bölüm çok kısa oldu geçiş bölümü gibi düşünebilirsiniz.
ayrıca 1k oldukkkk hepinize teşekkür ederimmm♡♡
bol yorumlarınızı bekliyorum♡
-
16 gün sonra
-"Yoongi artık kendine gel!" Taehyung yüksek sesle bağırdığında Yoongi korkmasına engel olamadı. Günlerdir kimseyle konuşmuyor, yalnızca müzik dinliyordu. Taehyung ise sabrının tükendiğini hissediyordu.
Bu yüzden sinirle Yoongi'nin odasına gelmiş, Jungkook'u umursamadan Yoongi'ye bağırmaya başlamıştı.
-"Böyle yapınca ne olacak? Jungkook'un halini biliyorsun. Herkesi mahvettin. Arkadaşlığımızı bir günde bitirebildin. Sen...sen çok aşağılık bir insansın Yoongi. Ezik, bencil ve duygusuzsun. Sakın bir daha karşıma çıkayım deme." Taehyung gittiğinde Yoongi tuttuğu gözyaşlarını serbest bıraktı ve duvardan destek alarak yere çöktü.
Hıçkırıkları açık kapı yüzünden tüm kat boyunca duyuluyordu. Hoseok ve Yugyeom sesleri duyup geldiğinde ne olduğunu az çok tahmin edebilmişti. Hoseok da Yoongi'ye sinirliydi. Bu yüzden direkt odasına geri gitmişti. Ancak Yugyeom onun üvey de olsa kardeşi olduğu için ona kızgın olamıyordu. Yoongi'nin hissettiklerini anlayamabiliyordu. Yoongi'nin yaşadıkları ağırdı ve böyle olması normaldi.
Flashback
-"Bırak beni yalvarırım!" Bay Kim, Yoongi'nin bağırışını umursamadan onu dövmeye devam ediyordu. Kolundan tuttuğu gibi bodrum katın merdivenlerinden zayıf bedeni atmıştı. Yoongi merdivenlerden yuvarlandığında Yugyeom babasından korktuğu için bir şey yapamıyordu.
Yoongi o soğuk bodrumda günlerce aç ve susuz kalmıştı.
Bay Kim'in tacizlerine ve şiddetlerine dayanamayan zayıf beden, en sonunda dayanamamış ve hastanelik olmuştu. Ölme riski yüksekti ancak Yugyeom hep onun yanında olmuş, onu tekrardan hayata bağlamıştı.
Yugyeom babasından gizli gizli Yoongi'nin kaçmasına yardım etmiş, Yoongi'yi bu adamdan kurtarmıştı. Yoongi yurda giderken Yugyeom ise dayaklar yemişti. Bay Kim Yoongi ile görüşmesinler diye Yugyeom'u da alıp şehir dışına çıkmıştı. En sonunda gitmesi gereken yere gitmişti.
Flashback End
-"Yoongi. Kalk ve elini yüzünü yıka, hm?"
-"Git. Sen neden onlar gibi gitmiyorsun?! Sen neden nefret etmiyorsun benden?!" Yoongi boğazları acıyana kadar bağırdı. "Ben senden nasıl nefret edebilirim Yoongi? Kardeşimsin sen benim. Kendine gel."
Jungkook duyduğu şeyle şaşırmıştı. Kardeşler miydi? Benzemiyorlardı.
Jungkook sızlayan kalbiyle yerde hıçkırarak ağlayan Yoongi'yi izliyordu. Mahvolmuştu.
Yugyeom pes edip odadan çıktığında Yoongi'nin de ağlaması kısa süre sonra durup, yerini iç çekişlere bırakmıştı. Jungkook onun yanına gitti ve kolundan tutup kaldırdı. Banyoya götürüp elini yüzünü yıkarken ikisi de konuşmuyordu.
Yüzünü kuruladığında Yoongi sessizliği bozdu. "B-ben..her şeyi mahvettim. Herkesi kaybettim. Bir sürü kalp kırdım ve ben...çok üzgünüm." Yoongi'nin ağlaması yeniden başlarken Jungkook ona sarıldı. "Herkes hata yapar Yoongi." Yoongi burnunu çekti. "Ben, herkesten uzaklaşırsam, eskisi gibi olursam herkes daha mutlu olur sandım. Ben üzgünüm."
Yoongi geri çekilip koşarak odadan çıktığında Jungkook tuttuğu göz yaşlarını serbest bırakmıştı.
-bölüm sonu-
kısalık için üzgünüm ♡
16.bölümü ikiye böldüm bu yüzden 16. bölümü atacağım zaman ikisini birden atacağım♡
ŞİMDİ OKUDUĞUN
roommate | yoonkook ✔
Fanfiction-"Ben bu hayalet ile aynı odada kalmam!" #1|yoonkook #1|kookyoon