Ah bayım,
Kitabı okumuşsunuz! Çok sevindim. Ve asıl sevindiğim altını çizdiğim cümlelerin kenarlarına notlar eklemeniz, yeni cümlelerin altını çizmeniz. Üstelik notumun arkasına yazmış olduğunuz kelimeleri gözden kaçırmadım.
"Ben sana bütün hayatımı, hakiki anlamda ilk defa seni tanıdığım gün başlamış olan o hayatı anlatmak istiyorum. Ondan önce yalnızca bulanık ve karışık bir şeyler vardı, hatırlama çabasıyla asla derinine inilmeyen bir şeyler, belki toz tutmuş, örümcek ağlarıyla örülmüş, karanlık yüreğimde hiçbirinin bilgisi bulunmayan nesnelerle ve insanlarla dolu herhangi bir mahzen." cümlelerinin altını çizmişim. Siz de yanına bir not düşmüşsünüz tanıdık olduğum yazınızla. "Ama sen de, bilinmeyen kadın da yazıyorsunuz. Anlatmıyorsunuz. Bi' sesinle anlatsan, olmaz mı sanki?" Ah, hayır, bunu yapacak cesaret yok bende. Olacağını da sanmam.
"Beklenti, iç dünyamda bir felce uğramışlık gibiydi, artık durmak zorunda kalmaktan korkuyordum, yüreğim öylesine çarpıyordu -ve sen yanıma geçtin. Benimle sanki uzun zamandır tanışıyormuşuz gibi, o hafiften neşeli tavrınla konuştun -ah, evet, hayatıma ait herhangi bir şeyi sezebildiğin hiç olmadı!-, benimle öylesine büyüleyici bir rahatlıkla konuştun ki, sana cevap vermeyi bile başarabildim." Bu cümlelerin de altını çizmişsiniz. Sanki sizi anlatıyor gibi geldi bana. Eğer öyleyse hayatınıza -mektuplarımla birlikte- girdiğim için memnunsunuz demektir. Buna sevindim. Çünkü ben fazlasıyla memnunum.
Notumun arkasına ise " 'Biz ince bel, ela göz, sütun bacak için sevmedik güzelim. Gümbür gümbür bir yürek diledik kavgamızda,' demiş Nazım Hikmet. 'Sevmek için güzele mi bakmalı? Çirkin bir tende güzel bir ruh, kalbi bağlayamaz mı?' demiş Victor Hugo. 'Bir kadının güzelliği, ancak sevmeye başladığı zaman meydana çıkar.' demiş La Bruyere. Hâlâ çirkin mi diyorsun kendine? Beni de görünüşüne göre sevecek gibi mi görüyorsun yoksa? Gerçi Nazım da yanlış demiş bana göre, ela güzeldir." yazmışsınız.
Ben şimdi size nasıl âşık olmayayım, bayım?
02.02
ŞİMDİ OKUDUĞUN
mektupların sahibi 02.02
Short Story"sizi seviyorum bayım ama siz de beni sevmeyin, yalvarırım." Stefan Zweig'ın Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu isimli eserinden esinlenilmiştir.