12

8.4K 536 123
                                    

"Araz! Hain arkadaş." diyen Ufuk'a bizi göremeyeceği bir yerden bakarken gözlerimi devirmiştim.

Plan şuydu; Araz, Ufuk'un ve arkadaşlarının dikkatini çekip bize alan açacaktı ve bizde intikamımı alacaktık.

Arkamda duran Arda ve Araz'ın getirdiği 2 arkadaşına baktım. Ardından tekrar Ufuk'a baktığımda tamamen bize arkasını döndüğünü görüp arkamdakilere işaret verdim. Saklandığımız yerden çıkıp Ufuk ve adamlarının yanına yaklaştık.

Ufuk'un arkada birleştirdiği ellerini sıkıca tutup bacağına tekme attım. Önümde diz çökerken şaşkınlıkla kafasını arkaya çevirdi.

"Merhaba. Duyduğuma göre beni özlemişsin." Ufuk telaşla arkadaşlarına bakarken herkesin birini tuttuğunu görüp "Seni kurtaracak kimse yok." dedim.

"Senin şuan hastanede olman gerekmiyor mu?" Gülerken kafamla onayladım.

"Kabul güzel dövdünüz." Eğilip kulağına yaklaştım.

"Ama kaçak dövüştün. Biz sizin gibi değiliz. Bak kaç kişiyseniz o kadar kişi geldik." Ellerini bıraktım ve ayağa kalkmasını izledim.

Ellerimi ona doğru sallarken gülüyordum. "Gel bakalım."

Bana doğru yumruk salladığında gülerek kafamı sağa doğru çektim. "Hadi ama bu kadar mı?"

Tekrar yumruk atmaya çalıştığında geriye doğru çekildim. Daha fazla beklemek istemediğim için yanına yaklaşıp kafa attım. Burnunu tutarak gerilerken ona doğru adım atmıştım. Yumruk atıp yere düşmesini sağladım ve kafamı sağa sola olumsuz anlamda salladım.

"Ufuk sende iş yok ha!" Sinirle yerden kalkarken karnıma tekme atınca acıyla inledim. En çok oraya darbe almıştım. Sağlam bir morluk olduğuna emindim. Elim karnımdayken bakışlarımı yüzüne çıkarıp işaret parmağımı sallamaya başladım. "Bak bu güzel hareketti."

Acımı umursamadan ani bir hareketle dibine girdim ve kafasını kolumun altına sıkıştırdım.

"Ama yetersiz!" Gülerken etrafa baktım. Çok büyük kavga çıkmıştı. Ama bizimkiler haklarından geliyordu.

"Bir daha böyle bir şey yapmaya kalkacak mısın?" dediğimde ellerini havaya kaldırıp salladı. Boğazını sıkıştırdığım için nefes alamıyordu.

"Ne dedin anlamadım?" Ellerini koluma getirip açmaya çalıştığında "Haa kolum." dedim ve kafasını rahat bıraktım.

Derin nefesler alırken keyifle onu izliyordum. Bir süre sonra kendini toparladı ve "Bir daha böyle bir şey olmayacak." dedi.

Yanına gidip elimi yanağına koyup vurmaya başladım. "İstersen olsun abicim."

"Olanları küçüklüğüne veriyorum. Bir daha olmayacak dedin inanıyorum. Diyelim ki yalan söyledin, oldu." Elimi yanağından çektim ve yüzümü yüzüne yaklaştırdım.

"Muhteşem babanla bir konuşma yaparım." Ufuk'un suratı donuklaşırken uzaklaşıp ıslık çaldım. Bakışlar bana dönerken elimi havada salladım. "Hadi gidiyoruz."

Arda söylenerek yanıma gelirken Ufuk'a yaklaşıp ensesine bir kaç kere vurdu. Kafamı sağa sola sallarken çalan telefonuma baktım. Sevda arıyordu.

"Alo?"

"Savaş? İyisiniz değil mi?"

"İyiyiz güzelim. Merak etme sen." dediğimde kaşı kanayan Arda'ya bakıp yüzümü ekşittim.

"Sadece Arda'nın.." derken Arda elimden telefonu alıp hoparlörü açtı.

"Kanamam var Sevda çiçeğim." diyen Arda'ya bakıp gözlerimi devirdim.

VERDA | TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin