan günümüz teknolojisini düşünebilirdi? Ben size söyleyeyim. Hiçbiri .

Evet hiçbiri günümüzü hayal bile edemezdi. Onlar bunu imkansız olarak adlandırırdı. Şimdiye bakarsak imkansız olmadığını görebiliyoruz. Dediğim gibi. İmkansızlık yoktur. Hayatınız hayal edebildiğinizle sınırlıdır. durmayın hayal edin. Hayal etmek kötü değil. Hayal etmek sizi başarılı yapar bence. Çünkü o sizin düşündüğünüz saçma hayalleri gerçekleştirebilmek için bile ne kadar çok çaba harcarsınız aslında. Haksız mıyım ?

Şimdi beni iyi dinleyin. Siz gençsiniz. Önünüzde aşık olmak içinçok zamanınız olacak. Size gidin 7-24 ders çalışın ders çalışın demeyeceğim. Sadece vaktinizi kız iseniz erkeklere harcamayın. Gençlik yıllarınızdasınız. Çıkın dışarı arkadaşlarınızla vakit geçirin. Bol bol kitap okuyun ufkunuzu açın. Faklı hikayeler, farklı hayatlar keşfedin.

Küçük şeylerden mutlu olun. Ailenizin yerine kimseyi koymayın. İnsanların kalbinin kırmamaya özengösterin. Kendiniz için şeyler yapın. İmkanınız varsa farklı yerlere seyehat edin. Ama erkeklere vakit harcamayın. Sonra pişman olursunuz. Bir bakmışsınız evli barklı evinde oturan bi bayan olmuşsunuz. Gerek yok. Mesleğinizi elinize aldıktan sonra erkek arkadaşınız olsun. Önce kendi hayatınızı garantiye alın. Kimseye muhtaç olmayın. Siz değerlisiniz. Bunu bilerek yaşayın.