“Günaydın Bayan Swam.”dedim gülümseyerek.
Ama o aceleyle çantasını bir şey kattı ve dönerek elindeki kağıtları elime tutuşturdu.
“Günaydın günaydın.Benim çıkmam gerek.Bu kağıtta çocuklarla ilgili bilgiler var.İlk bunu oku sonra çocukları öyle davran.Bu kağıtta da bana ulaşabileceğin telefon numaraları var.Hiçbir aksaklık istemiyorum David.”
İster istemez güldüm.
Ne biçim biri bu?
Daha doğru düzgün tanımadığı birine çocuklarını nasıl emanet ediyor?
Laura çok güzel biri ama çocuklar konusunda ilk eksimi aldı diyebilirim.
“Harry Grace’n üstüne gitme.Biliyorsun durumları tamam mı oğlum?”
“Tamam annem benim.”dedi Harry.
Masasından kalkıp annesinin yanaklarını öptü.
Kadının kulağına bir şeyler dedi ama anlamadım.
Sonra Laura elindeki başka bir kağıdı da bana verip çıktı mutfaktan.
İşte şimdi işe başlamış oldum.
Umarım Grace beni uğraştırmaz.
*************************************************************
“Ben punu yemem aptal şey.”dedi Grace.
Offf.
Deminden beri elimdeki tostu yedirmeye çalışıyorum.
En sevdiği yemek buymuş ve bugün bunu yemeliymiş.
Fakat o kadar inatçı ki sırf ben hazırladım diye yemiyor.
“Ama bunu yemezsen büyüyemezsin ve John büyür.Büyüdüğü içinde büyük kızlarla çıkar ama sen büyüyemediğin için onunla çıkamazsın.”
İnşallah bu taklit işe yarar.
John konusunda çok hassasmış.
O yüzden John üzerinden bir çok şey yaptırabilirmişiz.
Kağıtta öyle yazıyordu.
“Ah Joh ah.Tamam sırf John’un hatrına yiyeceğim.Yoksa senin elinden tost filan yemem ben”
Hemen elimdeki tostu Grace’e verip Harry’in yanına gittim.
Bilgisayarında araba yarışı oynuyordu.
İç çektim.
Ben en son 10 yaşındayken oynamıştım ve oynamayı çok özledim.
“Yarış yapalım mı David?”dedi çok uzaklardan Harry’in sesi.
Ee işim çocukları eğlendirmekse oynayabilirdim.
Elimdeki tostu Harry’in önüne koyup kendime sandalye çektim.
Harry bana kullanacağım tuşları gösterirken Grace elindeki tostu kemire kemire yanımıza geldi.
“Oleyy yayış vay.”diye bağırdı.
İkimizde gülümsedik.
Sonra start tuşuna basıp başladık.
“Hadiy abi geç bu aptalı.”
“Grace sus konsantre olamıyorum.”
“Ama sende yeniliyoysun.Bak saya git vuy da devriysin.”
“Grace hem oynamayı bilmiyorsun hem de akıl veriyorsun.Sus ve sadece izle.”
“Aman ya şana taklit veymekte yayamıyor.Bak geçti bitiyecek şimdi.Ohh bak kazandı.Şen benim dedikleyimi yapmazşan böyle oluy.”
“Grace kapa çeneni.”diye bağırınca Grace’n gözleri doldu.
Harry’e güçlü tokat atıp koşarak çıktı odadan.
Şaşırdım.
Böyle bir tepki beklemiyordum.
Ne yapacağımı düşünürken Harry kızgın bir şekilde kalktı yerinden.
Tam Grace’n odasına girecekken tuttum onu.
Ama işe yaramıyordu.
Çırpınıp duruyordu.
“Bırak öldürcem o şımarağı.”deyip kollarımın arasında çıkmaya çalıştı.
Onu sakinleştirmeye çalıştım ama nafile.
O tokat yüzünden kızgınlığı geçmiyordu.
Yani bende onun yerinde olsam bu halde olurdum ama onun bunun bilmesine gerek yok değil mi?
Uzun uğraşlar sonucu sakinleştirip odasına yolladım.
Şimdi en zor kısıma geldik.
Derin nefes alarak Grace’n odasına girdim.
Ağlıyordu.
Önündeki Barbie oyuncağının saçlarını parçalıyordu.
Elindeki oyuncağı alıp başka tarafa koydu.
Ama bu Grace’i daha da kızdırdı.
Göğsüme vurup duruyordu.
Beni suçluyordu.
Canımı acıtsa da beni kızdırsa da sakin olmaya çalıştım.
Onu kucakladığım gibi sımsıkı sarıldım.
Yine vurmaya devam etse de artık sarıldı bana.
Ağlamaya devam etti ama eskisi kadar şiddetli değildi.
En sonunda susmuştu.
Hafifçe kaldırıp baktığımda kolumdan sıkı sıkı sarılmış uyuyordu.
Ağlamak yormuştu herhalde.
Çocukları pek sevmesem de bu durum vücudumun her yerini sardı.
İçimde değişik bir duygu oluştu.
Gülümsedim istemsizce.
Kucağıma alıp yatağına yatırdım.
Pikeyi göğsüne kadar örtüp çıktım odasından.
Harry’in odasına gittim.
O kızgınlıkla umarım odasına dağıtmamıştır.
Ama içeri bir girdim ki…
Bu ne haldi?
Oda darmadağınıktı.
Sandalyeler yerde,giysiler etrafa saçılmış,kağıtlar desem başka haldeydi.
Harry ise yatağına yatmış hızlı hızlı nefes alıyordu.
Bense çaresizce öyle duruyordum ayakta.
Saate baktım.
Laura’nın gelmesine yarım saat vardı.
Ben o saate kadar bu odayı nasıl düzeltecektim?
Harry ve Grace’si nasıl barıştıracaktım?
Of ilk günden ne sorunlar geldi başıma?
Aman ya neden başıma böyle bir dert aldım ki ben?
Resmen derssiz başıma dert aldım.
2.Bölümün sonuna daha geldik.Nasıl buldunuz?Yorumlarınızı bekliyorum
![](https://img.wattpad.com/cover/24257206-288-k236841.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Erkek Bakıcı
RomanceAylardır iş arayan David en son umudu olan malikanenin önündeydi.Bakıcılık hiç yapmamıştı.Zaten erkek bakıcı pek görülen bir şey değildi.Ama işe ihtiyacı vardı ve son umuduysa bu işti. İçeri girip sırasının gelmesini bekledi.Güzel bayanlar arasında...