üç

671 64 51
                                    

sevgili sevgilim,

kaç zaman sonra seninle iletişim içinde olmanın mutluluğunu öyle yaşıyorum ki, önce bunu söylemek istiyorum. 

için rahat olsun, en kısa zamanda seni arayacağım da. sadece şu an bunu yapamıyorum.

nasılsın? neler yapıyorsun? benim olmadığım süre zarfında nelerle vakit geçirdin?

bunları geldiğim gibi peşpeşe soracağım ve senin gülüşüne şahit olacağımı biliyorum.

benim için özel olan kadın, hasretinle yanıyorum.

seni şu an arayamayacağım için mektup yazmak istediğimi söylediğimde disiplinli iş arkadaşlarım ilk başta kızdı. bu oldukça sinirimi bozdu çünkü onların mektup yazacak kimsesi yok mu?

neyse ki, rütbesi benden yüksek olan kaptanlardan birisi anlayış gösterdi. ona güvendim ve şu an sana yazıyorum. anlayacağın, sırf bu yüzden sesinden mahrum kalıyorum...

senden ayrı olduğum süre zarfında sana şiirler yazdım; bunlardan birini alta yazacağım. şiirleri söylerken kafamda ufak melodiler oluşuyor. belki birlikte şarkı yaparız bunları, ha?

ayriyeten, burada çekildiğim bir fotoğraf var. fotoğrafı sana bu mektupla yollayacağım. 

eşkiyaların kibar olduğu zamandan

adamların kadınları müjganından öptüğü sokaklardan

geçtim büyüyorum ara sıra yalanla

yazıyorum içimi şu odamda, değiyor başka hayatlara

başıma binbir bela gelir bu ruhumun yüzünden,

ben onun gönüllü işçisi

bu devirde söylenir mi böyle yangınlı şiirler?

ben o geçmişin misafiri...

yüksekkaldırım'da bir akşam tanır felaketim seni

başında kasketin senin içinde kasvetin

cadde-i kebir gibi yakarlar beni çaresiz

bakarlar ardımdan çocuklar firari mahkum gibi...

emir can iğrek

1984, 2 eylül.

hafta sonu bölüm atamayacağım. o yüzden belki bugün bir bölüm daha atarım, belli olmaz.

beni uğurlaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin