[Birinci düğüm.]
Bölüm Şarkıları
Nev - Susma
Coldplay - ParadiseBilinmeyen Bir Geçmişte...
Gecenin kasveti ve ıssızlığı dört bir yanı sarmıştı. Bu ıssızlığı bölen tek şey genç adamın ıslak kaldırımda attığı güçlü adımlarının sesiydi. Issız yolda sağa sapmadan önce etrafını son kez dikkatli gözlerle inceledi. Herhangi bir kıpırtı yoktu. Derin bir nefes alarak iki bina arasındaki boşluktan karanlığa daldı. Sanki gökyüzü adamın işini kolaylaştırmak ister gibi karanlıkta kudretini belli edercesine etrafını aydınlattı. Ardından adamın sustuklarını haykırmak ister gibi şiddetle gürledi.
Genç adam bu birkaç saniye süren harika doğa olayına iç geçirdi. Görmesi gerekeni görmüştü. Karanlıktan dolayı yüzü net gözükmeyen silüete doğru adımladı.
"Geç kaldın?" dedi duruşu gibi sesinden de taviz vermeyen gölgenin sahibi. Karanlıkta yüzünü zor seçse bile sorgu dolu gözlerle onu süzdüğünü biliyordu.
"Takip edilip edlimediğimden emin olmam lazımdı biraz yolu uzatmam gerekti."
Silüet bunun üzerine hiçbir yorumda bulunmadı sadece kafasını sallamakla yetindi.
Siyah kabanının yine siyah olan büyük düğmelerinden birkaçını hızla açtı. İçine işleyen soğuk, ürpermesine neden olsa da aldırmadı. Kabanına özenle sıkıştırdığı dosyaları eline alıp düğmelerini geri kapadı. Genç adama dosyaları vermeden önce elinde sıkı sıkı tuttuğu dosyalara son kez baktı. Sanki her dosyadan bir ses yükseliyordu. Bir yardım çığlığı, bir haykırış kopup geliyordu derinlerden. Zihninin içinde büyük bir kargaşa vardı. Sanki kelimeler uçuşuyor hızla ona çarpıyordu. Çok yakınında hissedilen hayali çığlıkla irkildi. Zihninde dönen seslerin sahipleri tam arkasında gibiydi. Zorlukla yutkundu ve hızlıca genç adama dosyayı uzattı.Genç adamın dosyayı almasıyla sanki tüm o kargaşa, acı çığlıklar bıçak gibi kesilmişti. Yerini huzurlu bir sessizliğe, boşluğa bırakmıştı. Zihninde ve yüreğinde var olan tüm o ağırlık yok olmuştu.
"Şimdiden huzuru kalbimde hissediyorum." Diye mırıldandı içinden silüet.
Genç adam ise eline verilen dosyaları siyah deri çantasına özenle koydu ve karanlık vaad eden gözlerini silüete dikip gülümsedi. Sonunda her şey başlayacaktı. Bu anı o kadar uzun zamandır bekliyordu ki...
Silüet, genç adamın gözlerinde ki karanlığa tutunup memnunca gülümsedi.
Artık her şey yeni başlıyordu.
❄
Yakın Bir Gelecekte...
Genç kadının attığı adımlar boş hastane koridorunda usulca yankılanıyordu. Saat gece yarısını çoktan geçmişti ve etrafta pek kimse kalmamıştı. Yangın merdiveninin oraya vardığında krem rengi kapıyı hafifçe ittirdi ve içeri girdi. Ardından en alt kata doğru inmeye başladı. Katın sonunda kendisini bekleyen arkadaşına gülümsedi ve sarıldı.
"Senin yüzünden bir gün yakalanacağım Süveyda." Diyen arkadaşına gülüp yanağına küçük bir öpücük kondurdu.
"Korkma öyle bir şey olmayacak. Hem buraya bu saatte kimse gelmez ki."
"Ah evet haklısın." dedi genç kadın Süveydaya karşı. "Aklı olan hiç kimse gerekmediği sürece morga gelmez."
Süveyda atılan taşı fark etse bile duymamış gibi yapıp ilerledi. Arkadaşının arkasından homurdandığını biliyordu. Her ne kadar arkadaşı belli etmemeye çalışsa da Süveyda gergin olduğunu hissetmişti. Koridorun sonunda bulunan ağır metal kapının önüne geldiler. Arkadaşı ağır kapıyı açtı ve hızla içeri girdiler. Bedenini saran soğuğa ve tuhaf kokuya aldırmamaya çalıştı. Hemen işini yapıp çıkmak istiyordu. Üzeri örtülmüş cesede doğru ilerledi ve yüzünü görmek için örtüyü çenesine kadar açtı. Morarmış dudaklar solan bir yüz dışında hiçbir pürüz yoktu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GİRİFT
Mystery / Thriller"İyice bilin ki, bir değil bin kez ölmem gerekse de, doğru bildiğimi yapmaktan vazgeçmeyeceğim." - Sokrates Dux, dört bir yanını karanlığın, acının, haksızlığın sardığı bir bölgeydi ve kimse bunu fark edemiyordu. Ta ki bir cinayet ortaya çıkana kad...