"Yani Tunç senin onun hakkında konuşulanlara inandığını düşünüyor, doğru mu anladım?"
"Sanırım evet." Sesim titrediğinde derin bir nefes alıp konuşmaya devam ettim.
"Üzdüm onu Eylül." Elimi kalbimin üzerine getirip ekledim. "Ama gerçeği söylesem her şey daha kötü olacaktı, değil mi? Bilinmen benim desem her şey daha da karışacaktı."
"Neden gizliyorsun ki? Tunç eminim kim olduğunu bilseydi sana karşı daha hassas davranırdı."
"İşte bu yüzden bilmemeli, önce kardeşini sonra da en yakın arkadaşını kaybetmiş. Şimdi beni tanırsa ve bana alışırsa... Ayyy!" Eylül yanağımı koparmak istermiş gibi sıkıştırdığında eline vurup ondan kurtuldum.
"Ne yapıyorsun sen?"
"Bir kez daha öleceğim dersen her yerini morartana kadar mıncıklarım. Yeter artık!"
"Gerçeklerden daha ne kadar kaçacaksın acaba?"
"Sen ölmeyeceksin Yaz." Omuz silkip gözlerimi kaçırdım. Ona ne kadar anlatırsam anlatayım bana inanmıyordu. Vücudum tedaviye cevap vermiyordu, artık doktorlar bile iyileşmemden umudu kesmişken etrafımdakiler neden inatla bunu inkar ediyordu anlayamıyordum.
Ölecektim.
"Ayrıca şu Ece meselesi canımı sıkmaya başladı. Günahını almak istemem ama bence Tunç'a olan hassasiyetini anladı ve bilerek seni kışkırtıyor."
"Neden böyle bir şey yapsın?"
"Cihan'ın sana olan ilgisi bariz."
"Cihan benimle o anlamda ilgilenmiyor ama. Aptal değilse o da bunu fark edecektir."
"Valla açıkçası bu konuda ben de Ece gibi düşünüyorum, seninle fazla ilgileniyor."
"Çünkü... Bunu sana anlatamam ama mantıklı bir nedeni var."
"Umarım öyledir, Ece'yle pek anlaşamasak da peşinden koştuğu çocuğun senden hoşlanmasını istemem. Ama cici kız ayaklarını bırakacak olursam bunun içten içe hoşuma gideceğini inkar edemem. Çünkü sürekli Tunç'tan bahsedip seni üzmesinden bıktım."
"Ben de bıktım." İkimiz de hiç konuşmadan bir süre öylece oturduk, ardından sanki susma yeminimiz varmış gibi evlerimize dağıldık. Eylül'ü bu yüzden seviyordum, her durumda anlayışlı olabiliyordu. Sessizliğe ihtiyacım olduğunu anladığında üstelememişti bile, benimle susmuştu.
Eve geldiğimde de aynı şekilde sessizliğimi korumuştum. Hızlıca pijamalarımı giyinip Tunç'a yazmak için aldığım hattı telefonuma taktım ve üzerine fazla düşünmeden ona yazdım.
Bilinmeyen Numara: Tunççç
Bilinmeyen Numara: Çok acıktım lan
Tunç: Dominos muyum kızım ben?
Tunç: Git yemek ye
Bilinmeyen Numara: Seni yesem olmaz mı?
Tunç yazıyor...
Tunç çevrimiçi
Bilinmeyen Numara: Nutkun tutuldu di mi xzmvcxöçmvxc
Tunç: Ne alaka
Bilinmeyen Numara: Aman hemen de utanırmışşş
Tunç: Ne oluyor ya niye böyle şeyler yazıyorsun şimdi?
Bilinmeyen Numara: İçimden geliyor ne bileyim
Bilinmeyen Numara: Kafanı dağıtmaya çalışıyorum daha doğrusu
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SENİ SEVECEĞİM (Texting)
Short StoryBilinmeyen Numara: Ben seni seveceğim Tunç: Ne? Bilinmeyen Numara: Seveceğim işte oğlum Bilinmeyen Numara: Nesini anlamadın? Tunç: Bir insan nasıl bu kadar saçmalayabilir Tunç: O kısmı anlamadım